herkese merhaba, ben 19 yaşında bir kardeşinizim. pmonun hayatımı nasıl daha da kötü etkilediğini anlatıp, içimi dökmek istiyorum. ortaokul döneminde utangaç ama çevreyle arası iyi biriydim, herhangi bir kızla canım isteyince konuşabiliyordum misal. ara sıra pmo yaptıgım dönemlerde utangaçlık iyice artıyordu, sürekli yorgun oluyordum. teog dönemine girince yorgun kalmamak içim pmoya ara verdim. liseye geçince o ara vermenin gazıyla tekrardan başladım maalesef, sene sonunda bagımlıydım artık. lisenin 2. yılından itibaren hayatım zehrolmaya başladı, günlük hayat özellikle. misal sınıfta tahtaya kalkmaya, derste soru sormaya, topluluk içinde biriyle muhattap olmaya vb. şeylerden bile utanan biriyim. sınıfta genelde dalga konusu olurdum, ya asosyal oldugum için ya şişman oldugum için ya da utangaç oldugum için, konu farketmeksizin...
eskiden hırçın olan ben, bu dalgalara karşılık bile veremeden içime atıp usul usul eve dönerdim. evde ise ailem ayrı bir mevzuydu. içimde yaşadıklarımı bilmedikleri için kendi istediklerini yaptırmaya çalıştılar her konuda. ayrıca kalabalık bir aile oldugumuz için kafa dinleme fırsatım olmadı hiç lise-2 nin sonunda iyice ezik, asosyal olarak görülen biri oldum. yaz tatili başladı, sap sap evde oturup pmoya tam gaz devam ettim, kimse muhattap bile olmamaya başladı artık benle. birşey anlatırken dinlenmiyordum, istediğim, özellikle rica ettiğim şeyler olmuyordu, aile tarafından başkaları yanında küçük düşürülüyordum. yaz tatilinin sonunda dedem vefat etti, yas işleri, gelen giden misafirin çok olması vb. durumlardan ötürü pmo bir süre çıktı hayatımdan ister istemez ama etkileri gitmedi. lise-3 te otobüsü durdurup tek başıma binmeye bile utandıgım için babamdan servise yazdırmasını rica ettim, yazdırdı. servis az da olsa iyi geliyordu, yan sınıflardan bazı kişiler vardı, muhabbet falan oluyordu, az da olsa katılıyordum. serviste akranım bir kız vardı, ilk defa görünce okula yeni gelmiş bir alt sınıf sandım, meğersem yan sınıftaymış kendi halinde, saf, doğal güzelliği olan bir kızdı. yüzünün dogallıgından çok etkilenmiştim. sırf onu daha yakından görebilmek için serviste öne oturuyordum, servis onu alınca görebiliyordum onu. bir süre sonra bakışlarımdan rahatsız oldugunu hissettim, aşk meşk işleriyle ilgisi yoktu pek, ön koltuktan servisin en arka köşesine geçiş yaptım. bir süre sonra yakın arkadaşım da servise geldi, sosyal biri oldugu için kaynaştı hemen herkesle. hoşlanmaya başladıgım kızla da arkadaşlık kurmuştu. bir gün arkadaşımla servisin arkasında makara yaparken kız geldi, biraz onla konuştuktan sonra bana dönüp neden bu kadar asosyalsin diyip gülümsedi, benimle ilk konuşmasıydı. ben de okuldan sonra gelende yorgun oldugumu bahane ettim, bu nedenle az konustugumu söyledim. daha sonra tek tük kısa süreli muhabbetlerimiz oldu. belli bir zaman sonra kızın benden gözlerini kaçırmaya başladıgını farkettim. okul içinde, serviste, her yerde. okul dışında bir yerde karşılaşmıştık, yan yana geçip birbirimizin yüzüne bakmadık bile. diğer gün okulda beni görünce sinirli bir yüz ifadesiyle aniden yüzünü çevirdi. 1-2 ay daha böyle geçti, yanımdaki kişilere selam verip bana bakmıyordu bile, istisnalar dışında. sene sonuna dogru yazılılar başladı, son derslerde oluyorduk genelde. derslerle aram olmadıgı için 15-20 dk içinde sınavdan çıkıp direkt servise gidiyordum, gidince de tek oluyordum hep, oturup arkadaşımın gelmesini bekliyordum. 1-2 defa benden sonra hoşlandıgım kız geldi, beni tek görünce gülümseyip sınavımın nasıl geçtiğini soruyordu, hatta ilk defa sordugunda afallamıştım, uzunca süre onla konuşmamanın etkisinden dolayı. ben servise gelip oturduktan 5-10 dk sonra onun da geldiği bir döngü olmaya başladı, aramız iyice oluşmaya başladı, onun da benden hoşlandıgından emin oluyorum derken yıl bitti, üniversite sınavı telaşı başladı, yaz tatilinde tekrar pmo durumu başladı, evden dışarı çıkmamaya başladım, o kızı düşünmekten ders çalışamıyordum, yaz tatilinde yakın kuzenimi de kaybedince depresyona girdim iyice. lise-4 başladı, ilk hafta okula bile gitmek istemedim, hastalık bahanesiyle. 