Yazar: @Affirmative!!
Tarih : Ağustos 25, 2016, 23:04:35
Konu:
Not : Bu belirtiler aynı zamanda Nofap sürecine yeni başlayan ve çekilme yaşayan fapstronotlar için de geçerlidir.
Eğer beyin, cinsellik olarak aşırı uyarılırsa, beyin kendini korumak adına dopamin reseptörlerini azaltarak düzenler. Bu da aşırı dopaminden sonra yoksunluk semptomları görülmesine neden olur. Şuna inanıyorum ki, artık günümüzde bu konu hakkında insanlar fikir birliğine varmış durumda. Lütfen doğru değilse aksini ispat edin. ( Lütfen kendi kendinize teşhis koymayın. Eğer ihtiyaç duyarsanız her şey hakkında şüpheci davranın.)
Dopamin Yoksunluğu Belirtileri
Düşük Dopamin Belirtileri: Bu Durumun Sonucunda Olabileceklerin Bir Listesi Beyin, fonksiyonlarıyla ilgili bir değişim, bir çeşitlilik hissettiği zaman, kendini tatmin etmek için düşük miktarda hücre içinden sinaptik bölgeye, nörotransmitter madde salgılamaya başlar. Her birey, eğer bir çeşitlilik hissediyorsa, düşük dopaminin neden olduğu değişimlerin bir listesini yapıp, aklında bir köşeye yazsın.
Dikkat Eksikliği : Pek çok birey dopamin seviyesinin anormal bir şekilde düşmesinden dolayı bir işe kafa yorarken daha zorlanacak ve dikkat eksikliği problemi yaşamaya başlayacak. Eğer beyin önceki salgıladığı miktardan daha az dopamin salgılar ve eskisine göre bu seviye ortalamanın altında olursa, dikkat vermek ve odaklanmak için çok daha fazla zorlanacaktır. Şunu biliyoruz ki amfetaminler ( dopamin salınımını arttıran ilaçlar veya uyuşturucular) bireyler dikkat eksikliği çektiği zaman dikkat kapasitesini arttırabilmekteler. Düşük dopamin belki de dikkat eksikliği sorununa sebep olmayabilir, fakat onlar dopamin eksikliği çekenlerde ve gerçekten ortalamanın altındaki dopamin miktarında dikkat eksikliği durumunda odaklanmak ve mücadele verebilmek adına yardımcı olabilirler.
Anksiyete( Endişe Bozukluğu): Yüksek dopaminle birlikte gelen anksiyetenin, asabiyeti, gerginliği ve endişeyi şiddetlendirdiğini muhtemelen duymuşsunuzdur. Ortalamanın üstünde bir dopamin miktarı gerçekten sorunsallık yaratabiliyor, fakat anormal miktarda düşük dopamin de ayrıca anksiyeteye yol açabilir. Bu bireyler Adderall tipi bir ilaç aldığında ( Dikkat eksikliği için kullanılan bir tür psikiyatrik ilaç) sıklıkla farklı gelişen diğer türlerde belirtiler gösterebilirler.
Duygudurum Değişiklikleri ve Duyarsızlaşma: Düşük seviyede dopamin bazen keskin olmayan, körleşmiş düşüncelere ya da duygusal olarak çok düz düşünmeye sebep oluyor gibi görünebilir. Bireyler sevincini, heyecanını, mutluluğunu belli etme kapasitesini gösteremezler, fakat aynı zamanda onlar üzüntü ya da panik duygularını da ifade edemezler. Düşük miktarda dopamin bir kişiye duygusal olarak hayatına ''gri bir ton'' verebilir ve kişiyi bir ''robota'' dönüştürebilir.
