Merhaba arkadaşlar ben DEHB hastalığından müzdarip bir kimseyim . Biliyorsunuz bu hastalığa sahip olan bir çok kimse de bilir ki bu hastalıktan kendi kendine kurtulma imkanı pek yoktur. Dopamin detoksu yaparak hayatını belli konularda düzene koymayı başarmış epey insan gördüm ama bunların neredeyse hepsi DEHB hastalığına sahip olmayan kimselerdi ve şöyle bir durum var bu kişilerin hepsi kendi beynini bağımlılık yoluyla mahvetmişlerdi . Onlarda bu sorunun çözümü için bunları yaparak fayda görmüşlerdi. Ama DEHB başka bir dava. Bunu diğer hususlardan ayrı görmek gerekir . Çünkü neden diye soracak olursanız biz normal insanlara göre daha hızlı bağımlı oluyoruz. Benim sizden tek istediğim ya siz kendiniz olarak deneyimlerinizden veya etrafınızda bu rahatsızlığa sahip olup ona rağmen bu detoksu uygulayarak ilaçlarını bırakan ve hatta semptomların çoğunu kaybetme noktasına gelen arkadaşlarınız oldu mu ? Bana bu konuda ciddi ve dürüst cevaplar verirseniz çok sevinirim. Belki burada bana verilecek cevaplar neticesinde bende bu detoksa başlayabilirim. Şimdiden herkese teşekkürler.
Dehb Ve Dopamin Detoksu
- Konuyu başlatan Hırakipret
- Başlangıç tarihi
B
Bana göre bu "hastalığa yatkınlık" denilen durumlar ; insanlardaki güzel çeşitlilikler. Buda bence bu kategoride. Dışardanda çocukları gözlerseniz hepsi bir değil kimi daha fokus hakim ; kimisi dalgın dikkati dağanık. Şimdi sen bu dikkati dağanık kişiyi eğer o bir oturuşta 3 saat kitap okuyan çocuk gibi yapmak istersen ve onu o haliyle beğenmeyip tektipleştirip onun güzel yaptığı şeyleri ortaya çıkarmazsan bu bir maraz hastalık olur. Çünkü sana göre o işlevi göremiyordur ;ama hiç sordunmu belkide o işlevi görmek için varolmamıştır ?
Dediklerin doğrudur ama bizim burada kastımız ilaçsız bir şekilde tedavi edilebilmesinin yolu var mı yok mu onu öğrenmeye çalışmak. Sadece mesele kitap okumak veya masa başında çalışmak değil. Burada esas konu bizim hayatımızı epey zorlaştıran bu meselenin kimyasal yardımı olmadan bir çözümü var mı yok mu bunu öğrenebilmek. Hayatın bir çoğunda yaşadıklarımızı bir Allah bir biz biliriz. Elbette bu da bir imtihandır. Beterin beteri vardır herkesten farklı düşünebiliriz herkesten farklı yaşayabiliriz ama bağımlılıktan tut daha bir çok şeye kadar her alanda zorlanıyoruz bu bizi yıpratıyor. Şimdi sen bu hastalığı yaşamadın herhalde tam bilemezsin o vakit. İnsan ilişkilerinden tut daha nelere kadar bir sürü sorunla boğuştuk. Hep kendimizde bir farklılık olduğunu biliyorduk ama avantajı da var lakin dezavantaj her zaman ağır bastı kendi adıma. Bende hiperaktivite ağır olduğundandır.
Sen şu kasıtta dersen ki sizin yapabildiğiniz bir çok alan bunlara yönelseydin keşke o zaman doğrudur derdim ama biz kendimizi kolay bulamayız. Sana burada belirtilerinden bahsetsem bu sabaha kadar sürer eğer çok öğrenmek istersen nette yazar zaten . Öfkemizde sürekli bizi kötü seyrettirir. Daha birçok neden.Ama eğitim sistemi zaten bize bunu sağlayacak bir yolu yöntemi yok . Ülkedeki eğitimin ne olduğu aşikar. Ben de bu yüzden eğer bu detoksu uygulayıp fayda gören bir dehb hastası oldu mu olmadı mı bizzat bunu öğreneyim ki ona göre kendime plan yapabilme imkanım olsun.
B
"Başarı ancak bu tek tiplikten geçer"dersende insanlık tarihinde bugün adını duyduğumuz iz bırakan tüm insanlar :sadece istediği zaman oturup saatlerce fullfokus gerektiren okumalar konuşmalar yapabilen kişiler mi ? De bir insanın konuşurken okurken dikkatini toparlayamıyor diye ahmet gibi olamıyor diye başarısız ve hasta oluyor ? Tabikide değil . Kimisi iyi konuşmacı bu konuda baskın kimi iyi bir dinleyen düşünen ,kimisi çok fazla okuyabilen özelliğiyle baskın kimiside yazma konusunda üretken.
