Son Paylaşımlar

Sitemize Hoşgeldiniz NeverFap Türkiye

Bize katılmak için kayıt olabilir veya giriş yapabilirsiniz.

Forum Rehberi >>>

Neverfap Türkiye Forum kurallarını öğrenmeniz ceza almanızı engeller. Kurallarımızı okuyunuz. Sağdaki simgeye tıklayarak gidebilirsiniz.

Yönetimle İletişime Geç >>>

Sitemizi kullanırken yaşadığınız sorun ve önerilerinizi yöneticiler ile paylaşabilirsiniz. Sağdaki simgeye tıklayarak gidebilirsiniz.

NASIL BAĞIMLI OLUYORUZ ? (ÖDÜL MEKANİZMASI)

JakeDunn

Admin
Topluluk Yöneticisi
Katılım
22 Tem 2020
Mesajlar
719
Tepki puanı
2,282
Puanları
200
Web Sitesi
neverfapturkiye.com
Yazar : @Nirvana
Tarih: Şubat 12, 2019, 12:47:58
Konu:

NASIL BAĞIMLI OLUYORUZ ? (ÖDÜL SİSTEMİ)


BAĞIMLILIK NEDİR ?


EEZokY.jpg



Genel anlamıyla kişinin iradesinin devre dışı kalarak, herhangi bir uyaranı tüm zararlarına rağmen kullanmaya devam etmesi, bırakamaması, o uyarını bırakması durumunda ise bir takım yoksunluk (yan etki) yaşayarak tekrar kullanma eğiliminde olması durumudur.

Bağımlılık konusunda iki benlik mevcuttur. Bunlardan bir tanesi HAZ BENLİĞİDİR. Bu benlik daha tutarsız,hayalperest,uçarı,daha çok duyguların etkisinde kalan bir benlik türüdür. İkincisi ise GERÇEKLİK BENLİĞİDİR. Bu benlik daha gerçekçi, mantıklı, tutarlı ve gerektiğinde irade sergileyebilen benliktir. Bağımlı insanlarda HAZ BENLİĞİ daha çok ortaya çıkmaktadır.

BAĞIMLILIK EVRELERİ NELERDİR ?
Farkındalık Öncesi
: Kişi daha sorunu olduğu kabul etmez veya değişim için yeterli hazırlığa sahip değildir.

Farkındalık : Bu evrede kişi artık bir sorunu veya sorunları olduğunu kabul eder.

Karar verme : Kişi artık bu olumsuz etkilerden kurtulmak ve bağımlılıklarını bırakmak ister.

Eylem : Kişinin tedaviyi düşündüğü süreci içerir. Bunu tek başına veya yardım alarak yapmaya çalışır.

Sürdürüm : Değişim yapmak, değişimin süreceğini garanti etmez. Bu evrede relapsları engellemek gerekir.

Relaps : Kişinin başarısız olmasıdır. Bu durumlarda kişi savunma hatasını tespit etmeli ve umutsuzluğa düşmeden tekrar Eylem evresine geçmelidir.

NOT : Relaps , Kişinin eski bağımlı haline geri dönmesidir. Yani bağımlılık sürecinin başarısız olmasıdır.

BEYNİN ÖDÜL SİSTEMİ
Ödül sistemi yaşamamız ve öğrenmemiz için gerekli olan bir mekanizmadır. 1953’te James Olds ve Peter Milner fare beynine elektrot yerleştirerek fareyi bir kafese koydular. Fare kafesin belirli bir bölgesine her gittiğinde elektrot aracılığı ile bir uyarı verdiler. Fare zamanla kafesin o bölgesine daha çok gitmeye başladı, hatta bir süre sonra o bölgeden hiç ayrılmadı.
EEZXcf.jpg


Fare kafeste dolaşırken rastgele pedala bastı ve beklendiği gibi pedala basma sıklığını giderek arttırdı. Öyle ki önüne yiyecek konulsa da yemek yemek yerine yorgunluktan halsiz düşene kadar pedala basmayı sürdürdü. Bu deneyler sonucunda elektrotun beyinde yerleştirildiği yerin yapılan davranışın yinelenmesini kolaylaştırdığı ortaya çıktı, işte bu bölge beynin ödül sistemidir.