Bilişsel Yetersizlik: Yeterli miktarda dopamine sahip değilseniz bilişsel olarak performansınız iyi olmaz. Ayrıca yetersiz dopamin standartların altında bir iş performansına, ilgi gerektiren bilişsel görevleri tamamlamada ve zayıf bir hafızaya sebep olabilir. Yani bu da demek oluyor ki, dopamin seviyesinin en uygun hale gelebilmesi adına en iyi performansı almak isteyenler, beyinlerinin dopamin seviyesini bilinçli olarak arttırmak ve terfi ettirmek için supplement veya ilaç takviyesi alabiliyorlar.
Kafa Karışıklığı:Beyniniz yeterince dopamin üretmediği zaman, nispeten kafanız çok daha kolay karışabilir. Yeni şeyler öğrenmek, bireylere umduğu kadar fazla hissiyat vermez, belki de beyninizi bir sis bulutu içinde veya dumanlı hissetmesini tecrübe edinebilirsiniz, ve toplumdaki işleyişinizde kötü zamanlar geçirebilirsiniz. İlerleyen zamanlarda dopamin seviyesinin artıp, normal düzeye gelmesiyle beraber kafa karışıklığı azalır ve uyanıklılık, yani dikkat seviyesi daha iyi bir duruma gelir.
Benlik Yitimi Veya Kendine Duyarsızlaşma: Dopamin, duygusal durumumuzu ve nasıl hissettiğimiz konusunda kendimizi ifade edebilmeyi teşvik eder. Düşük dopaminle beraber, hayattaki tüm renkli ve zevk aldığımız şeyler yeterince bize tat vermemeye ve berbat bir hayata sahip olmamıza yol açar. Yani dopamini düşük olan birey, duyarsızlaşmaya ve hatta hiçbir aktiviteden zevk almamaya kadar sahip olduğu bir sürecin içerisine girebilir. Dolayısıyla bu durum kişiliğinin özünün değişmesine ve üçüncü kişileri gözlemleme bakış açısındaki yeteneğinde azalmasına sebep olur. Bu, bağımlılarda dopamin seviyesinin düşmesine dayalı olarak yaygın görülen duyarsızlaşma belirtileridir.
Depresyon: Düşük seviyede dopamin, kişide majör depresif bozukluğun semptomlarına benzer şekilde belirtiler göstertebilir. Anormal bir miktarda dopaminle yaşayan herkes, serotonin eksikliği bozukluğundan kaynaklanan depresyondan farklı, fakat mekanizma olarak benzer bir şekilde depresyonu deneyimleyecektir. Genel olarak kişi kendini iyi bir şekilde gözlemlerse, bu iki durumun farklı olacağını görmesi aşikardır. Depresyon için uzun bir dönem Adderall benzeri ilaç kullanıp, ihtiyaç dahilinde serotoninden daha fazla dopamin salınımını uyarıp, başarılı bir tedavi süreci geçirdiğiniz gibi, beyin de zamanla bu duruma adapte olup, dopamin seviyesini kendi kendine zaman içerisinde düzenleyecektir.
Dağınık Düşünceler: Beyinlerinde düşük seviyede dopamine sahip bireyler ciddi bir şekilde organize olamamaya veya dağınık düşüncelere eğilim gösterebilirler. Yeterli dopamin vasıtasıyla düşüncelerimizi mantıklı bir şekilde organize ederiz. Eğer beynin bazı bölgelerinde -özellikle de dopaminin düşük olduğu yerlerde- bu dopamin seviyesi anormal olarak, ciddi bir şekilde artış veya değişim gösterirse, şizofreni tipi organize olmayan düşüncelere sahip olunabilir.
Halsizlik: Yeterli dopamin yakıtınız yoksa, kendinizi ziyadesiyle yorgun ya da uyuşuk hissedebilirsiniz. Bir kişi gündelik olarak uzun bir dönem boyunca amfetamin kullanıp, kullanmayı kestiğinde tipik olarak olduğundan daha yorgun hissedecektir. Bunun etkisiyle kişi, direkt ve geçici olarak anormal bir şekilde düşük dopamine sahip olur ve bu durumdan etkilenir. Bu durumda bağımlı arkadaşımız, yeniden uyuşturucu için nüksetmezse ve yoluna devam ederse, zaman içerisinde dopamin dükkanları dolup artış gösterecek ve enerji seviyesi normalleşecektir.
