Ege
Venüs Yolcusu
- Katılım
- 29 Tem 2022
- Mesajlar
- 47
- Tepki puanı
- 80
- Puanları
- 24
- Yaş
- 23
Merhaba dostlar, pek de sıra dışı olmayan bir problemimden bahsetmek istiyorum sizlere.
NoFap akımı ile birlikte en iyi versiyonumu yaratmaya çalışıyorum; bütün sorunlarımı bir bir çözüyorum ve önüme koyduğum hedefleri bir bir gerçekleştiriyorum. Sırada lüzumsuz sosyal kaygılarımdan kurtulmak var.
Evrimle ilgili yüzeysel araştırmalarıma göre insanların fıtratında yalnızlık yok. Burada demek istediğim yalnızlığın yavaş yavaş bir yaşam tarzı halini alması ve insanın bu şekilde sürdürdüğü yaşamın sağlıklı olamayacağı. Elbette yalnızlık da yeri geldiğinde ve tadında bırakıldığında güzel bir şey fakat bir yerden sonra yalnızlığa katlanılabileceğini düşünmüyorum. Uzun süreli yalnızlığım da bunu destekler nitelikte.
Aslında normal zamanda kendimi yalnız hissetmiyorum, küçük çevremden memnun sayılırım ancak bu sosyal kaygılarımdan kurtulmak için her fırsatta kendimi insanların içine atmaya, mümkün olduğunca insanlarla işlerimi yüz yüze halletmeye çalışmaya başladığımdan beri kendimi iyice yalnız hissetmeye başladım.
Bütün karakteristik özellikleri hedonist kültürün etrafında şekillenmiş, bir ideali olmayan, samimiyetsiz, mutsuz, gülümsemeyen, birbirinin gözlerinin içine bile bakmayan, bir "günaydın"ı, "iyi akşamlar"ı birbirine çok gören insanların içinde dolaşmaktan yoruldum.
Ahlaki yönünü sıkça sorgulasam da sırf kendimi biraz daha iyi hissedebilmek için normal koşullarda görüşmeyeceğim; ilgimi çekmeyen insanlarla konuşmaktan alıkoyamıyorum kendimi. Bir grupta sadece ara ara bildirim gelsin de telefonumun bildirim sesini duyayım diye duruyorum.
Ne yapacağım, bilemiyorum.
NoFap akımı ile birlikte en iyi versiyonumu yaratmaya çalışıyorum; bütün sorunlarımı bir bir çözüyorum ve önüme koyduğum hedefleri bir bir gerçekleştiriyorum. Sırada lüzumsuz sosyal kaygılarımdan kurtulmak var.
Evrimle ilgili yüzeysel araştırmalarıma göre insanların fıtratında yalnızlık yok. Burada demek istediğim yalnızlığın yavaş yavaş bir yaşam tarzı halini alması ve insanın bu şekilde sürdürdüğü yaşamın sağlıklı olamayacağı. Elbette yalnızlık da yeri geldiğinde ve tadında bırakıldığında güzel bir şey fakat bir yerden sonra yalnızlığa katlanılabileceğini düşünmüyorum. Uzun süreli yalnızlığım da bunu destekler nitelikte.
Aslında normal zamanda kendimi yalnız hissetmiyorum, küçük çevremden memnun sayılırım ancak bu sosyal kaygılarımdan kurtulmak için her fırsatta kendimi insanların içine atmaya, mümkün olduğunca insanlarla işlerimi yüz yüze halletmeye çalışmaya başladığımdan beri kendimi iyice yalnız hissetmeye başladım.
Bütün karakteristik özellikleri hedonist kültürün etrafında şekillenmiş, bir ideali olmayan, samimiyetsiz, mutsuz, gülümsemeyen, birbirinin gözlerinin içine bile bakmayan, bir "günaydın"ı, "iyi akşamlar"ı birbirine çok gören insanların içinde dolaşmaktan yoruldum.
Ahlaki yönünü sıkça sorgulasam da sırf kendimi biraz daha iyi hissedebilmek için normal koşullarda görüşmeyeceğim; ilgimi çekmeyen insanlarla konuşmaktan alıkoyamıyorum kendimi. Bir grupta sadece ara ara bildirim gelsin de telefonumun bildirim sesini duyayım diye duruyorum.
Ne yapacağım, bilemiyorum.