M
Mantıkçı Kişi
Misafir
Bütün bunlar neden var ?
Bu yazıyı ya da makaleyi yazmamın sebebi hem kendi yaşadıklarımı aktarmak hem de kendi edindiğim bilgilerle
size bazı konularda veri akışı sağlamaktır.
Öncelikle hepimizin ya da çoğumuzun belki de başlama sebebi o kötü arkadaşlardır. Sizi onunla tanıştıran ve tanıştırdığı günden beni size kara bir leke olan o şey muhtemelen çoğunuzun bir noktadan sonra hayatınızda gözle görülebilecek çokça olumsuz değişiklik açığa çıkardı. Sizde haliyle çözüm bulmak, dertleşmek veya yardım almak için bu mecraya yöneldiniz. Muhtemelen 80-85 Milyonluk Türkiye içinde oldukça şanslı ve akıllı kişilersiniz. Yaşıtlarınız ,belki de yakın arkadaşlarınızın bundan haberi yok ya da haberi olsa bile umurlarında değil. Anlatmanızı da tavsiye etmem. Kendi istekleri olmadıkça alaya alınırsınız. Unutmayın burada akıllı olan, mantıklı davranan sizsiniz. Çevrenizdeki kafalara kanıtlamanıza ihtiyacınız yok. Bugün biraz bunun ahlaki olsun toplumsal olsun konularına parmak basmak istiyorum. Çoğumuzun nedeni çevremizle iyi iletişim kuramama sorununu çözmek veya akademik hayat gibi alanlarda yeterince başarı gösteremediğimizden kaynaklanıyor. Fakat dediğim gibi ben biraz ilerisini de düşünmek istiyorum. Pornografik içeriklerin geleceği ve toplumu düpedüz yontması hakkında. Evet biz burada çoğumuz konu hakkında bilinçliyiz. Peki ya dışarı dünyadaki yaklaşık 8 milyar insan ? Bence çoğunun umurunda değil. Tıpkı sizle dalga geçen arkadaşlarınız gibi. Bunlar aslında güdülmeyi bekleyen koyun gibiler bu konuda. Güdenlerde cidden işinde profesyonel kişiler. Fonlamaları ve yatırımlarını düzgün yönetiyorlar. Tek bir alanda değil her alanda faaliyetlerini gösteriyorlar. Biliyor musunuz ? Belki de bir noktada bize insanlığımızı unutturup hayvanlaştırmak istiyorlar. Güdülecek bir koyun gibi. Mesele aslında özellikle erkeklerin malesef bizde ağır basan bir hayvani duygusundan kaynaklanıyor. Yani cinsellikten. Niye özellikle erkekler dedim ? Basit. Çünkü bariz bir şekilde erkeklerin kadınlara göre bazı konulardan daha öncelikli geliyor cinsellik. Bunu biliyorlar. Bunu kullanıyorlar. Cinsel olarak hedonistik fikirlerle tam da her zaman en iyisi, en günceli veya belkide kimileri için en mükemmelini üretmeye ve pazarlamaya çalışıyorlar. Ve görünen o ki oldukça başarılılar. Üstelik piyasada tek çeşit yani videolarda da yok. Sadece ses veya sadece görsel imge içeren yeni platformlar türemeye devam ediyor ve edecek. Bu sadece bu yönüyle yani sizi aptallaştırmak ve koyunlaştırmak yönü ile kalsaydı inanın bana bu yazıyı yazmazdım. Benim değinmek istediğim kısmı daha ahlaki olan tarafı aslında. Biliyorsunuz tonlarca içerik tonlarca tür demek ve bu tonlarca tür arasında bazıları normal hayatta kınadığımız belki de yapanı görür isek toplumdan dışlayacağımız konular içeriyor. Tamam belki size göre hatta hepimiz diyelim onların sahte olduğunu biliyor. Peki ya beynimiz bunu böyle algılıyor mu ? Sanmam. Bunu öyle algılamıyor. Tamam belki de siz bunu anladınız ve bunun gerçek olmadığı tuzağına düşmediniz. Peki bunu sürekli aşırı dozda tüketenler? Onlar için durumun tam aksi olduğunu içtenlikle söyleyebilirim. Çünkü onlar için zaten normal. Hemcinsel, ensest, aile içi ilişki hatta belki de daha kötüsü yaşça reşit olmayan birliktelik türlerini temsil eden içerikleri tüketen milyonlarca insan var. Bazıları için normal oldu bile. Bunlar hem normalleştiği gibi yaygınlaşıyor da.. Toplumların geçmişten gelen bazı ön kabulleri ve değerleri var. Bu bir nebze de