Düşük Motivasyon: Düşük dopamin, ayrıca insanda irade kaybına ve eksik motivasyona sebep olur. Nispeten daha az bir orana indirgenmiş dopamin üretimi, bizim alışılmışın dışında daha yorgun ve tembel hissetmemize neden olur. Bu şiddetli düşüş, işte bu noktada motivasyonda düşüşlere, kendini iş yaparken savunmada ya da kişisel bakımda zorlanmalara neden olabilir.
Öğrenme Faaliyetlerinde Güçlük Çekme: Düşük seviyede dopamine sahip biriyseniz ve yeni bilgiler öğrenme girişiminde bulunursanız öğrenme beceriniz azalır. Bu, bilgiyi okurken veya duyarken sanki tek bir kulağınız var da öteki etkin değilmiş gibi görünebilir. Neredeyse sunulan bütün uyarıcı bilgilere rağmen her şeyi unutursunuz ve yeni bilgi kaydı yapamazsınız.
Düşük Konsantrasyon: Dumanlı bir kafaya veya düşüncelere sahip olabilirsiniz, hayallere dalıp kolayca etkilenebilirsiniz, ve gereken odaklanmayı yeniden sağlayabilmek adına zorlanabilirsiniz. Düşük dopamin, akli olarak sizi sisli bir durum içerisine sokabilir, konsantre olmakta daha fazla güçlük çekebilirsiniz. Bunun gibi durumlar, insanların dikkatini geliştirmek için '' Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu''nda tedavi amacıyla kullanılan ilaçların ( veya diğer psikolojik uyarıcıların) durumunu izah ediyor.
Dalgınlık: Dikkat eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğunun giderilmesinde en faydalı durum, dopamin miktarının yükseltilmesidir. Düşük dopamin, dikkat eksikliğine neden olan tek etken değildir, fakat bu konuda gerçekten büyük bir rol oynar. Dikkatsizlik, bazen hücre dışına çıkan dopamini dengeleyebilir.
Düşük Cinsel İstek ( Düşük Libido) : Düşük dopamin miktarına sahip bireyin cinsel ilişki yapmaya karşı ilgisi azalır. Belki de cinsel ilişki yapmak için yeni bir partner arayıp bulmakta zorlanabilir ya da mevcut olan cinsel ilişki hayatı tamamiyle bitebilir. Hatta bazı düşük dopaminin neden olduğu artan ilgisizlikle bazı vakalarda orgazm olamama, orgazm olmakta güçlük çekme gibi durumlar görülebilir. Dopamin seviyesi yerine geldiği zaman düşük libido, bünyeyi terk ederek uzaklaşır.
Hafızada Bozukluk: Beynin dopamin sisteminin bozulmasıyla beraber, Alzheimer, ALS, Parkinson gibi nörodejeneratif rahatsızlıklarda sıklıkla hafıza sorunları görülür. Bu bozukluklar anormal miktarda düşük bir dopamin miktarına ve hafıza sorunlarına yol açar. Sadece düşük dopamin, kesinlikle hafıza problemlerine yol açmazken, tıbbi ilaçlar vasıtasıyla bu gibi durumlar düzeltilebilir.
Monoton( Tekdüze) Konuşmak:Kişinin konuşmaları gerçekten inanılmaz monoton olabilir, bu unsur, onun hayattan aldığı düşük zevkin bir göstergesidir. Dopamin seviyesi düşükse, hayat o kadar da ''parlak'' görünmez. Düşük dopaminle beraber ses robotik çıkabilir, ve olumlu veya olumsuz yönde bir gösterge bulunmayıp coşkunluk belirtileri silinebilir. Bu daha önce bahsettiğim üzere, ''Duygudurumu Değişiklikleri ve Duyarsızlaşma'' ile doğrudan alakalıdır.
