Son Paylaşımlar

Sitemize Hoşgeldiniz NeverFap Türkiye

Bize katılmak için kayıt olabilir veya giriş yapabilirsiniz.

Forum Rehberi >>>

Neverfap Türkiye Forum kurallarını öğrenmeniz ceza almanızı engeller. Kurallarımızı okuyunuz. Sağdaki simgeye tıklayarak gidebilirsiniz.

Yönetimle İletişime Geç >>>

Sitemizi kullanırken yaşadığınız sorun ve önerilerinizi yöneticiler ile paylaşabilirsiniz. Sağdaki simgeye tıklayarak gidebilirsiniz.

William Golding| Sineklerin Tanrısı: (İnceleme)

Rodion Romanoviç

Raskolnikov
Çevirmen Üye
Katılım
16 Şub 2021
Mesajlar
903
Tepki puanı
2,168
Puanları
160
Konum
Türkiye
Web Sitesi
1000kitap.com
Issız bir adaya düşseniz yanınıza alacağınız 3 şey nedir? Bir Jack bir Ralph, ve bir düzine çocuk. Kısa sürede adanın nasıl bir cehenneme döndüğünü izlersiniz.
Bu bahsettim kişiler 14’üne bile varmamış çocuklar. O zaman çok abarttım değil mi? Bir çocuk topluluğunun, adaya zarar vereceği, birbirlerine kin duyacağı, hatta öldüreceği. Kulağa dayanılmaz geliyor. Ama yazar burada tam olarak bunu sorguluyor. Kötülük nereden geliyor, o şeytana atfettiğimiz, “Ya şeytana uydum” dediğimiz kötülük, sonradan mı geliyor? Yoksa var mı içimizde bir yerler de? Kitap bu türden küçük çocukların bile aslında yetişkinler gibi kararlar alabileceği ve içlerindeki kötülüklerin olduğunu, birbirlerine sebepsiz yere kin ve öfke duyduklarını gösteriyor. Modern dünyada çocuklara bebek gibi davranılıyor. El üstünde tutuluyor, ondan sonra çocuklar bir şey yapamıyor. Eskiden olgunluk yaşı biraz daha erkendi şimdi 20’sini geçmemiş bir insan için olgun kelimesi kullanılmaz.

Kitap tam bir sembolik ifadeler üzerine kurulu. Jack, faşizmi temsil ediyor. Birebir şekilde Hitler. Kendine özel bir tarzı var ve kendi çevresindeki insanları bazı kalıplara sokuyor (Hitler’in el hareketi ve kıyafetleri gibi). Ralph ise Demokrasi’nin, Domuzcuk Demokrasi’nin aklının (sanırım anayasa) temsili. Adaya ilk düşüldüğünde Jack’in aşırı derecede başkan olmak istediği göze çarpıyor. Halk her ne kadar Ralph’ı seçse de Jack bunu yediremiyor. Ralph genellikle oyla halkın sözüne göre hareket etmeyi düşünüyor. Bu yüzden şeytanminaresi dedikleri deniz kabuğunu kullanıyorlar. Bu herkesin söz hakkının olduğunu simgeliyor. Toplantılar yapılıyor ateş yakılması gerektiği, barınakların olması gerektiği kararlaştırılıyor ama gel görelim halk toplantı ve karar vermede fikirlerini sunarken, iş yapmaya gelince, kenara çekiliyor, işe yanaşmıyor, hazıra konmaya çalışıyor. Ahmet Hamdi Tanpınar’ın Saatleri Ayarlama Enstitüsü kitabında şöyle bir söz geçer; “Herkes boks maçı izlemeyi sever ama kimse ringe çıkmak istemez.”

Ralph en önemli şey olarak ateş yakmayı görüyor çünkü dumanı sayesinde gemiler görecek ve kurtulacaklar. Jack ise içinde bulunan (hepimizde var aslında) öldürme içgüdüsüne karşı koyamıyor, avlanmayı ilk sıraya koyuyor. Bir bakımdan insan olduğundan, böyle bir şey yapmayı kendine ağır buluyor bu yüzden karakter değiştirmek gibi bir şey yapmak için yüzünü boyayıp kalıp değiştiriyor ki kitabın sonunda kim olduğunu dahi unutuyor . Ralph’ın herkese saygıyla muamele ediyor, özgürlüklerini düşünüyor herkesi insan yerine koyuyor. Jack ise tam tersi davranıyor. Buna rağmen kitapta ve gerçek dünyada anlamadığım gibi halk Jack’e gidip bir et uğruna, özgürlüklerini kendi elleriyle vermekten çekinmiyor.