9-10. sınıf dönemlerim tekrar başladım, utangaçlıktan koridora bile çıkamıyordum, kantine inemiyordum, boş dersi bekleyip ders sırasından iniyordum sadece, o kadar kötü bir durumdaydım. hoşlandıgım kızı göremiyordum. beni artık unuttugunu düşünürken karne gününde uzaktan beni görüp gülümsedi, ben de gülümseyip yoluma devam ettim, bu onu sonra görüşüm oldu reelde. daha sonra sağlık raporu alıp 2.dönem okula gitmedim. üniversite sınavına 2 sene girip başarısız oldum. 2 sene boyunca hayata ve sınava dair hiçbir şey yapmadım. sosyal ortama girmemek için dershaneye falan da kaydomadım. amaçsızca evde, nette takılıp 2 yılımı öldürdüm, geleceğimi düşünmüyordum bile. bu sene 3. sınav yılıma girdim, 50 gün kaldı şimdi sınava. bu arada o kız hala aklımda, stalklıyorum halen, mutlu görünüyor. ara sıra onu düşünmekten sınava odaklanamıyorum, gece yatmıyorum. 3 ay önce nofapi keşfetmeme rağmen uygulamadım henüz. Bugün sabaha kada son 2-3 yılımı düşündüm, nofapi uygulamaya, sosyalleşmeye, spora başlamaya karar verdim. ilk adımı da hayatımda kimseye anlatmadıgım sıkıntılarımı buraya yazarak atıyorum. çok uzun bir yazı oldu, okuyacak arkadaşlardan şimdiden özür diliyorum bunları yazmaya ihtiyacım vardı
Teşekkür ederim desteğin içinLisede benzer şeyleri ben de yaşadım. Ama benimki daha farklıydı. O zamanlar kızlarla iyi kötü konuşabiliyordum. Hoşlandığım bi kızla mesajla uzun uzun konuşurdum, aylarca kıza açılmaya çalıştım ama beceremedim. O zamanlar teknoloji ve internet yeni yeni yayılmaya başladığından pornoya fazla erişimim olmadığından senin durumun kadar kötü değildim. Ama ne zaman ki üniversiteye gittim ve kendime ait leptopum oldu her şey o zaman git gide kötüleşti. 3 yıl dediğin kısa bir süre... Benimkisi 10-15 sene sürdü ve hayatımın içine ettim.
Bi abin olarak sana öğütlerim şunlar olacak. Öncelikle kız mevzusunu ne olur dert etme. Hatta s*ktir et. Lisede sevdiğim nadir kızlardan birisi beni bi hatamdan dolayı fena terslemişti. Yıllarca ama yıllarca ben bunu nasıl yaparım diye kendimi yedim bitirdim. Sosyal anksiyeteden dolayı kızın karşısına çıkmak benim için imkansız bir hale gelmişti. Günlerce, aylarca kızı okul çıkışı (o farklı lisedeydi) bekleyip konuşmak istiyordum ama kız önümden geçiyordu ve hiç bir şey diyemiyordum. Yıllar sonra kızla tekrar iletişime geçtiğimde kızın o hatayı gerçekten hatırlamadığını öğrendim. Ben üniverstede p**** tuzağına düştüğümden saçma davranışlarım yüzünden kızla ayrıldık. Sonra benim için çok zor olsa da kızın bana uygun olmadığını düşündüğümden kızı unuttum ve hiç arayıp sormadım. Ve kız yine uzun yıllar sonra kendi benimle iletişime geçti. Ve ben o zamanlar en dipleri gördüğümden kız halime acıyıp ve bana da üstünlük taslayıp gitti. Zaten bir kaç ay sonra Nofapla tanıştım. Şimdi beni görse belki ağzının suyu akar.
Yani demem o ki, kendini bir kıza çok kaptırmayacaksın. Kızın karşısında ne kadar rezil duruma düşmüş olursan ol umursama. Unutma ki hiç bir kız vazgeçilmez değildir. Sen geleceğine bak. Sen kendine güzel bir gelecek hazırladığın zaman ya o kız ve onun gibileri seni bulur, ya da sen aralarından birini seçersin.
Mesela Nofap'a başlamadan 4-5 ay önce ilk bahsettiğim kızı 10 sene sonra bi alışveriş merkezinde gördüm. Yanında iri yarı bi oğlanla alışveriş yapıyorlardı. Bense hem fiziksel olarak hem de kılık kıyafet olarak acınacak haldeydim. Zaten bir kaç ay sonra o oğlanla evlendiler. O kızı o zaman çok istediğimden değil ama eğer o zamanlar bakımlı ve ekonomik açıdan iyi durumda olsaydım, o kızla ben evlenebilirdim.
Gerçekten şu Nofap sürecimde karşıma tüm bu kızlardan çok daha iyisi çıktı. Hatta kızla çok da iyi anlaşıyorduk ve 3 senelik Nofap hayatımdaki en yüksek rekorum olan 68'e o zaman ulaşmıştım. Ama ne yazık ki olmadı. Daha sonra kızla tekrar iletişime geçtim ama Nofapta düşük günlerde olduğumdan olsa gerek bi yerde saçmalamamın da etkisiyle yine olmadı. Belki daha iyi bir durumda olsaydım kabul edecekti. Ama nasip.. Belki daha iyisi karşıma çıkacak...