olsa ana akıma bu içeriklerin sıçramasını engellese de uzun vadede bir yerden kırılacağını anlamamak güç değil. Peki ya kırıldığında ne olacak? Bunlar yaygınlaştığında ne olacak ? Zaten bireyselleşmenin gitgide yaygın olduğu, kimsenin kimseye eyvallahının kalmadığı bir dönemin içinden geçiyoruz. Tahmini bir sayı olarak 10 sene sonra bunları yapan biri gördüğümüzde ne olacak ? Bu yanlış dediğinizde alacağınız cevabı söyleyeyim. Sana ne. Evet muhtemelen cevap bu. Evet ahlak diğer neredeyse dünyadaki her şey gibi subjektif iken cevap bu kadar kolay karşı taraf için aslında. Yapan yapsın bana dokunmadıkça sıkıntı yok dediğinizi düşünüyorum. Yani bazılarınız muhtemelen bunu düşünüyordur. Yapacağınız eylemi ben söylemeyeceğim tabiki de. Doğru olmaz. Peki burada başka bir soruya yönelebiliriz. Mevcut değerleri neden koruyalım ki ? Mantıklı bir soru. Dediğim gibi subjektif dünyalılara benden yani başka bir subjektif dünyalıdan bu soruya bir cevap var. Çünkü özsaygımız için. Kendimizin insan tarafını keskinleştirmek ve hayvani tarafının bizdeki dominasyonunu azaltmak ve belki de daha mükemmele olan yolculukta daha doğru bir yol olduğu için. Bizi insan yapan tarafımızı öne çıkardığı için. Mükemmele yaklaşsak ne olacak ? O benim hedefim. Daha iyi daha stabil birisi olmak için. Eğer dediklerim size mantıklı geliyorsa sizde kendi doğrularınız yolunda kendi hedeflerinizi belirlemekte serbestsiniz. Tıpkı süreçlerinizde belirlediğiniz gibi bunda da bir amaç belirlemelisiniz. Umarım sizin de yolunuz insan iradesini,bilincini ve aklını ön planda tutan yol olur. Aslında toplumsal etkileri hakkında daha geniş çapta yazmak isterdim ama şuan hem kendimi hem de ortamı hazır hissetmiyorum. Belki bir gün sizinle o yazıda da fikir alışverişimiz olur. Sağlıcakla kalınız.
Bu yazıyı ya da makaleyi yazmamın sebebi hem kendi yaşadıklarımı aktarmak hem de kendi edindiğim bilgilerle
size bazı konularda veri akışı sağlamaktır.
Öncelikle hepimizin ya da çoğumuzun belki de başlama sebebi o kötü arkadaşlardır. Sizi onunla tanıştıran ve tanıştırdığı günden beni size kara bir leke olan o şey muhtemelen çoğunuzun bir noktadan sonra hayatınızda gözle görülebilecek çokça olumsuz değişiklik açığa çıkardı. Sizde haliyle çözüm bulmak, dertleşmek veya yardım almak için bu mecraya yöneldiniz. Muhtemelen 80-85 Milyonluk Türkiye içinde oldukça şanslı ve akıllı kişilersiniz. Yaşıtlarınız ,belki de yakın arkadaşlarınızın bundan haberi yok ya da haberi olsa bile umurlarında değil. Anlatmanızı da tavsiye etmem. Kendi istekleri olmadıkça alaya alınırsınız. Unutmayın burada akıllı olan, mantıklı davranan sizsiniz. Çevrenizdeki kafalara kanıtlamanıza ihtiyacınız yok. Bugün biraz bunun ahlaki olsun toplumsal olsun konularına parmak basmak istiyorum. Çoğumuzun nedeni çevremizle iyi iletişim kuramama sorununu çözmek veya akademik hayat gibi alanlarda yeterince başarı gösteremediğimizden kaynaklanıyor. Fakat dediğim gibi ben biraz ilerisini de düşünmek istiyorum. Pornografik içeriklerin geleceği ve toplumu düpedüz yontması hakkında. Evet biz burada çoğumuz konu hakkında bilinçliyiz. Peki ya dışarı dünyadaki yaklaşık 8 milyar insan ? Bence çoğunun umurunda değil. Tıpkı sizle dalga geçen arkadaşlarınız gibi. Bunlar aslında güdülmeyi bekleyen koyun gibiler bu konuda. Güdenlerde cidden işinde profesyonel kişiler. Fonlamaları ve yatırımlarını düzgün yönetiyorlar. Tek bir alanda değil her alanda faaliyetlerini gösteriyorlar. Biliyor musunuz ? Belki de bir noktada bize insanlığımızı unutturup