Uykululuk Hali:Eğer dopamin seviyeniz düşükse, olduğundan daha uykulu bir ruh haline girersiniz. Beyninizin dopamin üretebilmesi için çok aşırı uyumak, beklenmedik bir durum değildir. Amfetamin benzeri uyarıcı maddelerde daha önceden fark edilmiş olduğu gibi, geri çekilme semptomlarından sonra insanlar daha fazla uykuya ihtiyaç duymuştur.
Düşüncede Yavaşlama: Genetiğimizde var olan homeostatik nöral ağlar yavaş düşünmeye sebep olabilir, ayrıca bunda dopamin eksikliğinin de payı vardır. Durumu gözden geçirirsek kendilerine ''yavaş düşünen insanlar'' dediğimiz kişilerin beyinleri yeterince dopamin üretemediği için hızlı düşünemediğini söyleyebiliriz. Artan dopamin miktarı uyarılmayı, beta beyin dalgalarını ve hızlı düşünceleri arttırır.
Sosyallikten Uzaklaşmak: Dopamin miktarı düşerse aynı zamanda hayattan daha az zevk alırız, ve buna bağlı olarak da düşük seviyede sosyal ilişki kurarız. Kişi, arkadaşlarıyla konuşmaktan, sosyal aktivitelerde yer almaktan vb. durumlarda zevk alamaz. Dopamienerjik sistem '' iyi hissetme'' denilen görevi yerine getiremez ve diğerleriyle mevcut olan sosyal durumdan yeterince zevk alamaz, dolayısıyla sosyal etkileşim, yeterince uzun sürmez. Düşük aktiviteli dopamin salınımı, böylelikle kişinin zamanla toplumdan soyutlanmasına neden olur.
Kaynak:
Tarih : Ağustos 25, 2016, 23:04:35
Konu:
Not : Bu belirtiler aynı zamanda Nofap sürecine yeni başlayan ve çekilme yaşayan fapstronotlar için de geçerlidir.
Eğer beyin, cinsellik olarak aşırı uyarılırsa, beyin kendini korumak adına dopamin reseptörlerini azaltarak düzenler. Bu da aşırı dopaminden sonra yoksunluk semptomları görülmesine neden olur. Şuna inanıyorum ki, artık günümüzde bu konu hakkında insanlar fikir birliğine varmış durumda. Lütfen doğru değilse aksini ispat edin. ( Lütfen kendi kendinize teşhis koymayın. Eğer ihtiyaç duyarsanız her şey hakkında şüpheci davranın.)
Dopamin Yoksunluğu Belirtileri
Düşük Dopamin Belirtileri: Bu Durumun Sonucunda Olabileceklerin Bir Listesi Beyin, fonksiyonlarıyla ilgili bir değişim, bir çeşitlilik hissettiği zaman, kendini tatmin etmek için düşük miktarda hücre içinden sinaptik bölgeye, nörotransmitter madde salgılamaya başlar. Her birey, eğer bir çeşitlilik hissediyorsa, düşük dopaminin neden olduğu değişimlerin bir listesini yapıp, aklında bir köşeye yazsın.
Dikkat Eksikliği : Pek çok birey dopamin seviyesinin anormal bir şekilde düşmesinden dolayı bir işe kafa yorarken daha zorlanacak ve dikkat eksikliği problemi yaşamaya başlayacak. Eğer beyin önceki salgıladığı miktardan daha az dopamin salgılar ve eskisine göre bu seviye ortalamanın altında olursa, dikkat vermek ve odaklanmak için çok daha fazla zorlanacaktır. Şunu biliyoruz ki amfetaminler ( dopamin salınımını arttıran ilaçlar veya uyuşturucular) bireyler dikkat eksikliği çektiği zaman dikkat kapasitesini arttırabilmekteler. Düşük dopamin belki de dikkat eksikliği sorununa sebep olmayabilir, fakat onlar dopamin eksikliği çekenlerde ve gerçekten ortalamanın altındaki dopamin miktarında dikkat eksikliği durumunda odaklanmak ve mücadele verebilmek adına yardımcı olabilirler.