Bu Nofap işi karmaşık bir iş, kendine en uygun yolu deneye deneye bulman gerekiyor. Yukarda arkadaş ders harici her şeyi bırak demiş. İradenin durumu nasıldır bilmiyorum ama her şeyi bir anda bırakmayla olmaz. Araştırmalara devam et...
yahu arkadaş öyle bir anlatıyorsunuz ki sanki hayatın tek anlamı karı kız. Ulaşılamaz , kendinden üstün gördüğün , hayatımızı zindan eden, depresyona iten üç beş at kafası. Hayatın anlamı bu gibi gösteriliyor. Sevgilin yok mu ? "aptalsın salaksın kendine eziyet edip intihar etmediğin için salaksın ,SAPSIN! " diye gösteriliyor. Her şeyin para makam mevki karı kız olduğunu zannettiren kapitalizmin sonucu . Kendinize cinsellik için yaşamak yerine yaşamak için cinsellik anlayışınızı oturttuğunuz zaman. Atom yığını olmadığımızı anlayacaksınız .herkese merhaba, ben 19 yaşında bir kardeşinizim. pmonun hayatımı nasıl daha da kötü etkilediğini anlatıp, içimi dökmek istiyorum. ortaokul döneminde utangaç ama çevreyle arası iyi biriydim, herhangi bir kızla canım isteyince konuşabiliyordum misal. ara sıra pmo yaptıgım dönemlerde utangaçlık iyice artıyordu, sürekli yorgun oluyordum. teog dönemine girince yorgun kalmamak içim pmoya ara verdim. liseye geçince o ara vermenin gazıyla tekrardan başladım maalesef, sene sonunda bagımlıydım artık. lisenin 2. yılından itibaren hayatım zehrolmaya başladı, günlük hayat özellikle. misal sınıfta tahtaya kalkmaya, derste soru sormaya, topluluk içinde biriyle muhattap olmaya vb. şeylerden bile utanan biriyim. sınıfta genelde dalga konusu olurdum, ya asosyal oldugum için ya şişman oldugum için ya da utangaç oldugum için, konu farketmeksizin...
eskiden hırçın olan ben, bu dalgalara karşılık bile veremeden içime atıp usul usul eve dönerdim. evde ise ailem ayrı bir mevzuydu. içimde yaşadıklarımı bilmedikleri için kendi istediklerini yaptırmaya çalıştılar her konuda. ayrıca kalabalık bir aile oldugumuz için kafa dinleme fırsatım olmadı hiç lise-2 nin sonunda iyice ezik, asosyal olarak görülen biri oldum. yaz tatili başladı, sap sap evde oturup pmoya tam gaz devam ettim, kimse muhattap bile olmamaya başladı artık benle. birşey anlatırken dinlenmiyordum, istediğim, özellikle rica ettiğim şeyler olmuyordu, aile tarafından başkaları yanında küçük düşürülüyordum. yaz tatilinin sonunda dedem vefat etti, yas işleri, gelen giden misafirin çok olması vb. durumlardan ötürü pmo bir süre çıktı hayatımdan ister istemez ama etkileri gitmedi. lise-3 te otobüsü durdurup tek başıma binmeye bile utandıgım için babamdan servise yazdırmasını rica ettim, yazdırdı. servis az da olsa iyi geliyordu, yan sınıflardan bazı kişiler vardı, muhabbet falan oluyordu, az da olsa katılıyordum. serviste akranım bir kız vardı, ilk defa görünce okula yeni gelmiş bir alt sınıf sandım, meğersem yan sınıftaymış kendi halinde, saf, doğal güzelliği olan bir kızdı. yüzünün dogallıgından çok etkilenmiştim. sırf onu daha yakından görebilmek için serviste öne oturuyordum, servis onu alınca görebiliyordum onu. bir süre sonra bakışlarımdan rahatsız oldugunu hissettim, aşk meşk işleriyle ilgisi yoktu pek, ön koltuktan servisin en arka köşesine geçiş yaptım. bir süre sonra yakın arkadaşım da servise geldi, sosyal biri oldugu için kaynaştı hemen herkesle. hoşlanmaya başladıgım kızla da arkadaşlık kurmuştu. bir gün arkadaşımla servisin arkasında makara yaparken kız geldi, biraz onla konuştuktan sonra bana dönüp neden bu kadar asosyalsin diyip gülümsedi, benimle ilk konuşmasıydı. ben de okuldan sonra gelende yorgun oldugumu bahane ettim, bu nedenle az konustugumu söyledim. daha sonra tek tük kısa süreli muhabbetlerimiz oldu. belli bir zaman sonra kızın benden gözlerini kaçırmaya başladıgını farkettim. okul içinde, serviste, her yerde. okul dışında bir yerde karşılaşmıştık, yan yana geçip birbirimizin yüzüne bakmadık bile. diğer gün okulda beni görünce sinirli bir yüz ifadesiyle aniden yüzünü çevirdi. 1-2 ay daha böyle geçti, yanımdaki kişilere selam verip bana bakmıyordu bile, istisnalar dışında. sene sonuna dogru yazılılar başladı, son derslerde oluyorduk genelde. derslerle aram olmadıgı için 15-20 dk içinde sınavdan çıkıp direkt servise gidiyordum, gidince de tek oluyordum hep, oturup arkadaşımın gelmesini bekliyordum. 