Son Paylaşımlar

Sitemize Hoşgeldiniz NeverFap Türkiye

Bize katılmak için kayıt olabilir veya giriş yapabilirsiniz.

Forum Rehberi >>>

Neverfap Türkiye Forum kurallarını öğrenmeniz ceza almanızı engeller. Kurallarımızı okuyunuz. Sağdaki simgeye tıklayarak gidebilirsiniz.

Yönetimle İletişime Geç >>>

Sitemizi kullanırken yaşadığınız sorun ve önerilerinizi yöneticiler ile paylaşabilirsiniz. Sağdaki simgeye tıklayarak gidebilirsiniz.

Aşırı Yemek Yeme Bağımlılığı

  • Konuyu başlatan Brock
  • Başlangıç tarihi
B

Brock

Misafir
Bismillahirrahmanirrahim.
Merhaba.

Bu yazımda size yemek yeme konusunda okuduklarımdan (önemli kişilerin görüşlerinden) daha sonrada deneyimlerimden derledigim şeylerden bahsedeceğim inşallah.

BİYOLOJİK

Merhum doktor Aidin Salih hoca; "gerçek tıp yitik şifanın izinde" adlı eserinde ; günde en fazla 3 öğün yemek yememiz gerektiğini ve 2 öğün arasının en az 6 saat olması gerektiğini söyler. Eğer mide sindirmeden ,yani 6 saat dolmadan en ufak bir şey dahi yerseniz ; vücutta sindirimin bozulacağını söyler. Yine aynı kitabında ; saat 21:00 den sonra midenin biyolojik olarak sindirime kapandığını ve bu saatten sonra yiyeceğimiz şeylerin sabaha kadar midemizde sindirilmeden kalıp çürüyeceğini ve gaz yapacağını söyler. Yine gerçek tıp adlı eserinde ; günde 250-300 gramdan fazla yemek yemenin ;kalbi normalden 4 kat daha fazla çalıştırdığını söyler. Bununda hem kısa vadede vücut fonksiyonlarının mideyle haşır neşir olacağından zararlı olduğunu, hem de uzun vadede organın çok kullanılmasından ötürü erken yaşlanacağını ,sorunların erken çıkacağını belirtir.

Yine internetten araştırırsanız ;Canan Karatay hocanın da bunlara çok benzer görüşlerinin olduğunu görebilirsiniz.

KÜLTÜREL
İslam kültüründe de bu konuda bazı geleneksel rivayetler vardır bunlar fazla bilinir olduğundan hadislerden alıntı yapmayacağım. Benim en aklımda kalanı ; çocukken sofrada dedemin verdiği öğütlerdi. Çok yemenin zararlı olduğunu ve peygamberimizin bir sünneti olarak sofradan karnımızı şişirmeden kalkmamız gerektiğini söylerdi.

NÖROLOJİK
Yemek yemenin yine beyin kimyası açısından dopaminerjik ;ödül sistemi üzerine etkileri bilinen şeyler olduğundan bunu da hatırlatıp geçicem. (Eğer bilmeyip de merak ederseniz bkz

PSİKOLOJİK
Pskolojinin bilim olmasına büyük katkıları olmuş olan sigmund freud ; kitaplarında yeme içmenin bir haz kaynağı olduğunu ve oral dönemde yaşanan sorunların takılma oluşturarak gelecekte oburluğa yol açtığını söyler. Yine oburluğun ; aslında libidonun agız yoluyla (emme çiğneme yutma vs) doyum sağlaması olduğunu belirtir.
(Dipnot ; oral dönem ; psikanalitik kuramda ; bir insanın gelişim sürecini açıklayan 3 dönemden biri.-diğerleri anal ve fallik- Ozetlemek gerekirse ; insan ilk dogdugunda oral donemdedir.Yani haz kaynagi agzidir. Daha sonra tuvalet egitimiyle birlikte anal doneme ve en sonda fallik evreye ; yani haz kaynağının cinsel organı olmasına kadar varan dönemdir.)