hayvanlaştırmak istiyorlar. Güdülecek bir koyun gibi. Mesele aslında özellikle erkeklerin malesef bizde ağır basan bir hayvani duygusundan kaynaklanıyor. Yani cinsellikten. Niye özellikle erkekler dedim ? Basit. Çünkü bariz bir şekilde erkeklerin kadınlara göre bazı konulardan daha öncelikli geliyor cinsellik. Bunu biliyorlar. Bunu kullanıyorlar. Cinsel olarak hedonistik fikirlerle tam da her zaman en iyisi, en günceli veya belkide kimileri için en mükemmelini üretmeye ve pazarlamaya çalışıyorlar. Ve görünen o ki oldukça başarılılar. Üstelik piyasada tek çeşit yani videolarda da yok. Sadece ses veya sadece görsel imge içeren yeni platformlar türemeye devam ediyor ve edecek. Bu sadece bu yönüyle yani sizi aptallaştırmak ve koyunlaştırmak yönü ile kalsaydı inanın bana bu yazıyı yazmazdım. Benim değinmek istediğim kısmı daha ahlaki olan tarafı aslında. Biliyorsunuz tonlarca içerik tonlarca tür demek ve bu tonlarca tür arasında bazıları normal hayatta kınadığımız belki de yapanı görür isek toplumdan dışlayacağımız konular içeriyor. Tamam belki size göre hatta hepimiz diyelim onların sahte olduğunu biliyor. Peki ya beynimiz bunu böyle algılıyor mu ? Sanmam. Bunu öyle algılamıyor. Tamam belki de siz bunu anladınız ve bunun gerçek olmadığı tuzağına düşmediniz. Peki bunu sürekli aşırı dozda tüketenler? Onlar için durumun tam aksi olduğunu içtenlikle söyleyebilirim. Çünkü onlar için zaten normal. Hemcinsel, ensest, aile içi ilişki hatta belki de daha kötüsü yaşça reşit olmayan birliktelik türlerini temsil eden içerikleri tüketen milyonlarca insan var. Bazıları için normal oldu bile. Bunlar hem normalleştiği gibi yaygınlaşıyor da.. Toplumların geçmişten gelen bazı ön kabulleri ve değerleri var. Bu bir nebze de olsa ana akıma bu içeriklerin sıçramasını engellese de uzun vadede bir yerden kırılacağını anlamamak güç değil. Peki ya kırıldığında ne olacak? Bunlar yaygınlaştığında ne olacak ? Zaten bireyselleşmenin gitgide yaygın olduğu, kimsenin kimseye eyvallahının kalmadığı bir dönemin içinden geçiyoruz. Tahmini bir sayı olarak 10 sene sonra bunları yapan biri gördüğümüzde ne olacak ? Bu yanlış dediğinizde alacağınız cevabı söyleyeyim. Sana ne. Evet muhtemelen cevap bu. Evet ahlak diğer neredeyse dünyadaki her şey gibi subjektif iken cevap bu kadar kolay karşı taraf için aslında. Yapan yapsın bana dokunmadıkça sıkıntı yok dediğinizi düşünüyorum. Yani bazılarınız muhtemelen bunu düşünüyordur. Yapacağınız eylemi ben söylemeyeceğim tabiki de. Doğru olmaz. Peki burada başka bir soruya yönelebiliriz. Mevcut değerleri neden koruyalım ki ? Mantıklı bir soru. Dediğim gibi subjektif dünyalılara benden yani başka bir subjektif dünyalıdan bu soruya bir cevap var. Çünkü özsaygımız için. Kendimizin insan tarafını keskinleştirmek ve hayvani tarafının bizdeki dominasyonunu azaltmak ve belki de daha mükemmele olan yolculukta daha doğru bir yol olduğu için. Bizi insan yapan tarafımızı öne çıkardığı için. Mükemmele yaklaşsak ne olacak ? O benim hedefim. Daha iyi daha stabil birisi olmak için. Eğer dediklerim size mantıklı geliyorsa sizde kendi doğrularınız yolunda kendi hedeflerinizi belirlemekte serbestsiniz. Tıpkı süreçlerinizde belirlediğiniz gibi bunda da bir amaç belirlemelisiniz. Umarım sizin de yolunuz insan iradesini,bilincini ve aklını ön planda tutan yol olur. Aslında toplumsal etkileri hakkında daha geniş çapta yazmak isterdim ama şuan hem kendimi hem de ortamı hazır hissetmiyorum. Belki bir gün sizinle o yazıda da fikir alışverişimiz olur. Sağlıcakla kalınız.