1-2 defa benden sonra hoşlandıgım kız geldi, beni tek görünce gülümseyip sınavımın nasıl geçtiğini soruyordu, hatta ilk defa sordugunda afallamıştım, uzunca süre onla konuşmamanın etkisinden dolayı. ben servise gelip oturduktan 5-10 dk sonra onun da geldiği bir döngü olmaya başladı, aramız iyice oluşmaya başladı, onun da benden hoşlandıgından emin oluyorum derken yıl bitti, üniversite sınavı telaşı başladı, yaz tatilinde tekrar pmo durumu başladı, evden dışarı çıkmamaya başladım, o kızı düşünmekten ders çalışamıyordum, yaz tatilinde yakın kuzenimi de kaybedince depresyona girdim iyice. lise-4 başladı, ilk hafta okula bile gitmek istemedim, hastalık bahanesiyle. 9-10. sınıf dönemlerim tekrar başladım, utangaçlıktan koridora bile çıkamıyordum, kantine inemiyordum, boş dersi bekleyip ders sırasından iniyordum sadece, o kadar kötü bir durumdaydım. hoşlandıgım kızı göremiyordum. beni artık unuttugunu düşünürken karne gününde uzaktan beni görüp gülümsedi, ben de gülümseyip yoluma devam ettim, bu onu sonra görüşüm oldu reelde. daha sonra sağlık raporu alıp 2.dönem okula gitmedim. üniversite sınavına 2 sene girip başarısız oldum. 2 sene boyunca hayata ve sınava dair hiçbir şey yapmadım. sosyal ortama girmemek için dershaneye falan da kaydomadım. amaçsızca evde, nette takılıp 2 yılımı öldürdüm, geleceğimi düşünmüyordum bile. bu sene 3. sınav yılıma girdim, 50 gün kaldı şimdi sınava. bu arada o kız hala aklımda, stalklıyorum halen, mutlu görünüyor. ara sıra onu düşünmekten sınava odaklanamıyorum, gece yatmıyorum. 3 ay önce nofapi keşfetmeme rağmen uygulamadım henüz. Bugün sabaha kada son 2-3 yılımı düşündüm, nofapi uygulamaya, sosyalleşmeye, spora başlamaya karar verdim. ilk adımı da hayatımda kimseye anlatmadıgım sıkıntılarımı buraya yazarak atıyorum. çok uzun bir yazı oldu, okuyacak arkadaşlardan şimdiden özür diliyorum bunları yazmaya ihtiyacım vardı
Teşekkür ederimdostum hayatta karşına çıkan ve istediğin şeyleri söke söke almadığın için pişmansın, pmonun en dibine batsam da karşıma çıkan her şeyi söke söke aldım ya da denedim. biri benimle dalga geçerse ya gülüp geçtim ya da ağzının payını verdim. 7 8 kişilik bodycilerin de bulunduğu gruba tek başıma kafa tuttum liderlerini dövdüm. 70 kiloya düşüp asosyal kalmışken bile bana bulaşanı deliğine geri soktum. Bana hadsizlik eden amcamı sözlerimle dövdüm (15imde). Hoşlandığım her kızla gittim konuştum. Birinden hoşlanırsam direkt bir şey yaparım huyumdur. Bunca şeyi yaparken sürekli durmamı susmamı söylediler ama nafile. Şimdi sana tek diyebileceğim şey bu karı kız saçmalıklarını bırak ve dersini çalış. 50 gün sonra da istersen bana mesaj at ne yapman gerektiğini anlatayım. Ama bu süreçte bilgisayarı interneti her şeyi kapat ve sadece dersini çalış. Emin ol yaşadıkların yaşayabileceklerin karşısında hiçbir şey. Hala şansın varken otur çalış. Psikolojik sorunlar, asosyallik sosyal fobi 1 günde 1 ayda çözülen şeyler değil uzun süreli çalışmak ve sistemli ilerlemek gerekiyor ama bunun zamanı sonra. Dediğim gibi sadece sınava ve kendine odaklan. Bir yerden başlamak istiyorsan önce en acil işin olan sorumluluklarından başla.
Evet burda Red pili devreye sokabiliriz.herkese merhaba, ben 19 yaşında bir kardeşinizim. pmonun hayatımı nasıl daha da kötü etkilediğini anlatıp, içimi dökmek istiyorum. ortaokul döneminde utangaç ama çevreyle arası iyi biriydim, herhangi bir kızla canım isteyince konuşabiliyordum misal. ara sıra pmo yaptıgım dönemlerde utangaçlık iyice artıyordu, sürekli yorgun oluyordum. teog dönemine girince yorgun kalmamak içim pmoya ara verdim. liseye geçince o ara vermenin gazıyla tekrardan başladım maalesef, sene sonunda bagımlıydım artık. lisenin 2. yılından itibaren hayatım zehrolmaya başladı, günlük hayat özellikle. misal sınıfta tahtaya kalkmaya, derste soru sormaya, topluluk içinde biriyle muhattap olmaya vb. şeylerden bile utanan biriyim. sınıfta genelde dalga konusu olurdum, ya asosyal oldugum için ya şişman oldugum için ya da utangaç oldugum için, konu farketmeksizin...
