Son Paylaşımlar

Sitemize Hoşgeldiniz NeverFap Türkiye

Bize katılmak için kayıt olabilir veya giriş yapabilirsiniz.

Forum Rehberi >>>

Neverfap Türkiye Forum kurallarını öğrenmeniz ceza almanızı engeller. Kurallarımızı okuyunuz. Sağdaki simgeye tıklayarak gidebilirsiniz.

Yönetimle İletişime Geç >>>

Sitemizi kullanırken yaşadığınız sorun ve önerilerinizi yöneticiler ile paylaşabilirsiniz. Sağdaki simgeye tıklayarak gidebilirsiniz.

Aşk Ve Başarı Aynı Anda Olmaz!

Jig la Thor

Mars Yolcusu
Katılım
21 Kas 2021
Mesajlar
63
Tepki puanı
164
Puanları
43
Yaş
21
Konum
İzmir
Beynin ödül sisteminde 4 mutlu hormon vardır. Bunlar dopamin, oksitosin, serotonin ve endorfindir.
Bir hedefinizi gerçekleştirince dopamin, bir yere ait olup birileri tarafından sevilince veya kedi köpek sevince oksitosin, saygı gördüğünüz ve güldüğünüz zaman serotonin, spor veya cinsel ilişki yaptığınız, kahkaha attığınız zaman endorfin salgılarsınız (veya yaralanınca). Aşk ise bu 4 hormonu da salgılatır ve adeta o kızın bağımlısı olursunuz. Beyninizin ödül kaynağı hedefiniz, üniversiteniz, işiniz, hayalleriniz değil o kız olur! Hedefine çok sıkı bağlı insanların açlık, yoksulluk ve hormonal ihtiyaçlarını dinlemeden çalışıp başardığını biliyoruz. Yanılgının icadı kitabı bu konu üzerinde duruyordu tavsiye ederim. Beynin hayatta kalma modu hiçbir hormonu ve ihtiyacı iplemeden insanı istediği hedefe götürmeye yarayan bir sistemdir. Yani beyniniz dopamin diye ağlasa da siz günde 15 saat ders çalışıp o istediğiniz üniversiteye gidebilir, o işi kurabilir, o hayali gerçekleştirebilirsiniz. Aşk ise bu yolun ortasına atılan bir bomba gibidir her şeyi mahveder. Beyninizin aşkla ilgili bölümünü kapatın ve hiçbir kadının size aşık olmadığını, bunun sadece çocuk yapmanız ve o çocuğa bakmanız için kurgulanan, dünyadaki en gelişmiş ilişki sistemi olduğunu fark edin. Beyin için üremek ve hayatta kalmak her şeydir. Sizin hedeflerinizi umursamaz. Bu uğurda sizin ihtiyacınız olan hormonları da harcar ve siz de aynı pmo gibi o kıza bağımlı olursunuz. Aşksız, başarılarla dolu günler.

Not: Aşkla ilgili olarak: Aşk tek taraflıdır. Yani kadınların aşık olma duygusu yoktur, bu sadece erkeklerde vardır. Kadınlar kendisini dölleyecek ''o'' erkeği bulduğu zaman bunu aşk zanneder ancak siz erkek gibi davranmayıp, kendinize bakmayıp, beta loser gibi davrandığınız zaman size aşık zannettiğiniz o kızı başkalarıyla görmeniz işten bile değildir. Bunun en bilinen örneği uzun ilişkidir. Başta kız size hayatının aşkıymış gibi bakarken ayrılınca size iğrenç bir yaratık gibi bakabilir. Şimdi anlık kararları değişen ve sadece her durumda kendini düşünen bir canlı için hayatınızı ve hedeflerinizi feda etmeye değer mi?

2.Not: Başardığınız zaman zaten hatunlar sizin peşinizden koşacak. Win win yani. Ömrünü kız peşinde harcamak mı, başarıp onların sizin peşinizden koşması mı?