Anksiyete( Endişe Bozukluğu): Yüksek dopaminle birlikte gelen anksiyetenin, asabiyeti, gerginliği ve endişeyi şiddetlendirdiğini muhtemelen duymuşsunuzdur. Ortalamanın üstünde bir dopamin miktarı gerçekten sorunsallık yaratabiliyor, fakat anormal miktarda düşük dopamin de ayrıca anksiyeteye yol açabilir. Bu bireyler Adderall tipi bir ilaç aldığında ( Dikkat eksikliği için kullanılan bir tür psikiyatrik ilaç) sıklıkla farklı gelişen diğer türlerde belirtiler gösterebilirler.
Duygudurum Değişiklikleri ve Duyarsızlaşma: Düşük seviyede dopamin bazen keskin olmayan, körleşmiş düşüncelere ya da duygusal olarak çok düz düşünmeye sebep oluyor gibi görünebilir. Bireyler sevincini, heyecanını, mutluluğunu belli etme kapasitesini gösteremezler, fakat aynı zamanda onlar üzüntü ya da panik duygularını da ifade edemezler. Düşük miktarda dopamin bir kişiye duygusal olarak hayatına ''gri bir ton'' verebilir ve kişiyi bir ''robota'' dönüştürebilir.
Bilişsel Yetersizlik: Yeterli miktarda dopamine sahip değilseniz bilişsel olarak performansınız iyi olmaz. Ayrıca yetersiz dopamin standartların altında bir iş performansına, ilgi gerektiren bilişsel görevleri tamamlamada ve zayıf bir hafızaya sebep olabilir. Yani bu da demek oluyor ki, dopamin seviyesinin en uygun hale gelebilmesi adına en iyi performansı almak isteyenler, beyinlerinin dopamin seviyesini bilinçli olarak arttırmak ve terfi ettirmek için supplement veya ilaç takviyesi alabiliyorlar.
Kafa Karışıklığı:Beyniniz yeterince dopamin üretmediği zaman, nispeten kafanız çok daha kolay karışabilir. Yeni şeyler öğrenmek, bireylere umduğu kadar fazla hissiyat vermez, belki de beyninizi bir sis bulutu içinde veya dumanlı hissetmesini tecrübe edinebilirsiniz, ve toplumdaki işleyişinizde kötü zamanlar geçirebilirsiniz. İlerleyen zamanlarda dopamin seviyesinin artıp, normal düzeye gelmesiyle beraber kafa karışıklığı azalır ve uyanıklılık, yani dikkat seviyesi daha iyi bir duruma gelir.
Benlik Yitimi Veya Kendine Duyarsızlaşma: Dopamin, duygusal durumumuzu ve nasıl hissettiğimiz konusunda kendimizi ifade edebilmeyi teşvik eder. Düşük dopaminle beraber, hayattaki tüm renkli ve zevk aldığımız şeyler yeterince bize tat vermemeye ve berbat bir hayata sahip olmamıza yol açar. Yani dopamini düşük olan birey, duyarsızlaşmaya ve hatta hiçbir aktiviteden zevk almamaya kadar sahip olduğu bir sürecin içerisine girebilir. Dolayısıyla bu durum kişiliğinin özünün değişmesine ve üçüncü kişileri gözlemleme bakış açısındaki yeteneğinde azalmasına sebep olur. Bu, bağımlılarda dopamin seviyesinin düşmesine dayalı olarak yaygın görülen duyarsızlaşma belirtileridir.