eskiden hırçın olan ben, bu dalgalara karşılık bile veremeden içime atıp usul usul eve dönerdim. evde ise ailem ayrı bir mevzuydu. içimde yaşadıklarımı bilmedikleri için kendi istediklerini yaptırmaya çalıştılar her konuda. ayrıca kalabalık bir aile oldugumuz için kafa dinleme fırsatım olmadı hiç lise-2 nin sonunda iyice ezik, asosyal olarak görülen biri oldum. yaz tatili başladı, sap sap evde oturup pmoya tam gaz devam ettim, kimse muhattap bile olmamaya başladı artık benle. birşey anlatırken dinlenmiyordum, istediğim, özellikle rica ettiğim şeyler olmuyordu, aile tarafından başkaları yanında küçük düşürülüyordum. yaz tatilinin sonunda dedem vefat etti, yas işleri, gelen giden misafirin çok olması vb. durumlardan ötürü pmo bir süre çıktı hayatımdan ister istemez ama etkileri gitmedi. lise-3 te otobüsü durdurup tek başıma binmeye bile utandıgım için babamdan servise yazdırmasını rica ettim, yazdırdı. servis az da olsa iyi geliyordu, yan sınıflardan bazı kişiler vardı, muhabbet falan oluyordu, az da olsa katılıyordum. serviste akranım bir kız vardı, ilk defa görünce okula yeni gelmiş bir alt sınıf sandım, meğersem yan sınıftaymış kendi halinde, saf, doğal güzelliği olan bir kızdı. yüzünün dogallıgından çok etkilenmiştim. sırf onu daha yakından görebilmek için serviste öne oturuyordum, servis onu alınca görebiliyordum onu. bir süre sonra bakışlarımdan rahatsız oldugunu hissettim, aşk meşk işleriyle ilgisi yoktu pek, ön koltuktan servisin en arka köşesine geçiş yaptım. bir süre sonra yakın arkadaşım da servise geldi, sosyal biri oldugu için kaynaştı hemen herkesle. hoşlanmaya başladıgım kızla da arkadaşlık kurmuştu. bir gün arkadaşımla servisin arkasında makara yaparken kız geldi, biraz onla konuştuktan sonra bana dönüp neden bu kadar asosyalsin diyip gülümsedi, benimle ilk konuşmasıydı. ben de okuldan sonra gelende yorgun oldugumu bahane ettim, bu nedenle az konustugumu söyledim. daha sonra tek tük kısa süreli muhabbetlerimiz oldu. belli bir zaman sonra kızın benden gözlerini kaçırmaya başladıgını farkettim. okul içinde, serviste, her yerde. okul dışında bir yerde karşılaşmıştık, yan yana geçip birbirimizin yüzüne bakmadık bile. diğer gün okulda beni görünce sinirli bir yüz ifadesiyle aniden yüzünü çevirdi. 1-2 ay daha böyle geçti, yanımdaki kişilere selam verip bana bakmıyordu bile, istisnalar dışında. sene sonuna dogru yazılılar başladı, son derslerde oluyorduk genelde. derslerle aram olmadıgı için 15-20 dk içinde sınavdan çıkıp direkt servise gidiyordum, gidince de tek oluyordum hep, oturup arkadaşımın gelmesini bekliyordum. 1-2 defa benden sonra hoşlandıgım kız geldi, beni tek görünce gülümseyip sınavımın nasıl geçtiğini soruyordu, hatta ilk defa sordugunda afallamıştım, uzunca süre onla konuşmamanın etkisinden dolayı. ben servise gelip oturduktan 5-10 dk sonra onun da geldiği bir döngü olmaya başladı, aramız iyice oluşmaya başladı, onun da benden hoşlandıgından emin oluyorum derken yıl bitti, üniversite sınavı telaşı başladı, yaz tatilinde tekrar pmo durumu başladı, evden dışarı çıkmamaya başladım, o kızı düşünmekten ders çalışamıyordum, yaz tatilinde yakın kuzenimi de kaybedince depresyona girdim iyice. lise-4 başladı, ilk hafta okula bile gitmek istemedim, hastalık bahanesiyle. 9-10. sınıf dönemlerim tekrar başladım, utangaçlıktan koridora bile çıkamıyordum, kantine inemiyordum, boş dersi bekleyip ders sırasından iniyordum sadece, o kadar kötü bir durumdaydım. hoşlandıgım kızı göremiyordum. beni artık unuttugunu düşünürken karne gününde uzaktan beni görüp gülümsedi, ben de gülümseyip yoluma devam ettim, bu onu sonra görüşüm oldu reelde. daha sonra sağlık raporu alıp 2.dönem okula gitmedim. üniversite sınavına 2 sene girip başarısız oldum. 2 sene boyunca hayata ve sınava dair hiçbir şey yapmadım. sosyal ortama girmemek için dershaneye falan da kaydomadım. amaçsızca evde, nette takılıp 2 yılımı öldürdüm, geleceğimi düşünmüyordum bile. bu sene 3. sınav yılıma girdim, 50 gün kaldı şimdi sınava. bu arada o kız hala aklımda, stalklıyorum halen, mutlu görünüyor. ara sıra onu düşünmekten sınava odaklanamıyorum, gece yatmıyorum. 3 ay önce nofapi keşfetmeme rağmen uygulamadım henüz. Bugün sabaha kada son 2-3 yılımı düşündüm, nofapi uygulamaya, sosyalleşmeye, spora başlamaya karar verdim. ilk adımı da hayatımda kimseye anlatmadıgım sıkıntılarımı buraya yazarak atıyorum. çok uzun bir yazı oldu, okuyacak arkadaşlardan şimdiden özür diliyorum bunları yazmaya ihtiyacım vardı
Red pilin de her şeyi doğru değil bana göre, tasavvuf sistemi en güzel yol geçmişte vur patlasın çal oynasın diyerek yaşayan birisi olarak söylüyorum, çok araştırmış okumuş birisi olarak söylüyorum.Evet burda Red pili devreye sokabiliriz.