Zaten DEHB olan ünlülerin başarıları ortada jordan , carrey ,phelps gibi isimler buna aitlerdir. Ama bunun hastalık olduğu insanlar tarafından yaşanınca anlaşılıyor sen bizim yaşadığımız duygu dalgalanmalarını , öfkelenip ona buna patlamaları normal insanlarda olmayan veya hiçbir işi tedavi görmediğimiz müddetçe başaramayan insanlar olduklarını bilmiyorsun. Allah'ta vermesin .Lise'de 2 sene üst üste kalmak üzereydim eğer babamın tanıdığı olmasa kalıyordum. İnsan ilişkilerinde neler yaşadığımı ben bilirim. Sonrasında daha bir çok konuda bununla alakalı sıkıntılar meydana gelince bunu araştırıyorsun ve ortaya çıkan sonuç ta elde var sıfırsın. Bugüne kadar yaşadıklarının bu olduğunu öğrenmek bir yerden sonra insanı rahatlatır ama geçen senelere de acırsın. Sen eğer benim yaşadığım dehb semptomlarını kendinde görseydin o zaman ne demek istediğimi anlardın bizim meselemiz sadece beyaz yakalı olarak orada burada kendine iş kovalayan insanlar haline gelmek değil. Bizim derdimiz normal bir insan haline dönmek . Zaten bu semptomları daha iyi bir noktaya getirmek pek mümkün değil .Yani her birini bir anda kaybedemeyiz. Ama en azından iş görür vaziyete gelmek niyetimiz. İnşallah bu detoksun bana faydası olduğunu söyleyecek herhangi bir insan olursa onunla da konuşmak isterim ama dehb olması elzemdir .
B
Haklısın hocam bu hastalığın kötü yanlarıda var. İnsan ilişkilerinden tat almıyoruz diğer insanlardan daha soyut hissediyoruz kendimizi çünkü onlar birbirlerine ilgi göstermekten hoşlanıyorlar keyif alıyorlar ama biz alamıyoruz. Dolayısıyla ya kendimiz gibi kişiler bulma ve kendimizi dışarıya kapatma eğiliminde oluyoruz ya da bizden farklı o kişilere hayranlık dahası onları taklit etme eğiliminde bulunuyoruz.
B
Hal böyle olunca hayatımızdaki en önemli olaylar sosyal meselelerimiz oluyor sosyal başarılar. Tabi yaşadığımız en büyük hezimetlerde bundan dolayı oluyor
B
Sosyal hayat bizi bu denli etkilerken ve bu kadar fazla insanların etkisindeyken bende ilkokul 8.sınıfımda sınıfta kalıcaktım da tekbi dersim iyiydi o dersimin öğretmeni konuşmuştu diğer öğretmenlerimle. Bende liseyi 5 yılda bitirdim. İşte sizi tebrik ederim çözüm arıyordunuz hocam dile getirip sorunu çözüm aramak başlı başına bir çözüm.
demek istediğim tam da buydu. Farklı olmak insana bazı hususlarda etkili olabilir veya kendini iyi hissettirmeye meyilli davrandırabilir. Lakin eğitim sisteminden tut daha ülkemizdeki bir çok sıkıntıya kadar bununla ilgili bize yardımcı olacak kimsenin bulunmaması ve hep bir şeyleri yapmaya çalışırken bir türlü doğrusunu bulamamamız bizi seneler içinde yordu. Yoksa ben senin gibi olmak niyetim yok bana ne senden. Ama daha kaliteli bir yaşam istemek kadar da doğalını görmedim ve duymadım.
Bir şeylerin yanlış gittiğini biliyorsun.Ama bunu çaresini bulamıyorsun. En yakının dediklerinle bile anlaşamamak insana dokunur. Bazen ailen bile sana sabredemez. Çok şükür intihar etmedim. Çünkü bir zamanlar gerçekten aklımdan geçti. Ama bunların hepsini aştım . Keşke bizim de elimizden birileri tutup spora veya sanata herhangi bir alana yönlendirme de bulunsaydı ki mesela phleps bunlardan biridir. Hocası bunda bir farklılık olduğunu keşfederek daha farklı bir rota çizmesini sağlamıştır.Allah'tan ümit kesilmez vardır bunda da bir hayır demek lazım gelir. Ama bizim yapmamız gerekenler bugünden sonra kendimizi geleceğe daha iyi hazırlamaya çalışmak geçen gitti. Geçmişin ahını tutup ne yapacaksın?