Benzer deneyler insanlarda da gerçekleştirilmiş ve ödül sisteminin insandaki yerleşimi çözülmüştür.
EEZK8P.jpg


Ödül sisteminde 5 adet beyin bölgesi görev alır. Bu beyin bölgeleri birbirlerine uzantılarını göndererek nörotransmitter ( hormon ) ile haberleşirler. Dopamin hormonu ise ödül sisteminde kullanılanılan anahtar roldeki nörotransmitterdir.

Ödül sisteminde yer alan 5 beyin bölgesinin görevleri :

VTA : Ödül sisteminin başlangıcıdır. Burada dopamin hormonu üretilir ve gerekli bölgelere salgılanır.

Nacc : Bu bölge pozitif pekiştirme yaparak davranışın tekrarlanması için güdü oluştur.

Prefrontal Korteks : Beynin yüksek zeka işlevlerini gerçekleştiren bölgedir. Bağımlılılarda etkisi azalır.

Amigdala : Bu bölge hazzı ( zevki ) duygusal anlamda kaydeden ve hissetmemizi sağlayan beyin bölgesidir.

Hipokampüs : Davranışın tekrarlanabilmesi için bazı anları kaydeder.

NEDEN BAĞIMLI OLUYORUZ ? (TOLERANS)
Her nöron uzantısının bir ileticisi birde alıcısı ( reseptör ) bulunur.

EEZZgM.jpg


Uyarıcı, ödül sisteminde aşırı uyarıma yol açarsa bu davranışın tekrarlanması için bir güdü oluşur. Bu güdünün sürekli oluşması uzun vadede zarar getirebileceği için beyin bunu engellemek için önlem alır.

Alınacak ilk önlem de dopaminin burada bağlanarak uyarıyı iletecek reseptörlerinin sayısını azaltmaktır, böylece etkisi azalan davranışı artık yeterince zevk almadığımız için yapmaktan vazgeçmiş oluruz. Beyin bu önlemi alarak bir şeye aslında bağımlı hale gelmemizi engeller.

Bu engeli aşmanın yolu şudur : Davranış ya daha sık ya da daha şiddetli yerine getirilir. Yani bu andan itibaren siz farklı kategorilere kayarsanız yada daha sık PMO yaparsınız. Artık anormal bir dopamin düzeyine ulaşırsınız. Bağımlılık dediğimiz olgu da işte bu noktada başlar.

NOT : Boşalmak ( Orgazm ) en az eroin kullanan birinin beyni kadar dopamin salgılatır. Bu sebepten PMO basit bir bağımlılık değil ciddi bir bağımlılıktır. ve çözümü içinde dikkatli olunmalıdır.
YOKSUNLUK SENDROMU
Daha önce de bahsettiğimiz gibi uyarıcıların kullanımı sonucunda beynin yeniden yapılanması söz konusudur.

Hatırlayacağınız gibi bunlardan birinin dopamin reseptörlerinin sayısının azaltılması olduğunu söylemiştik. Uyarıcının kullanımında bir kesilme durumunda değişmiş moleküler yapı doğal işleyişi sürdüremez. Bu da kişide bazı belirtiler ortaya çıkarır ki buna yoksunluk sendromu denir. Bu durumda ortaya çıkan belirtilerin bazıları şöyledir:

• Uyku sorunları
• Endişeli ve sinirli olma hâli
• Depresyon belirtileri
• Konsantrasyonun azalması
• Baş ağrısı vesaire...

DOPAMİN RESEPTÖRÜ NASIL ARTAR ?

EEbyIQ.jpg


Gördüğünüz gibi bu bir obezin (yemek bağımlısı) beyin PET tomografi görüntüsü üstteki durumda sürekli yemek yiyor yani doyumsuz bir türlü tatmin olmuyor.

Bu kişiye 4 ay diyet uyguluyorlar ve sonuç olarak alttaki görüntü ortaya çıkıyor dopamin reseptörleri artmış serotonin artmış artık doyum hissi alabiliyor ve dolayısıyla bağımlı haldende çıkmış oluyor.

Buradaki ana fikir şudur : siz aslında tatmin olmak istiyorsunuz fakat zamanla reseptörler zarar gördüğü için tatmin olmuyor ve davranışları tatmin olmak için arttırıyorsunuz. Sonuç olarak serotoninde azaltıp ödül sisteminini çalışır halde bırakıyorsunuz bu bir kısır döngü içerisinde krizler ve relapsları getiriyor.