Bu masum dediğimiz çocuklar , kin ve nefretle, birbirini öldürecek duruma dahi geliyor!

Kitap çeviri bakımından çok kötü idi. Mina Urgan’ın sonda yaptığı açıklama olmasa anlamak konusunda gerçekten çok zorlanırdım. Çocuklar için gözüken ama altında detaylı mesajların olduğu bir kitap. Sembollerin kullanımı gerçekten harika. Kitabı okumadan önce ufak çaplı bir araştırma iyi olabilir.

(Yazı hakkında, yorum kısmında lütfen eleştiri de bulunun . Kendimi geliştirmek istiyorum, fikirlerinizi ciddiye alıyorum. Bu tip yazılara devam edeyim mi? Yoksa sıktı mı artık? Belirtirseniz ona göre bende farklı konulara yönelebilirim. )
Kitaptan bazı alıntılar:

"En büyük düşünceler, en basit olanlardır."

"Her şey iyiydi eskiden ; güler yüzlü ve dostçaydi her şey."

"Her yolu kendin bulmak zorunda olduğun ve çoğu zaman ayağını nereye bastığına dikkat etmen gerektiği böyle bir yerde yaşamanın, onu ne denli bezdirdigini anlayivermisti."

"... yaşamları öylesine dopdoluydu ki , umuda gerek duymuyorlar, umudun ne olduğunu unutuyorlardi o sırada
."
 
Son düzenleme:

Black Rose

Admin/Üst Düzey Moderatör
Üst Düzey Moderatör
Katılım
5 Kas 2020
Mesajlar
1,085
Tepki puanı
2,933
Puanları
180
Yazının başını okurken aklıma Jack London 'ın "Kızıl Veba" adlı kitabı geldi. Yaşlı bir adam ve iki çocuk...
1000 kitap profilinde okuduğunu gördüm incelemen yokmuş ama :)
 

Rodion Romanoviç

Raskolnikov
Çevirmen Üye
Katılım
16 Şub 2021
Mesajlar
903
Tepki puanı
2,168
Puanları
160
Konum
Türkiye
Web Sitesi
1000kitap.com
Yazının başını okurken aklıma Jack London 'ın "Kızıl Veba" adlı kitabı geldi. Yaşlı bir adam ve iki çocuk...
1000 kitap profilinde okuduğunu gördüm incelemen yokmuş ama :)
Evet, pandemi başında popüler olmuş bir kitaptı. Bende aldım ve okudum . Gerçekten çocukların vahşilik durumları birbirini andırıyor. Siz söyleyince anladım. İnsan medeniyetten kopunca (ki medeniyetle birlikte yapanlarda var) git gide geriye gidiyor. İsterseniz ufak bir inceleme yapabilirim , o zamanlar forumda aktif değildim . Sadece okumalar yapıyordum.
 
Son düzenleme:

SDG

Yoda
Katılım
23 Kas 2020
Mesajlar
414
Tepki puanı
914
Puanları
160
Kıyafet değişimi ve yüz boyama kişiyi kimliksizleştiriyor. Bu da suçluluk duygusunu, yaptıklarından sorumlu tutulma korkusunu törpülüyor.
Savaşa gitmeden önce bazı kabilelerde tören yapılıyor tören sonunda yüzler boyanıyor ve insanlar savaşa uğurlanıyordu. Savaştan geldiklerinde de tören yapılıyor, boyalar siliniyor herkes eski hayatına kaldığı yerden devam ediyordu.
Philip Zimbardo' nun Şeytan Etkisi diye bir kitabı var bunları anlattığı. Kötülük kişinin içinde (karakterinde) midir ? Hitler olma hali doğuştan kötü insanlarda mı olur yoksa gayet normal insanlar da sosyal çevrenin 'doğru sekilde' değişmesiyle bir Hitler e dönüşebilir mi...
Deneylerle desteklenip bir tez konuyor kitapta. Hoş bir kitap
 

SDG

Yoda
Katılım
23 Kas 2020
Mesajlar
414
Tepki puanı
914
Puanları
160
Jack ise içinde bulunan (hepimizde var aslında) öldürme içgüdüsüne karşı koyamıyor
Değerlendirmen güzel ve akıcı olmuş ama bence herkesin içinde olan Jack 'in içindeki öldürme içgüdüsü değil de hayatta kalmak gibi temel bir ihtiyaç ve içgüdü karşısında diğer sosyal olayların önemsiz olarak etiketlenmesi.
Gerçi nadiren de olsa bu mantığın dışına çıkanlar da yok değil. Bir otobiyografi olan insanın anlam arayışı kitabında nazi kamplarında fabrikaya hötürülmemek için canlı kanlı görünmek amacıyla sakalını camla traş etmeye kadar varan tedbirler yapılırken ve çok cüz i miktarda yemek verilirken bile o sefalette kendi ekmeğini başkasıyla paylaşanlardan bahsedilir.