3.Not: Çocuk yapmak size kalmış bir mevzu. Pek çok insan eşini hayat arkadaşı olarak görüp birlikte problemlerini aşarlar. Ancak evlenmek için önümüzde çok uzun zaman var. Misalen benim yaşım 19, forumun geneli benim yaşlarımda. Bir şeyleri fark etmişsiniz ve bunun için buradasınız. Cinsel gücü başarıya dönüştürmek için.

4.Not: İlk not biraz kırmızı hap kafasında ancak hayatın gerçeği bu. Kırmızı hapın mantıklı olduğu çok fazla yer var ve bilimle örtüştüğü sürece doğru bir mentalite.
 

Richard Winters

🔱
Meydan Okuma Rozeti
Katılım
15 Şub 2021
Mesajlar
595
Tepki puanı
1,654
Puanları
160
Güzel yazı olmuş Hayatınızın her alaninda önceliğiniz kendiniz olmalı kızlar hayatınınızın odağı olmamalı hayatınız bir pasta kadınlar ise o pastanın süsü olmalı eline sağlık ?
 

Lazkopat

Emektar Üye
Katılım
10 Kas 2020
Mesajlar
684
Tepki puanı
1,028
Puanları
160
5.Not: Erkekler asla cinsel birliktelik yaşamadıkları kadına aşık olamazlar. O bir hoşlantıdır ya da platonik (EZİK) duygulardır. En önemlisi sakın çocuğumun annesi diyemeyeceğiniz bir kadına aşık olmayın.
 
Son düzenleme:

İradeavcısı

Jüpiter Yolcusu
Katılım
10 Mar 2021
Mesajlar
266
Tepki puanı
253
Puanları
96
Beynin ödül sisteminde 4 mutlu hormon vardır. Bunlar dopamin, oksitosin, serotonin ve endorfindir.
Bir hedefinizi gerçekleştirince dopamin, bir yere ait olup birileri tarafından sevilince veya kedi köpek sevince oksitosin, saygı gördüğünüz ve güldüğünüz zaman serotonin, spor veya cinsel ilişki yaptığınız, kahkaha attığınız zaman endorfin salgılarsınız (veya yaralanınca). Aşk ise bu 4 hormonu da salgılatır ve adeta o kızın bağımlısı olursunuz. Beyninizin ödül kaynağı hedefiniz, üniversiteniz, işiniz, hayalleriniz değil o kız olur! Hedefine çok sıkı bağlı insanların açlık, yoksulluk ve hormonal ihtiyaçlarını dinlemeden çalışıp başardığını biliyoruz. Yanılgının icadı kitabı bu konu üzerinde duruyordu tavsiye ederim. Beynin hayatta kalma modu hiçbir hormonu ve ihtiyacı iplemeden insanı istediği hedefe götürmeye yarayan bir sistemdir. Yani beyniniz dopamin diye ağlasa da siz günde 15 saat ders çalışıp o istediğiniz üniversiteye gidebilir, o işi kurabilir, o hayali gerçekleştirebilirsiniz. Aşk ise bu yolun ortasına atılan bir bomba gibidir her şeyi mahveder. Beyninizin aşkla ilgili bölümünü kapatın ve hiçbir kadının size aşık olmadığını, bunun sadece çocuk yapmanız ve o çocuğa bakmanız için kurgulanan, dünyadaki en gelişmiş ilişki sistemi olduğunu fark edin. Beyin için üremek ve hayatta kalmak her şeydir. Sizin hedeflerinizi umursamaz. Bu uğurda sizin ihtiyacınız olan hormonları da harcar ve siz de aynı pmo gibi o kıza bağımlı olursunuz. Aşksız, başarılarla dolu günler.

Not: Aşkla ilgili olarak: Aşk tek taraflıdır. Yani kadınların aşık olma duygusu yoktur, bu sadece erkeklerde vardır. Kadınlar kendisini dölleyecek ''o'' erkeği bulduğu zaman bunu aşk zanneder ancak siz erkek gibi davranmayıp, kendinize bakmayıp, beta loser gibi davrandığınız zaman size aşık zannettiğiniz o kızı başkalarıyla görmeniz işten bile değildir. Bunun en bilinen örneği uzun ilişkidir. Başta kız size hayatının aşkıymış gibi bakarken ayrılınca size iğrenç bir yaratık gibi bakabilir. Şimdi anlık kararları değişen ve sadece her durumda kendini düşünen bir canlı için hayatınızı ve hedeflerinizi feda etmeye değer mi?