Bana kızma, üzülme ama O kızın aklına senin bir kere bile gelmediğini söyleyebilirim ama kanıtlayamam.
Yalnız burda bir şey eklemek istiyorum. Hakkını söke söke alma mevzusu sadece pmo ile ilişkili değil. Yetişme ve yetiştirilme tarzıyla da alakalı. Mesela eski çalıştığım yerde bi arkadaş vardı. Sigara, oyun, alkol ve bilmediğim başka şeyler vardı çocukta. Panik atak, sosyal anksiyete, beyin Sisi felan olmasına rağmen konu hakkını savunmak olunca aslan kesiliyor, kafası çok çalışmamasına rağmen senin psikolojik durumunu analiz ediyor, manipüle edebiliyor, yüksek sesle ve kıvrakça tartisabiliyor, tehditten ve gerektiğinde de kavgadan kacinmiyordu. Bense Nofapta neredeyse 60'a gelmeme rağmen hala onun kadar değilim. Çünkü ben ailem tarafından böyle yetiştirilmedim. Benim ailemde kendini savunma hakkın yoktu. Daha sonrasında ise pmo dan dolayı böyle olmaya devam ettim. Bu davranış formu bence sonradan kazanilabilecek bir şey. Ama kazanilma sirasinda pmo engelinin aradan çekilmiş olması gerekiyor. Yoksa yasanilabilecek yeni travmalarla durum daha da kotulesebilir.dostum hayatta karşına çıkan ve istediğin şeyleri söke söke almadığın için pişmansın, pmonun en dibine batsam da karşıma çıkan her şeyi söke söke aldım ya da denedim. biri benimle dalga geçerse ya gülüp geçtim ya da ağzının payını verdim. 7 8 kişilik bodycilerin de bulunduğu gruba tek başıma kafa tuttum liderlerini dövdüm. 70 kiloya düşüp asosyal kalmışken bile bana bulaşanı deliğine geri soktum. Bana hadsizlik eden amcamı sözlerimle dövdüm (15imde). Hoşlandığım her kızla gittim konuştum. Birinden hoşlanırsam direkt bir şey yaparım huyumdur. Bunca şeyi yaparken sürekli durmamı susmamı söylediler ama nafile. Şimdi sana tek diyebileceğim şey bu karı kız saçmalıklarını bırak ve dersini çalış. 50 gün sonra da istersen bana mesaj at ne yapman gerektiğini anlatayım. Ama bu süreçte bilgisayarı interneti her şeyi kapat ve sadece dersini çalış. Emin ol yaşadıkların yaşayabileceklerin karşısında hiçbir şey. Hala şansın varken otur çalış. Psikolojik sorunlar, asosyallik sosyal fobi 1 günde 1 ayda çözülen şeyler değil uzun süreli çalışmak ve sistemli ilerlemek gerekiyor ama bunun zamanı sonra. Dediğim gibi sadece sınava ve kendine odaklan. Bir yerden başlamak istiyorsan önce en acil işin olan sorumluluklarından başla.
Ben de sanırım benzer süreçlerden geçiyorum,Lisede benzer şeyleri ben de yaşadım. Ama benimki daha farklıydı. O zamanlar kızlarla iyi kötü konuşabiliyordum. Hoşlandığım bi kızla mesajla uzun uzun konuşurdum, aylarca kıza açılmaya çalıştım ama beceremedim. O zamanlar teknoloji ve internet yeni yeni yayılmaya başladığından pornoya fazla erişimim olmadığından senin durumun kadar kötü değildim. Ama ne zaman ki üniversiteye gittim ve kendime ait leptopum oldu her şey o zaman git gide kötüleşti. 3 yıl dediğin kısa bir süre... Benimkisi 10-15 sene sürdü ve hayatımın içine ettim.
