Abi senin benzetmelerin cok hosuma gidiyor allah omrunu uzatsin senin. Yaş ilerledikce azginlik azaliyor mu abi deneyimlerin neler ? Ben daha 19 yasima yeni girdim merak ediyorum
Güzel düşüncen için çok teşekkür ederim sevgili dostum. Savaş meydanlarında fazlasıyla bulunduğunda artık bazı şeyleri düşünmeye çok vaktin oluyor ve bakış açın fazlasıyla değişiyor.
Öncelikle ben ergenliğinde cinselliği sadece gördüğü 2 pikselli yapay görüntülerden öğrenmiş bir bireyim. Muhtemelen bir çoğumuz gerçek cinselliğin ne olduğunu bilmiyor ben dahil. Çünkü beynimiz gerçekten çok ciddi boyutta yıkandı.
Yani azgınlık dediğimiz şey bize kodlanana görüntülerin, gerçek hayatta benzerlerini gördüğümüzde yaşadığımız hisler mi yoksa içte içe hissettiğimiz bir şey mi asla bilmiyoruz. Bunu anlamak için gerçekten sağlam bir arınma gerekiyor. Ve bu yüzden gerçek cinsellikten aldığımız hazzı da yakalayamadığımızı görüyorum.
Yani senin "azgınlık" diye adlandırdığın şeye bundan 300 yıl önceki büyük büyük dedelerimiz belki hiç bir isim vermiyordu veya bu enerjisini başka bir şey harcıyordu otomatikman. Belki şöyle diyordu;
"Bugün keyfim yerimde içimde bir güç var, bayaadır yapmadığım şu ahırı tamir işine girişeyim zamanı geldi"
diyerek normalde yük veya zor göreceği bir işi, o gün uyandığında zor gelmediğini görüyordu. Ona gidip sorsan neden böyle yaptın ne hissettin diye "bilmiyorum, normalden daha kolay yapılabilir geldi" diyordur.
Biz o his gelince azcık ereksiyon olunca veya uyarılınca "azdım" gibi bir isimle adlandırılıyoruz.
Algılarımız yıkandı dostum ve bunlara çok küçükken maruz kaldık.
Onun için ne kadar hızlıca bu hapishaneden kaçarsan senin için o kadar iyi olur.
Umarım ne demek istediğim anladınız.
Soruna da cevap vereyim bu durumda ben cinsellikle ilgili şunu fark ettim azdım diyemiyorum çünkü azma hissinin ne olduğunu anlayamıyorum. Bir kadınla yakınlaştığımda eğer onunla güzel bir paylaşım yapabiliyorsam ereksiyon olabiliyorsam ne güzel fizyolojim buna cevap vermiş ve bu enerjiyi bir yere aktarabiliyorum.
Bu enerji başak günlerde de olabiliyor, o zaman da bunu başka bir şeye yönlendiriyorum. His aynı his aslında, neye kullandığımıza göre isim takıyoruz.