raiden
Uranüs Yolcusu
- Katılım
- 23 Eki 2022
- Mesajlar
- 142
- Tepki puanı
- 381
- Puanları
- 99
Türkiye ne yazık ki şeker bağımlılığının tavan yaptığı ve bunun neden olduğu sağlık sorunlarının da tavan yaptığı bir ülkedir. Üstüne bir de herkesin sosyal medyanın büyüsüne kapılması eklenince durum daha da kötü hâle geliyor. Bu yüzden Türkiye'de her sene farklı bir tatlı popüler oluyor. Hatırladığım kadarıyla bugüne kadar popüler olan tatlılar şunlar:
Her sene başka bir tatlı popüler oluyor. Bunlardan kimi tamamen yeni bir icat, kimi yurtdışında var olan ve bize yeni gelen bir tatlı, kimi de geleneksel bir tatlının yeniden yorumlanması. Fakat bu tatlılar aslında size yeni bir şey sunmuyor. İsim değişiyor, ambalaj değişiyor, yan ürünler ve katkı maddeleri değişiyor ama aslında size sunulan şey aynı: Rafine şeker. En tatlı zehir olarak da adlandırılan, sağlığa zararları iyi bilinen, bu forumda bağımlılığından kurtulmak için başlıklar açtığımız şeker.
Hatta geleneksel tatlılardan daha zararlı bu tatlılar. Çünkü daha da fazla şekerli. Daha da fazla kimyasal katkı maddesi olabiliyor. Şekeri olmasa bile içindeki başka bir şey aşırıya kaçabiliyor. Bu arada yanlış anlaşılmasın, geleneksel tatlılar da sağlık için iyi değil.
Eskiden ben de popüler kültürün esiriydim ve şeker bağımlısı olan biriydim (bu bağımlılığa karşı hâlâ mücadele ediyorum) ve icat edilen her yeni tatlıyı denemeye çalışırdım. Ama çoğunlukla hayal kırıklığına uğrardım. Çünkü tadınca aslında yeni bir şey tüketmediğimi ve bildiğimiz şeker tadı aldığımı anlardım. Bazılarında ise şekerin tadı sütle bastırılmış olurdu ama aslında şeker oradaydı. Bir ara çok popüler olan yeni nesil lokmacılardan birine gidip denemiştim. Benim gibi bir şeker bağımlısı için bile fazla gelmişti. Kan şekerim fırlamış, başım fena ağrımış ve çeşitli problemleri birkaç gün yaşamıştım. Aşırının da ötesinde şeker vardı.
Ama bu sefer kendime hakim olmayı başardım. Bu seferki moda olan Dubai çikolatasını denemedim. Denemeyeceğim de. Şeker bağımlılığına karşı mücadele eden bu forumdaki arkadaşlarım, aklınızın çelinmesine izin vermeyin. Dubai çikolatasının içinde yeni hiçbir şey yok: Kakao, haddinden fazla Antep fıstığı, kadayıf, belki biraz süt ve tabii ki bol miktarda şeker. Hatta belki ürünün raf ömrünü uzatacak kimyasal maddeler de vardır.
Bu moda da geçip gidecek ve gelecek yıl başka bir şey moda olacak. Gelecek yılın tatlısı da size yeni bir şey sunmayacak. Sadece daha farklı malzeme kombinasyonlarını bol miktarda şekerle karıştıracaklar. Belki bu malzemelerden birini aşırı kullanacaklar (çikolata, Antep fıstığı vb.) Bunu da size yeni bir şey gibi satmaya çalışacaklar.
Merakınızdan değil de sosyal medyada paylaşım yapmak için de denemeyin. Sosyal medyada yaptığınız bir paylaşım 2 gün sonra unutulacak. Hatta o kadar bile hatırlanmayacak. Ama sağlığınıza verdiğiniz zararı onarması bu kadar kolay değil.
İnsanlar sadece sosyal medyanın büyüsüne kapıldıkları için değil, aynı zamanda çok ciddi miktarda şeker bağımlısı olduklarından her yeni tatlıya koşarak gidiyorlar. Türkiye, diyabet hastalığında Avrupa birincisi. İkinci sıradaki ülkeyi bile ikiye katlıyor. Dünyadaki diyabet hastalarının sayısı ise 600 milyonu geçti, 1 milyara doğru koşuyor. Obezite uçmuş gitmiş. Kanser vakaları tırmanışta. Herkesin dişleri çürümüş. Herkesin ruh sağlığı bozuk. Ve daha burada sayamayacağım bir sürü sağlık sorunu var.