Sana da hayatta başarılar dilerim kendine iyi bak. İnşallah bu detoksu yapan bir DEHB çıkarda burada bize deneyimlerini anlatır.
bu arada seninde başından üzücü olayla geçmiş İnşallah bir daha yaşamazsın
B
Ben kendimi anlattım size dehb im bende. Ama sayenizde bayadır bu gerçeği gözardı ettiğimi kendime yüklendiğmi farkettim
Estağfurullah. Ama zaten öncesinde bunun arayışına girmedin mi? Burada acaba bir problem var mı? Bunu çözebilecek mekanizmalar nelerdir? diye hiç doktora gitme durumun oldu mu? Aynı zamanda bu dediğim detoksu uygalayıp faydasını gördün mü?
Yanlış anlaşılmak asla istemem senin üzerine laf söyleyerek kendimi haklı çıkartma gibi bir niyetim asla yok. Sadece farklılığımızı bilerek birbirimize destek olarak hayatımızı idame ettirmek zorunda olduğumuzu bilelim yeter.Çünkü bizden başka kimse bize yardım etmeyecek.Görüşmek üzere.
Dostum açıklamanı ve yorumunu okudum bunların hiçbirisi bir hastalık değildir. Bu tür durumları çözmekte senin elinde daha düne kadar benim de anksiyete bozukluğum vardı ve fiziki ciddi semptomlar hissediyordum. Adı üstünde bozukluk herkesten daha farklı triplere giriyordum bir gün başım diğer gün götüm ağrırdı kalbim çarpardı dışkımı bile yapamazdım doğru dürüst sonra aydınlandım kendi kendime. Şöyle dostum bu bir bozukluk hastalık değil bunun farkına vardım ve bilinçaltının gücü kitabını okudum muazzam faydasını gördüm başucu kitabımdır 4 kez falan bitirdim 5nciyi okuyorum hep umutsuz mutsuz bir şekilde kalıp hayatım kötü işte hep hastayım hep huzursuzum kasvetliyim triplerinden dolayı hayatımı çok kötü mahvetmiştim şimdi ise her gün mutlu huzurlu enerjik gün içerisinde kendime yaptığım telkinlerle hayatın ne kadar güzel ve iyi olduğunu anladım. Şimdi sana söyleyeceklerim şunlar güzel kardeşim bu kadar problem çözüm yoluna gitmişsin hiçbirisi derdine deva olmamış peki nofabı denesen ne zararını görürsün bi 6 ay 31 çekme veya 1 sene çekme bi ona göre ölç tart ama kesinlikle ve kesinlikle tüm problemlerinin ortadan kalkacağına inanıyorum doktora gidiyorsun bir problem yok diyor herşey normal nörolojik ve dahiliye de psikolojik diyip gönderiyorlar ama sen de normal olmayan birşey var bunu biliyorsun işte beyin kimyan bozuldu çünkü beynini tarumar ettin yapay dopaminlerle ve cefa çekmeden sefa süremiyiceksin dostum biraz karışık oldu toparlamaya kalkarsak 31 çekme pornodan uzak dur ve her gün 3-4 defa sağlıklıyım mutluyum huzurluyum telkinlerini yap hayatındaki değişikliği gör. Herşey düşünceyle başlar. Ne düşünürsen o olur dostum artık bilimde de bunun varlığı kabul görmüş. İbadet et rabden iste ve duanı kabul olmuş gibi yaşa. Diyiceklerim bu kadar dostum denemekten zarar gelmez.
Bu arada nofapte 50nci günde falanım saymıyorum artık çünkü bu illetin ne kadar zararlı ve kötü olduğunu biliyorum ömür boyu da çekmeyeceğim 31
B
31 çekmek terimi sanki kötü bir eylemi gırgır şamataya vuruyor gibi. Depresyonun böyle bir tanımı yok mesela veya anksyete. Bence bu terim daha çok patolojiyi andıran ismiyle anılsa daha iyi. Mastürbasyon yapmak ismiyle. Bilmiyorum bu bana daha iyi geldi sanki dil olarakta soğuk ve mesafeli durmak.
B
Ben gittim doktora. Çözümde aradım. Az çok bu durumu neyin iyileştirdiğini gördüm ;buda 1.si : okumak. Yapacağın veya yapmıcağım atacağım veya atmıcağım adımdan önce bilgi edinmek. Bakın diyorsunuzki bu benim için yararlımı bilmiyorum dopamin detoksu. Aslında yararlı olduğunu biliyoruz bizi yapmamaktan alıkoyan başka birşeyler var o zaman. İşte bütün bunlar ; çevremizi nefsimizi okumakla ortaya çıkan şeyler. Bizim yararımıza adım atmamızı sağlayacak güç bu. İkinciside zaten burda cevabını aradığınız aslında yararlı olduğunu içinizden bi hissin size söyleyip sizin burayı bulmanıza kadar sebep olan şey ; irade.