Bi abin olarak sana öğütlerim şunlar olacak. Öncelikle kız mevzusunu ne olur dert etme. Hatta s*ktir et. Lisede sevdiğim nadir kızlardan birisi beni bi hatamdan dolayı fena terslemişti. Yıllarca ama yıllarca ben bunu nasıl yaparım diye kendimi yedim bitirdim. Sosyal anksiyeteden dolayı kızın karşısına çıkmak benim için imkansız bir hale gelmişti. Günlerce, aylarca kızı okul çıkışı (o farklı lisedeydi) bekleyip konuşmak istiyordum ama kız önümden geçiyordu ve hiç bir şey diyemiyordum. Yıllar sonra kızla tekrar iletişime geçtiğimde kızın o hatayı gerçekten hatırlamadığını öğrendim. Ben üniverstede p***o tuzağına düştüğümden saçma davranışlarım yüzünden kızla ayrıldık. Sonra benim için çok zor olsa da kızın bana uygun olmadığını düşündüğümden kızı unuttum ve hiç arayıp sormadım. Ve kız yine uzun yıllar sonra kendi benimle iletişime geçti. Ve ben o zamanlar en dipleri gördüğümden kız halime acıyıp ve bana da üstünlük taslayıp gitti. Zaten bir kaç ay sonra Nofapla tanıştım. Şimdi beni görse belki ağzının suyu akar.
Yani demem o ki, kendini bir kıza çok kaptırmayacaksın. Kızın karşısında ne kadar rezil duruma düşmüş olursan ol umursama. Unutma ki hiç bir kız vazgeçilmez değildir. Sen geleceğine bak. Sen kendine güzel bir gelecek hazırladığın zaman ya o kız ve onun gibileri seni bulur, ya da sen aralarından birini seçersin.
Mesela Nofap'a başlamadan 4-5 ay önce ilk bahsettiğim kızı 10 sene sonra bi alışveriş merkezinde gördüm. Yanında iri yarı bi oğlanla alışveriş yapıyorlardı. Bense hem fiziksel olarak hem de kılık kıyafet olarak acınacak haldeydim. Zaten bir kaç ay sonra o oğlanla evlendiler. O kızı o zaman çok istediğimden değil ama eğer o zamanlar bakımlı ve ekonomik açıdan iyi durumda olsaydım, o kızla ben evlenebilirdim.
Gerçekten şu Nofap sürecimde karşıma tüm bu kızlardan çok daha iyisi çıktı. Hatta kızla çok da iyi anlaşıyorduk ve 3 senelik Nofap hayatımdaki en yüksek rekorum olan 68'e o zaman ulaşmıştım. Ama ne yazık ki olmadı. Daha sonra kızla tekrar iletişime geçtim ama Nofapta düşük günlerde olduğumdan olsa gerek bi yerde saçmalamamın da etkisiyle yine olmadı. Belki daha iyi bir durumda olsaydım kabul edecekti. Ama nasip.. Belki daha iyisi karşıma çıkacak...
Bu Nofap işi karmaşık bir iş, kendine en uygun yolu deneye deneye bulman gerekiyor. Yukarda arkadaş ders harici her şeyi bırak demiş. İradenin durumu nasıldır bilmiyorum ama her şeyi bir anda bırakmayla olmaz. Araştırmalara devam et...
Ne oldu dostum, son durum nedir? Sınav, sosyal hayat, kız, nofap... Başarabildin mi?herkese merhaba, ben 19 yaşında bir kardeşinizim. pmonun hayatımı nasıl daha da kötü etkilediğini anlatıp, içimi dökmek istiyorum. ortaokul döneminde utangaç ama çevreyle arası iyi biriydim, herhangi bir kızla canım isteyince konuşabiliyordum misal. ara sıra pmo yaptıgım dönemlerde utangaçlık iyice artıyordu, sürekli yorgun oluyordum. teog dönemine girince yorgun kalmamak içim pmoya ara verdim. liseye geçince o ara vermenin gazıyla tekrardan başladım maalesef, sene sonunda bagımlıydım artık. lisenin 2. yılından itibaren hayatım zehrolmaya başladı, günlük hayat özellikle. misal sınıfta tahtaya kalkmaya, derste soru sormaya, topluluk içinde biriyle muhattap olmaya vb. şeylerden bile utanan biriyim. sınıfta genelde dalga konusu olurdum, ya asosyal oldugum için ya şişman oldugum için ya da utangaç oldugum için, konu farketmeksizin...
