Ludwig
Deneyimli Üye
- Katılım
- 11 Ara 2020
- Mesajlar
- 240
- Tepki puanı
- 189
- Puanları
- 70
Merhabalar dostlarım nasılsınız, iyi misiniz afiyette misiniz ? Mesnevide okuduğum bir bölümü çok beğendim.
Sizinle paylaşmak istedim. Görüş-yorumlarınızı bekliyorum.
Bir Kazvinlinin vücuduna dövme yaptırması
Şu hikâyeyi nakledenden dinle ki: Kazvin şehri ahâlisinin yolu ve âdetine göre,
Vücûda, ellere, kürekler üstüne iğne ucu ile zarar vermeyecek sûrette dövme yaparlar.
Kazvinli biri, hamamda bir dellâk’ın yanına gitti ve “lütfen bana bir dövme yap”, dedi.
Dellâk: “Pehlivanım, ne resmi yapayım?” diye sordu. Kazvinli: “Kükremiş bir arslan resmi!”
cevâbını verdi ve dedi ki:
"Benim talihim arslandır. Binâenaleyh arslan resmi yap. Hem de boyasının bolca olmasına
çalış.”
Dellâk, Nerene nakşedeyim?” dedi. Kazvinli de: “Kürek kemiğimin üstüne o yap!” emrini
verdi.
Dellâk iğneyi batırmaya başlayınca acısı herifin kürek kemiğine işledi.
Kazvinli pehlivan inleyerek: “Ey yüksek usta; beni öldürdün. Ne yapıyorsun?” diye sordu.
Dellâk: “Arslan resmi yap demedin mi?” deyince Kazvinli: “Neresinden başladın?” suâlinde
bulundu.
Dellâk: “Kuyruk tarafından başladım” dedi. Kazvinli: “İki gözüm, kuyruk tarafını bırak.
Arslanın kuyruğuyla kuyruk tarafının acısından soluğum kesildi. Onun kuyruk sokumu benim
nefes yolumu tıkadı.
Ey arslan nakşeden; yaptığın arslan varsın kuyruksuz olsun. Çünkü iğne acısından kalbime
fenalık geldi.”
O iğne batıran şahıs, çekinmeksizin ve rahm ü şefkat göstermeksizin başka tarafa bir yara açtı.
Kazvinli: “Aman, bu arslanın neresi?” diye haykırdı. Dellâk da: “Ey adam; kulağıdır”,
izahında bulundu.
Kazvinli: “Ey üstâd-ı hakîm; kulağı da olmasın. Kulağı bırak da kilimi kısalt, yâni elini çabuk
tut.”
Dellâk iğneyi başka tarafa batırmaya, Kazvinli de yine bağırıp çağırmaya başladı.
Kazvinli: “Bu üçüncü taraf, arslanın neresi?” diye sordu. Dellâk da: “Karnıdır azizim.”
cevâbını verdi.
Kazvinli: “Aman! Arslanın karnı da olmasın. Derdim arttıkça arttı, iğneyi çok batırma” dedi.
Dellâk şaşırdı ve çok hayrete düştü. Uzun müddet parmağı ağzında kaldı.
Usta hiddetinden iğneyi yere attı ve “Böyle bir iş dünyâda kimsenin başına gelmiş midir?”
dedi.
“Kuyruksuz, başsız, karınsız arslanı kim görmüştür? Allah bile böyle bir arslan yaratmamıştır."
Birader; iğne acısına sabret ki, kendi kâfir nefsinin iğnesi derdinden kurtulasın.
Sizinle paylaşmak istedim. Görüş-yorumlarınızı bekliyorum.
Bir Kazvinlinin vücuduna dövme yaptırması
Şu hikâyeyi nakledenden dinle ki: Kazvin şehri ahâlisinin yolu ve âdetine göre,
Vücûda, ellere, kürekler üstüne iğne ucu ile zarar vermeyecek sûrette dövme yaparlar.
Kazvinli biri, hamamda bir dellâk’ın yanına gitti ve “lütfen bana bir dövme yap”, dedi.
Dellâk: “Pehlivanım, ne resmi yapayım?” diye sordu. Kazvinli: “Kükremiş bir arslan resmi!”
cevâbını verdi ve dedi ki:
"Benim talihim arslandır. Binâenaleyh arslan resmi yap. Hem de boyasının bolca olmasına
çalış.”
Dellâk, Nerene nakşedeyim?” dedi. Kazvinli de: “Kürek kemiğimin üstüne o yap!” emrini
verdi.
Dellâk iğneyi batırmaya başlayınca acısı herifin kürek kemiğine işledi.
Kazvinli pehlivan inleyerek: “Ey yüksek usta; beni öldürdün. Ne yapıyorsun?” diye sordu.
Dellâk: “Arslan resmi yap demedin mi?” deyince Kazvinli: “Neresinden başladın?” suâlinde
bulundu.
Dellâk: “Kuyruk tarafından başladım” dedi. Kazvinli: “İki gözüm, kuyruk tarafını bırak.
Arslanın kuyruğuyla kuyruk tarafının acısından soluğum kesildi. Onun kuyruk sokumu benim
nefes yolumu tıkadı.
Ey arslan nakşeden; yaptığın arslan varsın kuyruksuz olsun. Çünkü iğne acısından kalbime
fenalık geldi.”
O iğne batıran şahıs, çekinmeksizin ve rahm ü şefkat göstermeksizin başka tarafa bir yara açtı.
Kazvinli: “Aman, bu arslanın neresi?” diye haykırdı. Dellâk da: “Ey adam; kulağıdır”,
izahında bulundu.
Kazvinli: “Ey üstâd-ı hakîm; kulağı da olmasın. Kulağı bırak da kilimi kısalt, yâni elini çabuk
tut.”
Dellâk iğneyi başka tarafa batırmaya, Kazvinli de yine bağırıp çağırmaya başladı.
Kazvinli: “Bu üçüncü taraf, arslanın neresi?” diye sordu. Dellâk da: “Karnıdır azizim.”
cevâbını verdi.
Kazvinli: “Aman! Arslanın karnı da olmasın. Derdim arttıkça arttı, iğneyi çok batırma” dedi.
Dellâk şaşırdı ve çok hayrete düştü. Uzun müddet parmağı ağzında kaldı.
Usta hiddetinden iğneyi yere attı ve “Böyle bir iş dünyâda kimsenin başına gelmiş midir?”
dedi.
“Kuyruksuz, başsız, karınsız arslanı kim görmüştür? Allah bile böyle bir arslan yaratmamıştır."
Birader; iğne acısına sabret ki, kendi kâfir nefsinin iğnesi derdinden kurtulasın.