Elbette faydası vardır ki bunda hiç bir sorun yok normal insanlarda bunların görülmesi gayet normaldir ama benim burada kast ettiğim DEHB 'te faydası olup olmadığı . Çünkü bizim genetikte sorunumuz oluyor. Yani demek gerekirse ben küçükken sınıfın huzurunu da bozardım ve sürekli hareket ederdim bu benim genetikten geldiğini fark ettirir. Ama şu var ilaca daha yeni başladım. Ben küçükken ailem bana 8 yaşında teşhis koyulunca ilacın ne kadar fark edeceğini görmek için bizimkiler bir kere de olsa denemişler ve ben epey sessizleşmişim. Bunun çözümü için sonrasında kendim arayışa girerek bir sıkıntı olduğunun farkına varıp bunu çözmemiz gerekir diye düşündüm. Daha tam etki alamadım ama burada benim uygun dozumun bulunup bulunmadığıyla epey ilgisi var. O vakte kadar bekleyeceğim . Hayırlısı olsun hepimiz hakkında.
Cefa çekmeden elbet sefa sürülmez . Benim burada kastım bizimki sonradan olan şeyler değil bu genetik DEHB ' i araştırmanı öneririm. Aynı zamanda bizim beyin kimyamız bozuk. Bu isteyerek bozanlar gibi değil. Sen kendi kendine beyinlerini mahveden insanlardan bahsediyorsun.Onlar zaten düzeltilebilme imkanı bizden daha büyük . Ama bizde öyle bir durum söz konusu değil. İşte o yüzden dopamin detoksunun bizim gibi hastalarda işe yarar mı yaramaz mı bilemiyorum. Bunu yapana rastlamadım. DEHB hastaları özelinde. Dışarıdan bakıldığında çok normal görünürüz. Ama sürekli bir iç huzursuzluk , sıkıntı , moral bozulmaları , sabah akşam duygu dalgalanması , bugüne kadar kimseyle doğru bir insan ilişkisi kuramama , okuduklarını anlayamama vs gibi gibi . Senin söylediğin insanlar kendi beyinlerini alkol, porno , mastürbasyon , fast food, sabah akşam telefonda gezinme gibi dertlere sahip oldukları için onların bizimle aynı yerde olmadıkları için geri dönüşleri daha kolay. Ama eğer arzu edersen rahatszılığı araştırabilirsin bu ciddidir. Bu ben şöyle düşünürsem bu olur falan diyerek geçecek bir mesele değil. Gerektiğinde tıbbi müdahale gerektirir. Hatta bir çok kimseyle konuştuğumda bu ilacı kullanmayı bıraksaydım şu an sokakta kağıt toplardım diyeni bile gördüm.Çünkü bu seni diğer insanlardan hep geri atıyor. Allah yaşatmasın beterin beteri vardır. Ama tedavi olmak gereklidir.
Bendeki sorun önceleri dehb midir bilmiyorum ama dikkat eksikliği konusunda hayatımı devam ettireneyecek noktaya gelmiştim. Hatta bana Leyla derlerdi. Her gittiğim yerde bir şey unuturdum. Donumdan telefonuma kadar kaybettigim unuttuğum şeylerin hatti hesabı yoktu. Hatta Nofapa başlamadan bir kaç ay önce pazardan aldığım patatesleri pazarda unutunca sanırım ağlamıştım.
Ama oyun söz konusu olduğunda ise durum farklı olurdu. Oyuna kirlenir ve saatlerce dikkatimi verebilirdim. Ama Nofapla bu sorunun çözüldüğünü şahit oldum. Her sürecin başında sorunu baştan yaşasam da yıllar içinde azaldı yine de.
nofap elbette etkilidir. Ama dopamin detoksu daha farklı yani 1 ay boyunca mesela bütün eğlencelerden uzak kaldın mı? Porno, mastürbasyon, sigara ,şeker, tv,internet,telefon,alkol vb. bunların hepsini bırakıp gerçekten deneyenler oldu mu? Belki seninki kendi kendine verdiğin hasardır. O yüzden teşhis almamış birisi hakkında net bir şey söylemek doğru olmaz. Ama ilaç kullanan veya bu hastalıktan müzdarip bir kimsenin dürüst olmak kaydıyla vereceği her detay benim için altın değerinde. Umarım sürecin daim olur kardeşim.Kendine iyi bak.