FELSEFİK
En bilinen ve en temel felsefik eser olan platon un devlet adlı eserinde ; sokrates'in diyaloglarinda;çok yeme içmenin zararları ve dönemin doktorlarının hastalıklara karşı pehriz uygulattığını anladıgınız pasajlar geçtiğini gördüm.

İslam filozofu olan Gazali de kimya-i saadet adlı eserinde ; yeme içme düşkünlüğünün zararlarına değinmiştir. Ve bedeni doyurmayı amaç edinen kişinin ruhunu aç bırakacağını söylemiştir.


DENEYİMLERİM-GÖZLEMLEDİKLERİM

VÜCUTSAL GÜÇ AÇISINDAN GÖZLEMLERİM :
Sabah kahvaltıda ,öğlen yemeğinde ve akşam yemeğinde karnımı sıkı sıkıya doyurduğum bir gün ile ; yani yeme içmeyi fazla kaçırdığım zamanlarla ; oruç tuttuğum zamanları kıyaslamaya çalışıcam inşallah.

Oruçsuz geçen bir gün : böyle bir günde sabah kahvaltıda (07:30) yumurtaydı peynirdi zeytindi ekmekti birçok şey yiyip evden çıktım. Öğlen 10 a kadar beden işçiliğim sırasında yorulmadım.10 dan sonra bezginlik hali , daha sonra 13:00 öğle yemeğinde etli yemek yedim. Akşam 20:00 gibi akşam yemeğini yedim.
Oruçlu ve fazla yemek yediğim bir gün ; sahurda 3 yumurta kırdım tereyağlı ve peynirli sebzeli , yarım ekmek vs. yedim. Akşamda bir öğün etli yemek yedim.
Oruçlu ve sahursuz işe gittiğim bir gün ; en son yemeğimi yatmadan önce saat 23;00 gibi yedim. Saat 8:30 da her zaman ki gibi işbaşı yaptım yaklaşık 9.5 saatlik aç kalmayla.

Dediğim gibi 3'ünde de beden isçiliği yaptım.3 ünde de yaptığım işler hemen hemen aynıydı.

Bu üçü arasında bedensel anlamda belirgin bir fark göremedim. Oruç tutmadığım günde gözlemlediğim belirgin bir şey ;yemeklerden sonra gelen bezginlik hissiydi. Çok bilinen bir şey ; yemekten sonra uyuşukluk bezginlik hali ; ama bu yarım saat sonra filan geçiyor. Bunun yerini aşırı hareketlilik alıyor. Yani enerji. Ama buda saat 11 gibi (yani 2-3 saat sonra) yeniden yerini bezginliğe bırakıyor.
Öğle yemeğinden sonrada aynı şey devam ediyor ; yarım saat bezginlik , daha sonra 2-3 saat enerjik hal, daha sonra da son 3-4 saat bezginlik. (Not; tabi bu bu kadar keskin hatlarla enerjik veya durgun şekilde değil ,iç içe geçmiş şekilde de olabiliyor. Örneğin enerjik olduğum zaman arada 15 dk. bezginlik gibi. Ama genel ortalama olarak böyle)


Oruç tuttuğum ve sahur yediğim günde de gözlemlediğim şey ; sabah aynı şeyleri yaşadım, öğlen yemeği yerine namaza gittim geldim. Çalışmaya geri döndüğümde bu sefer bezginlik yerine daha dingin bir haldeydim ilk yarım saat.(yemek yeme haline oranla.) Daha sonraki 3 saatimde ise bedensel olarak biraz daha az enerjik hissettim yemek yediğim hale oranla. Ama daha sonraki 3 saatte ,son 3 saatte ise ; o aşırı bezginlik hali yerine daha az bir bezginlik vardı.

Sahur yapmadığım ve yemek yemediğim gün (geceden yediğim) ; Açlık halindeyken ;
Sabah ne çok enerjik ne çok bezgindim(yemek sonrası gibi) dingin bir halde işe başladım. Vücutsal aktivitelerde herhangi bir zorluk yaşamamama rağmen enerjimi tasarruflu kullanmak adına daha yavaş hareket ettim.
4 5 saat sonra; Molaya yarım saat bir saat kala bezginlik hali oluştu. Buda sanırım kafamın dinleneceği fikrinden ileri gelmiş olsa gerek.