2.Not: Başardığınız zaman zaten hatunlar sizin peşinizden koşacak. Win win yani. Ömrünü kız peşinde harcamak mı, başarıp onların sizin peşinizden koşması mı?

3.Not: Çocuk yapmak size kalmış bir mevzu. Pek çok insan eşini hayat arkadaşı olarak görüp birlikte problemlerini aşarlar. Ancak evlenmek için önümüzde çok uzun zaman var. Misalen benim yaşım 19, forumun geneli benim yaşlarımda. Bir şeyleri fark etmişsiniz ve bunun için buradasınız. Cinsel gücü başarıya dönüştürmek için.

4.Not: İlk not biraz kırmızı hap kafasında ancak hayatın gerçeği bu. Kırmızı hapın mantıklı olduğu çok fazla yer var ve bilimle örtüştüğü sürece doğru bir mentalite.
Paranın arkasından koşmak kız arkasında koşmaktan iyidir.
Kız peşinden koşarsan başarı statü olmaz.
Ama başarının peşinden koşarsa hem kız gelir hemde hedeflerine ulaşırsın.

(Paraya koşmak derken sınav, kariyer, iş demek istiyorum saygılar)
 
Moderatörün son düzenlenenleri:

Jig la Thor

Mars Yolcusu
Katılım
21 Kas 2021
Mesajlar
63
Tepki puanı
164
Puanları
43
Yaş
21
Konum
İzmir
Paranın arkasından koşmak kız arkasında koşmaktan iyidir.
Kız peşinden koşarsan başarı statü olmaz.
Ama başarının peşinden koşarsa hem kız gelir hemde hedeflerine ulaşırsın.

(Paraya koşmak derken sınav, kariyer, iş demek istiyorum saygılar)
Tabi sadece para ve başarı değil, bunlara sahip olurken geliştirdiğin karakter aslında kızları en çok etkileyen husus. Yani eninde sonunda paran bitebilir ve fakirleşebilirsin. Çalışkan ve zeki bir kafayapın varsa tekrar bir yolunu bulur zengin olursun. Kadınlar da böyle yatırımı sever esas. Zengin mirasyedi yerine aşırı potensiyel vaadeden kişiye yönelir. Çünkü o çok daha çekici gelir.
 

Enki

Satürn Yolcusu
Katılım
11 Nis 2021
Mesajlar
165
Tepki puanı
294
Puanları
91
Konum
Yks Muharebesi
işin detaylarına inince aşk dediğimiz şey sadece ilkel bir dürtü ve insan dürtülerini ne kadar kontrol ederse o kadar başarılı olur
 

Rodion Romanoviç

Raskolnikov
Çevirmen Üye
Katılım
16 Şub 2021
Mesajlar
903
Tepki puanı
2,168
Puanları
160
Konum
Türkiye
Web Sitesi
1000kitap.com
Aşk, sevginin üst derecesi. Sevgi demek bağ demek. Bağlılık ile bağımlılık arasındaki fark, aşk ile şehvet arasındaki fark gibidir diyebiliriz. Aşk değil, şehvet ilkel bir dürtü aslında. Sevgi, günümüz insanının maalesef pek yaşayamadığı saf ve yüksek bir duygudur.
Aşk'ın zararlı bir duygu olduğuna inanıyorum. Günlük hayatta genel olarak aynı anlamda kullanılsalar bile 'Sevmek' ve 'Aşık olmak' aynı şey değildir. Dostoyevski'nin şöyle bir sözü vardır; "İnsan nefret ederken de aşık olur." Aşk mantıksal bir karar değildir . Sevgi TDK tanımı; "Birine karşı olan bağlılık hissi". Aşk TDK tanımı ; Aşırı sevgi durumu. Sevdiğimiz insanlardan ayrılmak bizi tam anlamıyla üzmez ,onlardan yoksun kalsak bile yaşayabiliriz. Ama aşık olmak çok tehlikeli bir histir. Yokluğu acı verir, sürekli onun yanında olmak istersin , bırakamazsın ,rasyonel beynin yok olur(Aynı bağımlılık gibi ha!).
 

