Alışkanlık oluşturmanın üç kuralı var.
Bilgi: Ne, neden?
Beceri: Nasıl?
Arzu: Yapma isteği
Bunlardan bir tanesi eksik kalırsa alışkanlık oluşturmuş olmuyoruz. Ama artık bilmek ile yapmak o kadar iç içe geçmiş ki insanlar bir konuyu bilince yapabiliyorum anlamına sürüklüyor.
Hayır! Aslında yapmış olmuyorsun. Sadece kendini avutuyorsun. Tıpkı mastürbasyon yaptığında beynin cinsel ilişki yaptığını sanması gibi.
Aslında işin özü basit. "Yapmıyorsan bilmiyorsun demektir." Çünkü öyle ya da böyle bir şeyler eksik kalacak. Açtın bir yerden heykelin nasıl yapıldığını izledin. Bu senin heykel yapabileceğin anlamına gelmez.
Tabii bir de olayın misyon boyutu var. Ama bu daha çok heves kırmak ile ilgili. Bir konu öğrenmek istiyorsun. 3 adımda özetlenebilecek görevleri 50 adım kadar uzatıyorsun. Sonra bir sürü yapacak şey, ilgilenecek bir sürü detay var. Sonra hevesin yani yapma arzun gidiyor ve başarısız oluyorsun. Halbuki yapılacak şey basit.
İçsel motivasyonunu öldürecek şeylerden uzak duracaksın. Kimi zaman motivasyon videoları izlemek zorunda bile kalabilirsin ama bunlar kısa süreli yakıtlardır. En güzeli içsel motivasyon. Peki o nedir? Gelecekteki sen! Kendini gelecekte nasıl hayal ediyorsun? Neredesin? İşte asıl motivasyon budur. Bunu kelimelerle anlatamazsın. Ki anlatmamalısındır zaten. Fazla naz aşkı usandırır derler. Çünkü karşısındaki fazla nazdan ötürü ikna etmek için fazla konuşmuştur ve en sonunda vazgeçmiştir.
Sitede bağımlılıkları bırakmak için yeterince içerik, yeterince başarı ve motivasyon hikayesi var. Ama kişisel gelişim kısmı nedense - hak ettiğinden- çok daha az. Buna şaşırıyorum. Ama üzülmüyorum. Demek ki hayallerinde kendini olmak istediğin yerde göremiyorsun.
Ya da bunun ikinci bir sebebi var. Bağımlılıklarına sığınarak bir şeyler yapmayı kendine bahane gösteriyorsun. İşte buna samimiyetle söylerim ki üzülürüm. Çünkü bağımlıklarına rağmen başarılı olan insanlar var. Sen buna rağmen onların olabildiğinden çok daha fazla potansiyele sahipken ( çoğu insan hala pornografi, mastürbasyon, şeker, müzik vs. gibi konuları savunuyorken) başarılı olmak için elinden geleni yapmıyorsan bu üzülmüş olunacak bir durumdur.
Başarılı olabiliriz. Mutlu olabiliriz. İstediğimiz hayata kavuşabiliriz. Sadece istediğimiz şeyin hakkını vererek.
Sevgiyle...
Bilgi: Ne, neden?
Beceri: Nasıl?
Arzu: Yapma isteği
Bunlardan bir tanesi eksik kalırsa alışkanlık oluşturmuş olmuyoruz. Ama artık bilmek ile yapmak o kadar iç içe geçmiş ki insanlar bir konuyu bilince yapabiliyorum anlamına sürüklüyor.
Hayır! Aslında yapmış olmuyorsun. Sadece kendini avutuyorsun. Tıpkı mastürbasyon yaptığında beynin cinsel ilişki yaptığını sanması gibi.
Aslında işin özü basit. "Yapmıyorsan bilmiyorsun demektir." Çünkü öyle ya da böyle bir şeyler eksik kalacak. Açtın bir yerden heykelin nasıl yapıldığını izledin. Bu senin heykel yapabileceğin anlamına gelmez.
Tabii bir de olayın misyon boyutu var. Ama bu daha çok heves kırmak ile ilgili. Bir konu öğrenmek istiyorsun. 3 adımda özetlenebilecek görevleri 50 adım kadar uzatıyorsun. Sonra bir sürü yapacak şey, ilgilenecek bir sürü detay var. Sonra hevesin yani yapma arzun gidiyor ve başarısız oluyorsun. Halbuki yapılacak şey basit.
İçsel motivasyonunu öldürecek şeylerden uzak duracaksın. Kimi zaman motivasyon videoları izlemek zorunda bile kalabilirsin ama bunlar kısa süreli yakıtlardır. En güzeli içsel motivasyon. Peki o nedir? Gelecekteki sen! Kendini gelecekte nasıl hayal ediyorsun? Neredesin? İşte asıl motivasyon budur. Bunu kelimelerle anlatamazsın. Ki anlatmamalısındır zaten. Fazla naz aşkı usandırır derler. Çünkü karşısındaki fazla nazdan ötürü ikna etmek için fazla konuşmuştur ve en sonunda vazgeçmiştir.
Sitede bağımlılıkları bırakmak için yeterince içerik, yeterince başarı ve motivasyon hikayesi var. Ama kişisel gelişim kısmı nedense - hak ettiğinden- çok daha az. Buna şaşırıyorum. Ama üzülmüyorum. Demek ki hayallerinde kendini olmak istediğin yerde göremiyorsun.
Ya da bunun ikinci bir sebebi var. Bağımlılıklarına sığınarak bir şeyler yapmayı kendine bahane gösteriyorsun. İşte buna samimiyetle söylerim ki üzülürüm. Çünkü bağımlıklarına rağmen başarılı olan insanlar var. Sen buna rağmen onların olabildiğinden çok daha fazla potansiyele sahipken ( çoğu insan hala pornografi, mastürbasyon, şeker, müzik vs. gibi konuları savunuyorken) başarılı olmak için elinden geleni yapmıyorsan bu üzülmüş olunacak bir durumdur.
Başarılı olabiliriz. Mutlu olabiliriz. İstediğimiz hayata kavuşabiliriz. Sadece istediğimiz şeyin hakkını vererek.
Sevgiyle...