Öğleden sonrada yine ne enerjik ne de bezgin ruh hali mevcuttu. Fakat sabaha oranla çok az daha yorgunluk olabilir. Yine 4-5 saat içinde arada aşırı enerjik veya aşırı yorgun dalgalanmaları olsa da ; yemekli zamanlara oranla daha dengeliydim ve daha az bezgin ve daha az enerjiktim.

KAFAMIN KARIŞMASI : Su orucu tutarken ortaya çıkan ayak yorgunluğu ; açıkcası su orucunun 2 ve 3. Günlerinde böyle bir sorun ortaya çıkınca hemen bunu " açlıktan bak annem haklı düşüp bayılacağım en sonunda" diye yorumlayarak fazladan yemek yedim oruç sonrasında.
1 haftalık filan oruçsuz geçen dönem yaşadıktan sonra bir sabah işe kalkacakken belim doğrulmadı.2-3 gün boyunca ayağım öncekinden çok daha yorgun hal almıştı. Çok yemek yemem tam tersi bir tesir yapmıştı aksini beklerken. Ama yine yemek yemeye devam ettim sanırım buna pozitif pekiştirme diyorlar psikolojide ; yani ayağımın ağrımasını bir kere bununla bağlantıyı kurdum. Ağrı daha da artınca ; Aidin Salih hocanın kitabına baktım ve bunun fıtık alameti olabileceğini ve bağırsak sorunlarının bunu etkilediğini ve 3 günlük açlığın iyi geldiğini öğrendiğimde ; durumu kavradım. Pekiştirme yaptığımı.ve sinemaki içip başladım oruca. 2. Günde zinde bir şekilde yürüyebiliyordum.

SOSYOLOJİK
Sosyolojik olarak bir gözlemde bulunmam gerekirse ; annemin çok yemek yemekle sağlıklı olmak arasında bağ kurması da muhtemelen böyle bir şeydi.



HAZSAL AÇIDAN GÖZLEMLERİM
Yukarıdaki anlattıklarımı ; yani yemek yedikten sonra ilk yarım saatte gelen bezginlik hissini , yine yemeyince gelen zihinsel ilerlemeyi sadece hatırlatıp geçeceğim.

Dipnot olarak; Yeme içme konusunda sorun yaşayan bir insanım. Bunun sebebine sorunuma değindiğim zaman söylemeye çalışırım inşallah.

Yemek yerken farkettiğim bir şey ; aslında bundan tıpkı kendimi okşamak gibi haz aldığım gerçeğiydi. Bazı yemekleri yerken çeşidine göre (soğuk sıcak,körpe,kıtır,yumuşak);örneğin ağzımda bıraktığı hissiyata göre ve midemden geçerken ki hissiyata göre daha fazla seviyordum. Yani olay sadece proteini alıp yeterli gücü sağlayıp hayata devam etmek değildi.

Ayrıca yemek yerken (ben bu konuda sorun yaşadığım için bende daha fazla olabilir) zihin olarak gerileme yaşıyordum. Örneğin kendimi yemek yemeye şartlayıp o an işim çıkınca , yemeğin başından kalkamadığımı hızlıca ağzıma tıkıştırıp ,daha sonra işime geciktiğimi gördüm. Ve yine yemeğin başındayken ; tıpkı çekirdek yerken bırakamama sendromuna benzer veya bunun daha hafifi bir durumda olduğumu farkettim.

Yani aslında yukarıda psikanalitik açıdan okuduğum şeyleri ; gözlemsel açıdan amel etmiş bulundum böylece.



Not: Bunlar benim kendi hissiyatlarım ve gözlemlerimdir. Doğru veya yanlışlığı kanıtlanamaz şeylerdir.
Allah en iyisini bilir.
 
Moderatörün son düzenlenenleri:
shape1
shape2
shape3
shape4
shape5
shape6
Üst