eskiden hırçın olan ben, bu dalgalara karşılık bile veremeden içime atıp usul usul eve dönerdim. evde ise ailem ayrı bir mevzuydu. içimde yaşadıklarımı bilmedikleri için kendi istediklerini yaptırmaya çalıştılar her konuda. ayrıca kalabalık bir aile oldugumuz için kafa dinleme fırsatım olmadı hiç lise-2 nin sonunda iyice ezik, asosyal olarak görülen biri oldum. yaz tatili başladı, sap sap evde oturup pmoya tam gaz devam ettim, kimse muhattap bile olmamaya başladı artık benle. birşey anlatırken dinlenmiyordum, istediğim, özellikle rica ettiğim şeyler olmuyordu, aile tarafından başkaları yanında küçük düşürülüyordum. yaz tatilinin sonunda dedem vefat etti, yas işleri, gelen giden misafirin çok olması vb. durumlardan ötürü pmo bir süre çıktı hayatımdan ister istemez ama etkileri gitmedi. lise-3 te otobüsü durdurup tek başıma binmeye bile utandıgım için babamdan servise yazdırmasını rica ettim, yazdırdı. servis az da olsa iyi geliyordu, yan sınıflardan bazı kişiler vardı, muhabbet falan oluyordu, az da olsa katılıyordum. serviste akranım bir kız vardı, ilk defa görünce okula yeni gelmiş bir alt sınıf sandım, meğersem yan sınıftaymış kendi halinde, saf, doğal güzelliği olan bir kızdı. yüzünün dogallıgından çok etkilenmiştim. sırf onu daha yakından görebilmek için serviste öne oturuyordum, servis onu alınca görebiliyordum onu. bir süre sonra bakışlarımdan rahatsız oldugunu hissettim, aşk meşk işleriyle ilgisi yoktu pek, ön koltuktan servisin en arka köşesine geçiş yaptım. bir süre sonra yakın arkadaşım da servise geldi, sosyal biri oldugu için kaynaştı hemen herkesle. hoşlanmaya başladıgım kızla da arkadaşlık kurmuştu. bir gün arkadaşımla servisin arkasında makara yaparken kız geldi, biraz onla konuştuktan sonra bana dönüp neden bu kadar asosyalsin diyip gülümsedi, benimle ilk konuşmasıydı. ben de okuldan sonra gelende yorgun oldugumu bahane ettim, bu nedenle az konustugumu söyledim. daha sonra tek tük kısa süreli muhabbetlerimiz oldu. belli bir zaman sonra kızın benden gözlerini kaçırmaya başladıgını farkettim. okul içinde, serviste, her yerde. okul dışında bir yerde karşılaşmıştık, yan yana geçip birbirimizin yüzüne bakmadık bile. diğer gün okulda beni görünce sinirli bir yüz ifadesiyle aniden yüzünü çevirdi. 1-2 ay daha böyle geçti, yanımdaki kişilere selam verip bana bakmıyordu bile, istisnalar dışında. sene sonuna dogru yazılılar başladı, son derslerde oluyorduk genelde. derslerle aram olmadıgı için 15-20 dk içinde sınavdan çıkıp direkt servise gidiyordum, gidince de tek oluyordum hep, oturup arkadaşımın gelmesini bekliyordum. 1-2 defa benden sonra hoşlandıgım kız geldi, beni tek görünce gülümseyip sınavımın nasıl geçtiğini soruyordu, hatta ilk defa sordugunda afallamıştım, uzunca süre onla konuşmamanın etkisinden dolayı. ben servise gelip oturduktan 5-10 dk sonra onun da geldiği bir döngü olmaya başladı, aramız iyice oluşmaya başladı, onun da benden hoşlandıgından emin oluyorum derken yıl bitti, üniversite sınavı telaşı başladı, yaz tatilinde tekrar pmo durumu başladı, evden dışarı çıkmamaya başladım, o kızı düşünmekten ders çalışamıyordum, yaz tatilinde yakın kuzenimi de kaybedince depresyona girdim iyice. lise-4 başladı, ilk hafta okula bile gitmek istemedim, hastalık bahanesiyle. 9-10. sınıf dönemlerim tekrar başladım, utangaçlıktan koridora bile çıkamıyordum, kantine inemiyordum, boş dersi bekleyip ders sırasından iniyordum sadece, o kadar kötü bir durumdaydım. hoşlandıgım kızı göremiyordum. beni artık unuttugunu düşünürken karne gününde uzaktan beni görüp gülümsedi, ben de gülümseyip yoluma devam ettim, bu onu sonra görüşüm oldu reelde. daha sonra sağlık raporu alıp 2.dönem okula gitmedim. üniversite sınavına 2 sene girip başarısız oldum. 2 sene boyunca hayata ve sınava dair hiçbir şey yapmadım. sosyal ortama girmemek için dershaneye falan da kaydomadım. amaçsızca evde, nette takılıp 2 yılımı öldürdüm, geleceğimi düşünmüyordum bile. bu sene 3. sınav yılıma girdim, 50 gün kaldı şimdi sınava. bu arada o kız hala aklımda, stalklıyorum halen, mutlu görünüyor. ara sıra onu düşünmekten sınava odaklanamıyorum, gece yatmıyorum. 3 ay önce nofapi keşfetmeme rağmen uygulamadım henüz. Bugün sabaha kada son 2-3 yılımı düşündüm, nofapi uygulamaya, sosyalleşmeye, spora başlamaya karar verdim. ilk adımı da hayatımda kimseye anlatmadıgım sıkıntılarımı buraya yazarak atıyorum. çok uzun bir yazı oldu, okuyacak arkadaşlardan şimdiden özür diliyorum bunları yazmaya ihtiyacım vardı
Merhaba. Sınav sonucu istediğim gibi olmasa da bilgisayar mühendisliği okuyorum Anadolu'da. Sosyal hayat düzeldi üniversiteye geçince ama deprem olunca koptuk ister istemez, o üniversiteye dönermiyim yine bilmiyorum. Birkaç kızla vakit geçirdim ama uyumlu değildik ve ciddi ilişki yaşamadım. Nofap tam yapmadım ama her gün de fap yapmadım. Genel olarak bu konuyu açtığım döneme göre iyiyim. Konuda yazdığım şeylerin çoğu takılmıyor aklıma. Hatta açtığım bu konuyu unutmaya başlamıştım bile sitede başlığı görünce hatırladım.Ne oldu dostum, son durum nedir? Sınav, sosyal hayat, kız, nofap... Başarabildin mi?