Depresyon: Düşük seviyede dopamin, kişide majör depresif bozukluğun semptomlarına benzer şekilde belirtiler göstertebilir. Anormal bir miktarda dopaminle yaşayan herkes, serotonin eksikliği bozukluğundan kaynaklanan depresyondan farklı, fakat mekanizma olarak benzer bir şekilde depresyonu deneyimleyecektir. Genel olarak kişi kendini iyi bir şekilde gözlemlerse, bu iki durumun farklı olacağını görmesi aşikardır. Depresyon için uzun bir dönem Adderall benzeri ilaç kullanıp, ihtiyaç dahilinde serotoninden daha fazla dopamin salınımını uyarıp, başarılı bir tedavi süreci geçirdiğiniz gibi, beyin de zamanla bu duruma adapte olup, dopamin seviyesini kendi kendine zaman içerisinde düzenleyecektir.
Dağınık Düşünceler: Beyinlerinde düşük seviyede dopamine sahip bireyler ciddi bir şekilde organize olamamaya veya dağınık düşüncelere eğilim gösterebilirler. Yeterli dopamin vasıtasıyla düşüncelerimizi mantıklı bir şekilde organize ederiz. Eğer beynin bazı bölgelerinde -özellikle de dopaminin düşük olduğu yerlerde- bu dopamin seviyesi anormal olarak, ciddi bir şekilde artış veya değişim gösterirse, şizofreni tipi organize olmayan düşüncelere sahip olunabilir.
Halsizlik: Yeterli dopamin yakıtınız yoksa, kendinizi ziyadesiyle yorgun ya da uyuşuk hissedebilirsiniz. Bir kişi gündelik olarak uzun bir dönem boyunca amfetamin kullanıp, kullanmayı kestiğinde tipik olarak olduğundan daha yorgun hissedecektir. Bunun etkisiyle kişi, direkt ve geçici olarak anormal bir şekilde düşük dopamine sahip olur ve bu durumdan etkilenir. Bu durumda bağımlı arkadaşımız, yeniden uyuşturucu için nüksetmezse ve yoluna devam ederse, zaman içerisinde dopamin dükkanları dolup artış gösterecek ve enerji seviyesi normalleşecektir.
Düşük Motivasyon: Düşük dopamin, ayrıca insanda irade kaybına ve eksik motivasyona sebep olur. Nispeten daha az bir orana indirgenmiş dopamin üretimi, bizim alışılmışın dışında daha yorgun ve tembel hissetmemize neden olur. Bu şiddetli düşüş, işte bu noktada motivasyonda düşüşlere, kendini iş yaparken savunmada ya da kişisel bakımda zorlanmalara neden olabilir.
Öğrenme Faaliyetlerinde Güçlük Çekme: Düşük seviyede dopamine sahip biriyseniz ve yeni bilgiler öğrenme girişiminde bulunursanız öğrenme beceriniz azalır. Bu, bilgiyi okurken veya duyarken sanki tek bir kulağınız var da öteki etkin değilmiş gibi görünebilir. Neredeyse sunulan bütün uyarıcı bilgilere rağmen her şeyi unutursunuz ve yeni bilgi kaydı yapamazsınız.
Düşük Konsantrasyon: Dumanlı bir kafaya veya düşüncelere sahip olabilirsiniz, hayallere dalıp kolayca etkilenebilirsiniz, ve gereken odaklanmayı yeniden sağlayabilmek adına zorlanabilirsiniz. Düşük dopamin, akli olarak sizi sisli bir durum içerisine sokabilir, konsantre olmakta daha fazla güçlük çekebilirsiniz. Bunun gibi durumlar, insanların dikkatini geliştirmek için '' Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu''nda tedavi amacıyla kullanılan ilaçların ( veya diğer psikolojik uyarıcıların) durumunu izah ediyor.
Dalgınlık: Dikkat eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğunun giderilmesinde en faydalı durum, dopamin miktarının yükseltilmesidir. Düşük dopamin, dikkat eksikliğine neden olan tek etken değildir, fakat bu konuda gerçekten büyük bir rol oynar. Dikkatsizlik, bazen hücre dışına çıkan dopamini dengeleyebilir.