Jig la Thor

Mars Yolcusu
Katılım
21 Kas 2021
Mesajlar
63
Tepki puanı
164
Puanları
43
Yaş
21
Konum
İzmir
Aşk, sevginin üst derecesi. Sevgi demek bağ demek. Bağlılık ile bağımlılık arasındaki fark, aşk ile şehvet arasındaki fark gibidir diyebiliriz. Aşk değil, şehvet ilkel bir dürtü aslında. Sevgi, günümüz insanının maalesef pek yaşayamadığı saf ve yüksek bir duygudur.
Aşk beyindeki iyi hormon kokteylidir. Her dürtümüz ilkeldir. Aşk limbik sistemde gerçekleşen senin üremeni ve çocuğuna bakmanı sağlamak için evrimleşen çok kompleks bir olaydır. İnsana özgüdür. Sürelidir.

Şehvet ise anlık yükselen cinsel istektir. Sürüngen beyindedir. Haz ve üreme isteğidir. En temel 2. dürtüdür.
 

Jig la Thor

Mars Yolcusu
Katılım
21 Kas 2021
Mesajlar
63
Tepki puanı
164
Puanları
43
Yaş
21
Konum
İzmir
Aşk'ın zararlı bir duygu olduğuna inanıyorum. Günlük hayatta genel olarak aynı anlamda kullanılsalar bile 'Sevmek' ve 'Aşık olmak' aynı şey değildir. Dostoyevski'nin şöyle bir sözü vardır; "İnsan nefret ederken de aşık olur." Aşk mantıksal bir karar değildir . Sevgi TDK tanımı; "Birine karşı olan bağlılık hissi". Aşk TDK tanımı ; Aşırı sevgi durumu. Sevdiğimiz insanlardan ayrılmak bizi tam anlamıyla üzmez ,onlardan yoksun kalsak bile yaşayabiliriz. Ama aşık olmak çok tehlikeli bir histir. Yokluğu acı verir, sürekli onun yanında olmak istersin , bırakamazsın ,rasyonel beynin yok olur(Aynı bağımlılık gibi ha!).
Aşk bilincin kapandığı zehirli bir şeydir. Leyla ile Mecnun vs gibi her aşk hikayesine bakarsan aşk iki tarafa da çok zarar verir ve aslında romantizm değil bu kadar beynini kaybedeceğin bir aşktan uzak durman için yazılmış hikayelerdir. Romeo ve Juliet de öyle.
Sevgi ve nefret beynin aynı bölümlerinde oluşur bu yüzden aşk nefrete yakındır vs denir. Sevgi oksitosin hormonudur yani annene, arkadaşına, kediye köpeğe hissedersin. Aşk ise dopamin serotonin oksitosin ve diğer heyecan hormonlarının bir arada bulunmasıdır. Cinsel ilişki endorfindir ve boşalınca oksitosin salgılarsın. Bu yüzden zaman geçirdikçe ve seviştikçe aradaki bağ kuvvetlenir. Aşık olduğun kişiden aşırı fazla hormon ihtiyacını karşılarsın ve ona bağımlı olursun. Ne kadar çok hormon salgılarsan beyninde o kadar çok yer kaplar. Yani daha fazla nöral ağ oluşur. Bu sayede de aşık olduğun kişiden ayrılınca çok çok çok fazla acı çekersin. Sevdiğin bir arkadaşın beyninde çok az yer kapladığı için o kadar hissetmezsin. Ama mesela çocukluk arkadaşınla aranız bozulursa kötü hissedersin çünkü sende yeri fazladır. Aşk zaten bir bağımlılıktır, bağımlılık gibiden öte. Her hormonu salgılıyorsun beyin bırakır mı.
 
shape1
shape2
shape3
shape4
shape5
shape6
Üst