Sizlerin yapacağı doğru adım şu olmalıdır. ARTIK TATMİN OLAMIYORUM GALİBA KENDİMİ DURDURMALIYIM. BEYNİMİ DİNLENDİRMELİYİM.

En az 3 ay boyunca bağımlılıklarınızdan uzak durup yoksunluk sendromuna dayanırsanız. Bir süre acı çekeceksiniz fakat reseptör ile beraber gelen serotonin sizi artık tatmin hissi olan mutlu birine dönüştürecek.

İYİLEŞME SÜRECİ NASIL BİR YOL İZLER ?
1) Yoksunluk dönemi (0-1 ay arası)

-Fiziksel ve ruhsal sıkıntılar

2) Erken iyileşme dönemi (1-3 ay arası)
-Madde isteği yoktur veya azdır.
-Kişi iyileştiğini zanneder.
-Hafif depresyon olabilir.

3) Uzamış İyileşme Dönemi (3-6 ay arası)
-Keyifsizlik
-Ne yapacağını bilememe
-Boşluk Hissi

4) Yeniden Yapılanma Dönemi (6 ay sonrası)
-Yeni bir yaşam tarzı oluşturma
-Yeni arkadaşlar edinme
-Yeni keyifler bulma

NOT: Bu kişinin beyindeki durumuna göre değişiklik gösterebilir. ve burada önemli olan ÇOĞUL BAĞIMLILIKTIR. Bağımlılık sayınız ne kadar az olursa iyileşme o kadar erken olur. Çünkü pornoyu bırakıp sigara içmeye devam ederseniz beyin kendini yenileyemez.


NEDEN PMO YAPMAMALIYIM ?
YAPAY BİR İŞLEM


• PMO yapay bir cinsel işlemdir ve emeksiz bir ödüldür. Doğal bir cinsel ilişki yaşamak için zamanla tecrübe kazanır. Sosyal becerilerimiz ve baş etme mekanizmamız doğal ilişkiye göre gelişir. Fakat pmo bu gelişimi olumsuz yönde etkiler.

TATMİN AZALMASI VE TOLERANS

• Normal videolar zamanla artık tatmin etmemeye başlar. Bu ise tolerans artışlarına yani aşırı kategorilere kaymaya sebep olur ve psikolojik yönden bizleri çok daha fazla olumsuz etkileyerek bağımlılığı bırakılması daha da zor hale getirir.

CİNSEL ADAPTASYON

• Gerçekçi bir insan, yaşamında kaç kadınla yakın ilişki kurabileceğin farkında olmadır. Cinsel dürtülerini buna göre adapte etmelidir. Eğer adaptasyon oluşturulamaz ise cinsel azgınlık, yoksunluk krizleri ve depresif belirtiler hiçbir zaman bitmeyecektir.


BASTIRMAK ve EGO

• Cinsel istek, yalnızlık veya sevgi- ilgi eksikliğini pmo ile bastırmak bizi kısır döngüde tutar. Çünkü fantezi dünyasından çıkıp gerçek hayatımıza döndüğümüzde kızlara karşı çekingen ve umursamaz bir tavır takınır. Onlara karşı bir ihtiyaç veya beğeni hissetmeyiz. Fakat ihtiyaçlar bizi o ihtiyacı gidermek için motive eder. Böylece sosyal yaşantımızı değişmek için bir fırsatımız olur.


AŞERME ANINDA ALINABİLECEK ÖNLEMLER NELERDİR ?
Düşünceler cinsel hayallere doğru kayıyorsa, kendini tutamıyorsan ;

● Dışarı çıkıp yürümek, bir arkadaş ile buluşmak veya sohbet etmek.

● Bel altına soğuk su tutmak veya soğuk duş

● Geçmişte yaşattığı kötü etkileri hatırlamak, zararlarını tekrardan okumak, yaparsan eğer neler kaybedeceğinin ve yaşayacağının farkında olmak.

● Özeleştiri yapmak. Sessiz bir ortamda kendimizle konuşmak irademizin güçlenmesine ve doğru karar vermemize yardım edecektir.

● Düşüncelerin dağılması için bir alternatife başvurmak örneğin ; o an kalkıp spor yapmak, komedi film- dizi- tiyatro izlemek, kitap okumak vesaire... bir şeyle uğraşmak.

Yardım Aldığım Kaynak :

 
shape1
shape2
shape3
shape4
shape5
shape6
Üst