Hiçbir tatlı ve hiçbir sosyal medya trendi sizin sağlığınızdan daha değerli değildir.
- Trileçe
- İzmir bombası
- Waffle
- Çikolatalı ve soslu lokma
- Sansebastian cheesecake
- Churos
- Soğuk baklava
- Dubai çikolatası
Her sene başka bir tatlı popüler oluyor. Bunlardan kimi tamamen yeni bir icat, kimi yurtdışında var olan ve bize yeni gelen bir tatlı, kimi de geleneksel bir tatlının yeniden yorumlanması. Fakat bu tatlılar aslında size yeni bir şey sunmuyor. İsim değişiyor, ambalaj değişiyor, yan ürünler ve katkı maddeleri değişiyor ama aslında size sunulan şey aynı: Rafine şeker. En tatlı zehir olarak da adlandırılan, sağlığa zararları iyi bilinen, bu forumda bağımlılığından kurtulmak için başlıklar açtığımız şeker.
Hatta geleneksel tatlılardan daha zararlı bu tatlılar. Çünkü daha da fazla şekerli. Daha da fazla kimyasal katkı maddesi olabiliyor. Şekeri olmasa bile içindeki başka bir şey aşırıya kaçabiliyor. Bu arada yanlış anlaşılmasın, geleneksel tatlılar da sağlık için iyi değil.
Eskiden ben de popüler kültürün esiriydim ve şeker bağımlısı olan biriydim (bu bağımlılığa karşı hâlâ mücadele ediyorum) ve icat edilen her yeni tatlıyı denemeye çalışırdım. Ama çoğunlukla hayal kırıklığına uğrardım. Çünkü tadınca aslında yeni bir şey tüketmediğimi ve bildiğimiz şeker tadı aldığımı anlardım. Bazılarında ise şekerin tadı sütle bastırılmış olurdu ama aslında şeker oradaydı. Bir ara çok popüler olan yeni nesil lokmacılardan birine gidip denemiştim. Benim gibi bir şeker bağımlısı için bile fazla gelmişti. Kan şekerim fırlamış, başım fena ağrımış ve çeşitli problemleri birkaç gün yaşamıştım. Aşırının da ötesinde şeker vardı.
Ama bu sefer kendime hakim olmayı başardım. Bu seferki moda olan Dubai çikolatasını denemedim. Denemeyeceğim de. Şeker bağımlılığına karşı mücadele eden bu forumdaki arkadaşlarım, aklınızın çelinmesine izin vermeyin. Dubai çikolatasının içinde yeni hiçbir şey yok: Kakao, haddinden fazla Antep fıstığı, kadayıf, belki biraz süt ve tabii ki bol miktarda şeker. Hatta belki ürünün raf ömrünü uzatacak kimyasal maddeler de vardır.
Bu moda da geçip gidecek ve gelecek yıl başka bir şey moda olacak. Gelecek yılın tatlısı da size yeni bir şey sunmayacak. Sadece daha farklı malzeme kombinasyonlarını bol miktarda şekerle karıştıracaklar. Belki bu malzemelerden birini aşırı kullanacaklar (çikolata, Antep fıstığı vb.) Bunu da size yeni bir şey gibi satmaya çalışacaklar.
Merakınızdan değil de sosyal medyada paylaşım yapmak için de denemeyin. Sosyal medyada yaptığınız bir paylaşım 2 gün sonra unutulacak. Hatta o kadar bile hatırlanmayacak. Ama sağlığınıza verdiğiniz zararı onarması bu kadar kolay değil.
İnsanlar sadece sosyal medyanın büyüsüne kapıldıkları için değil, aynı zamanda çok ciddi miktarda şeker bağımlısı olduklarından her yeni tatlıya koşarak gidiyorlar. Türkiye, diyabet hastalığında Avrupa birincisi. İkinci sıradaki ülkeyi bile ikiye katlıyor. Dünyadaki diyabet hastalarının sayısı ise 600 milyonu geçti, 1 milyara doğru koşuyor. Obezite uçmuş gitmiş. Kanser vakaları tırmanışta. Herkesin dişleri çürümüş. Herkesin ruh sağlığı bozuk. Ve daha burada sayamayacağım bir sürü sağlık sorunu var.
Hiçbir tatlı ve hiçbir sosyal medya trendi sizin sağlığınızdan daha değerli değildir.