Düşük Cinsel İstek ( Düşük Libido) : Düşük dopamin miktarına sahip bireyin cinsel ilişki yapmaya karşı ilgisi azalır. Belki de cinsel ilişki yapmak için yeni bir partner arayıp bulmakta zorlanabilir ya da mevcut olan cinsel ilişki hayatı tamamiyle bitebilir. Hatta bazı düşük dopaminin neden olduğu artan ilgisizlikle bazı vakalarda orgazm olamama, orgazm olmakta güçlük çekme gibi durumlar görülebilir. Dopamin seviyesi yerine geldiği zaman düşük libido, bünyeyi terk ederek uzaklaşır.
Hafızada Bozukluk: Beynin dopamin sisteminin bozulmasıyla beraber, Alzheimer, ALS, Parkinson gibi nörodejeneratif rahatsızlıklarda sıklıkla hafıza sorunları görülür. Bu bozukluklar anormal miktarda düşük bir dopamin miktarına ve hafıza sorunlarına yol açar. Sadece düşük dopamin, kesinlikle hafıza problemlerine yol açmazken, tıbbi ilaçlar vasıtasıyla bu gibi durumlar düzeltilebilir.
Monoton( Tekdüze) Konuşmak:Kişinin konuşmaları gerçekten inanılmaz monoton olabilir, bu unsur, onun hayattan aldığı düşük zevkin bir göstergesidir. Dopamin seviyesi düşükse, hayat o kadar da ''parlak'' görünmez. Düşük dopaminle beraber ses robotik çıkabilir, ve olumlu veya olumsuz yönde bir gösterge bulunmayıp coşkunluk belirtileri silinebilir. Bu daha önce bahsettiğim üzere, ''Duygudurumu Değişiklikleri ve Duyarsızlaşma'' ile doğrudan alakalıdır.
Uykululuk Hali:Eğer dopamin seviyeniz düşükse, olduğundan daha uykulu bir ruh haline girersiniz. Beyninizin dopamin üretebilmesi için çok aşırı uyumak, beklenmedik bir durum değildir. Amfetamin benzeri uyarıcı maddelerde daha önceden fark edilmiş olduğu gibi, geri çekilme semptomlarından sonra insanlar daha fazla uykuya ihtiyaç duymuştur.
Düşüncede Yavaşlama: Genetiğimizde var olan homeostatik nöral ağlar yavaş düşünmeye sebep olabilir, ayrıca bunda dopamin eksikliğinin de payı vardır. Durumu gözden geçirirsek kendilerine ''yavaş düşünen insanlar'' dediğimiz kişilerin beyinleri yeterince dopamin üretemediği için hızlı düşünemediğini söyleyebiliriz. Artan dopamin miktarı uyarılmayı, beta beyin dalgalarını ve hızlı düşünceleri arttırır.
Sosyallikten Uzaklaşmak: Dopamin miktarı düşerse aynı zamanda hayattan daha az zevk alırız, ve buna bağlı olarak da düşük seviyede sosyal ilişki kurarız. Kişi, arkadaşlarıyla konuşmaktan, sosyal aktivitelerde yer almaktan vb. durumlarda zevk alamaz. Dopamienerjik sistem '' iyi hissetme'' denilen görevi yerine getiremez ve diğerleriyle mevcut olan sosyal durumdan yeterince zevk alamaz, dolayısıyla sosyal etkileşim, yeterince uzun sürmez. Düşük aktiviteli dopamin salınımı, böylelikle kişinin zamanla toplumdan soyutlanmasına neden olur.
Kaynak:
Ziyaretçiler için gizlenmiş link, görmek için üye olunuz.
Giriş yapın veya üye olun.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link, görmek için üye olunuz.
Giriş yapın veya üye olun.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link, görmek için üye olunuz.
Giriş yapın veya üye olun.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link, görmek için üye olunuz.
Giriş yapın veya üye olun.
Son düzenleme:
