Son Paylaşımlar

Sitemize Hoşgeldiniz NeverFap Türkiye

Bize katılmak için kayıt olabilir veya giriş yapabilirsiniz.

Forum Rehberi >>>

Neverfap Türkiye Forum kurallarını öğrenmeniz ceza almanızı engeller. Kurallarımızı okuyunuz. Sağdaki simgeye tıklayarak gidebilirsiniz.

Yönetimle İletişime Geç >>>

Sitemizi kullanırken yaşadığınız sorun ve önerilerinizi yöneticiler ile paylaşabilirsiniz. Sağdaki simgeye tıklayarak gidebilirsiniz.

Sosyal Medya Dayatması

Katılım
10 Mar 2021
Mesajlar
372
Tepki puanı
834
Puanları
160
2010'lu yıllardan itibaren Facebook'un yükselişi ile sosyal medya dönemi başladı. En başında MySpace ve MSN gibi uygulamalar her ne kadar kullanılsa da Facebook'un gelişi global anlamda büyük bir değişimin habercisi oldu. İnsanlar artık iletişimlerini rahatlıkla yerlerinden kalkmadan yapabiliyordu. Çok rahat bir şekilde arkadaş eklenip çıkarılabiliyor, arkadaşlarının ne yaptığını paylaşımlar aracılığıyla görebiliyordun. Yıllar geçtikçe sosyal medya uygulamaları genişlemeye ve daha büyük kitlelere hitap etmeye başladı. Instagram'ın çıkması, anlık paylaşımların ve durumların görülmesini kolaylaştırdı ve arkadaşlar, sosyal bağlantılar ile iletişime geçmek artık daha kolaydı. Snapchat'in çıkması ile anlık fotoğraf ve video paylaşımları ile ortak arkadaşlar ile bir şeyler paylaşılabiliyordu. Whatsapp ve Messenger ile anlık mesajlaşma yaparak anlık iletişim sanki ışık hızına geçmiş gibiydi. Twitter ile anlık blog yazıları paylaşılarak insanlar kendi görüşlerini ve fikirlerini açıkça ve hızlı bir şekilde iletebiliyordu. Ancak bu gelişmelerin, madalyonun öbür yüzü vardı.

Özellikle Instagram ve Snapchat'te, bu mecraları kendisine meslek edinen kişiler, oyuncular, sporcular vb. kişiler kendi yaptıkları mükemmel aktiviteleri paylaşmaya başlayıp kendi reklamlarını yapmaya başladılar. İnsanlar kendi duygusal ilişkilerini paylaşıp mükemmel bir hayatları ve ilişkileri varmış gibi paylaşmaya başladı. Bazı çevreler, ilişkiden ilişkiye geçen ve sürekli tüketen bireyler, hayatlarını mükemmelmiş gibi gösterdiler. Ekstrem aktiviteler ve heyecanlı aktiviteler paylaşarak diğer insanları da bu eylemlerin içerisine çekmeye çalıştılar. İnsanlar, bu paylaşımları gördükçe ve maruz kaldıkça, o paylaşımları yapan insanlara özenmeye ve onlar gibi davranmaya başladılar. X influencer, şu marka kıyafeti giydiği için ve şöyle mükemmel fiziğe sahip olduğu için seviliyor ve devasa bir ilgiye sahip oluyordu. İnsanlar, o zaman ben de böyle olmalıyım diye düşündü ve sosyal medyada ne varsa, ne gördüyse kendine entegre etmeye başladı. Çünkü içgüdüsel olarak ilgiye ve onaylanmaya ihtiyacımız var ve insanlar "Böyle yaparsam gerekli ilgi ve onayı kazanabilirim." diye düşündü.

İkili ilişkilerde bu tarz uygulamalar, kişiler ile ilgili bilgileri rahatlıkla görmemizi ve o kişi ile anında konuşmamıza imkan verdi. Bu da ilişki fast-food'una dönüşmeye başladı. Instagram'da gördüğü kişiyi ekleyip anında sohbete başlayan ve eğer sıkılırsa bolca alternatifinin olduğunu bilen birisi, konuştuğu kişiye gerekli ilgi ve alakayı gösteremez. Bu da doğal olarak ilişkilerde bozulmalara, yozlaşmalara ve ilişkilerin kurulamamasına sebep oluyor.

Sonuç olarak, sosyal medya getirdiği yenilikler ve kolaylıklarla birlikte bizden çok şey götürdü ve götürmeye de devam ediyor. Kendimizi sosyal medyaya göre değiştirince ve her türlü aktivitemizi sosyal medyaya endeksleyince kendi özümüzden ve normal saydığımız şeylerin sınırı genişledikçe ruhumuz da çürüyor ve olduğumuz insanın dışına çıkarak tükenmiş, tüketmeye devam eden ve yalnız kalan insanlar oluyoruz.

Bu yazıyı yazmamın amacı, genel olarak sosyal medyanın hayatımıza ve davranışlarımıza etkilerini genel bir çerçevede anlatıp bir farkındalık oluşturmaya çalıştım. Bunun çok boyutlu bir sorun olduğunu ve sırf anlattığım alanlarla sınırlı kalmadığının farkındayım ama bu kadar anlatmak yeterli olur diye düşünüyorum.
 

cvehileyle

Jüpiter Yolcusu
Katılım
17 May 2022
Mesajlar
483
Tepki puanı
243
Puanları
76
Bu popüler kültür ve sosyal medya tam bir zehir. Filmler de öyle. Hep aşk meşk temalı filmler, müzikler, fotoğraflar. Sevgilimiz olmazsa yaşamanın bir anlamı yokmuş algısını verdiler. Sevgilin yoksa değersizsin, eğer değerli olsaydın sevgilin olurdu, eziksin dediler. Bu mesajlar gizli gizli verildi. Sevgiyi abarttık da abarttık. Sonra en büyük abartılan şey başarı oldu. Başarılı olmazsan aç kalır ölürsün ya da sevilmez dışlanırsın. Ya da başarılı değilsen eziksin algısı.
 

Muhammet20

Venüs Yolcusu
Katılım
6 Eyl 2022
Mesajlar
118
Tepki puanı
101
Puanları
49
Yaş
19
Konum
Türkiye
Bu popüler kültür ve sosyal medya tam bir zehir. Filmler de öyle. Hep aşk meşk temalı filmler, müzikler, fotoğraflar. Sevgilimiz olmazsa yaşamanın bir anlamı yokmuş algısını verdiler. Sevgilin yoksa değersizsin, eğer değerli olsaydın sevgilin olurdu, eziksin dediler. Bu mesajlar gizli gizli verildi. Sevgiyi abarttık da abarttık. Sonra en büyük abartılan şey başarı oldu. Başarılı olmazsan aç kalır ölürsün ya da sevilmez dışlanırsın. Ya da başarılı değilsen eziksin algısı.
eline sağlık çok güzel özetlemişsin reis
 

netherim

Merkür Yolcusu
Katılım
28 May 2022
Mesajlar
123
Tepki puanı
216
Puanları
58
Bu popüler kültür ve sosyal medya tam bir zehir. Filmler de öyle. Hep aşk meşk temalı filmler, müzikler, fotoğraflar. Sevgilimiz olmazsa yaşamanın bir anlamı yokmuş algısını verdiler. Sevgilin yoksa değersizsin, eğer değerli olsaydın sevgilin olurdu, eziksin dediler. Bu mesajlar gizli gizli verildi. Sevgiyi abarttık da abarttık. Sonra en büyük abartılan şey başarı oldu. Başarılı olmazsan aç kalır ölürsün ya da sevilmez dışlanırsın. Ya da başarılı değilsen eziksin algısı.
Daha bugün başıma gelmiş olay kendi annem diyor ki başka kadının oğlunun sevgilisi var ve başka evde yaşıyorlar. Gerçekten bu ülkeden gitmek istiyorum. Neden insanlar hayatlarımıza karışır ki... Kendi ailemden bile nefret ediyorum.
 

cvehileyle

Jüpiter Yolcusu
Katılım
17 May 2022
Mesajlar
483
Tepki puanı
243
Puanları
76
Daha bugün başıma gelmiş olay kendi annem diyor ki başka kadının oğlunun sevgilisi var ve başka evde yaşıyorlar. Gerçekten bu ülkeden gitmek istiyorum. Neden insanlar hayatlarımıza karışır ki... Kendi ailemden bile nefret ediyorum.
Bu algıya maruz kalan bir tek ben değilmişim demek ki. Ki çevremizdekilerin kız bul artık baskısı çok, taksici bile diyor. Bilinçaltımıza yerleşiyor. Başka birine ihtiyaç duymak aslında sağlıklı bir durum değil. Psikolojik bir mesele. Derler ki kendini sevmeyen başkasını sevemez. Karşı cinse ihtiyaç duyma şeklinde olan sevgi bencil bir sevgidir. Daha kendimizi sevememişken kızı nasıl seveceğiz? Sevemeyiz. Bizi ilgiyle sevgiyle doyurmasını bekleriz. Doyurmazsa dünyanın en kötü insanıdır. Doyurursa dünyadaki en mükemmel kusursuz insandır, ilahtır. Sorun şu ki doymayız. Sürekli fazlasını isteriz, isteyeceğiz. Çünkü içimizdeki eksiklikten dolayı bu sevgiyi istiyoruz. Aslında nevrotik bir durum olarak bu açıklanır. Kaygı duyan, dünyaya karşı güvende hissetmeyen birey bu boşluğu sevgiyle kapatır. Çünkü sevilirsen insanlar sana zarar veremez, dolayısıyla kaygı elimine olur. Yani sevginin arkasında düşmanlık algısı olabilir. Ailenden nefret ettiğnden söz ettin. Ailene duyduğun nefret ve düşmanlığı diğer insanlara yöneltmiş olabilirsin. Peki insanlar düşmansa ne yapacaksın, ne yapacağız? Bizi severlerse düşman olmazlar, zarar veremezler. O halde sevgiyle birine tutunmalıyız diye düşünürüz. İşin lezzeti de var, sevgi tatlıdır, aşk özellikle.
 
shape1
shape2
shape3
shape4
shape5
shape6
Üst