Konu Sineklerin Tanrısı kitabı olunca çağrışım yaptı :)
 

Rodion Romanoviç

Raskolnikov
Çevirmen Üye
Katılım
16 Şub 2021
Mesajlar
903
Tepki puanı
2,168
Puanları
160
Konum
Türkiye
Web Sitesi
1000kitap.com
Kıyafet değişimi ve yüz boyama kişiyi kimliksizleştiriyor. Bu da suçluluk duygusunu, yaptıklarından sorumlu tutulma korkusunu törpülüyor.
Savaşa gitmeden önce bazı kabilelerde tören yapılıyor tören sonunda yüzler boyanıyor ve insanlar savaşa uğurlanıyordu. Savaştan geldiklerinde de tören yapılıyor, boyalar siliniyor herkes eski hayatına kaldığı yerden devam ediyordu.
Philip Zimbardo' nun Şeytan Etkisi diye bir kitabı var bunları anlattığı. Kötülük kişinin içinde (karakterinde) midir ? Hitler olma hali doğuştan kötü insanlarda mı olur yoksa gayet normal insanlar da sosyal çevrenin 'doğru sekilde' değişmesiyle bir Hitler e dönüşebilir mi...
Deneylerle desteklenip bir tez konuyor kitapta. Hoş bir kitap
Enine boyuna tartışılabilecek bir konu gerçekten . Golding'e göre insanın içinde hem iyilik hem de kötülük vardır ve biri ağır basar. Burada çevrenin etkisi, insanların kendi iradeleri de rol oynar. Nitekim Jack'ı faşist olarak nitelendirsem bile ilk başta domuzu öldüremedi mesela ki yapmak için kişilik değiştirmek zorunda kaldı. Hitler'in bir ressam olduğu gerçeği de var. Ressamlar ince ruhlu insanlardır ama gel gör ki Hitler bu yolu tercih etmiyor. Jack'te aynı Ralph'ta ama birinde iyilik diğerinde kötülük ağır basmış.
 
Son düzenleme:

Black Rose

Admin/Üst Düzey Moderatör
Üst Düzey Moderatör
Katılım
5 Kas 2020
Mesajlar
1,085
Tepki puanı
2,933
Puanları
180
Evet, pandemi döneminde popüler olmuş bir kitaptı. Bende aldım ve okudum . Gerçekten çocukların vahşilik durumları birbirini andırıyor. Siz söyleyince anladım. İnsan medeniyetten kopunca (ki medeniyetle birlikte yapanlarda var) git gide geriye gidiyor. İsterseniz ufak bir inceleme yapabilirim , o zamanlar forumda aktif değildim . Sadece okumalar yapıyordum.
Keyfine göre, istemediğin incelemeyi yapmanı istemem. Ancak incelemeleri genel olarak beğeniyorum.
 

Rodion Romanoviç

Raskolnikov
Çevirmen Üye
Katılım
16 Şub 2021
Mesajlar
903
Tepki puanı
2,168
Puanları
160
Konum
Türkiye
Web Sitesi
1000kitap.com
Keyfine göre, istemediğin incelemeyi yapmanı istemem. Ancak incelemeleri genel olarak beğeniyorum.
Teşekkür ederim hocam , eleştirilerinize ihtiyacım var. Kızıl Veba için inceleme yapmayacağım çünkü gelişigüzel okuduğum bir kitaptı ve yeniden okuma imkanım yok. Kötü bir inceleme çıksın istemem.
 

None

Emekli Moderatör
Katılım
30 Ağu 2020
Mesajlar
452
Tepki puanı
943
Puanları
160
Kitap okumana ve bu kadar kaliteli özetler çıkarabilmene özeniyorum. PMO 'ya başlamadan önce kitap okumayı seven biriydim, pmo bataklığına düşünce bu alışkanlık elimden kayıp gitti. Senin bu özetlerini okudukça kitap okuma alışkanlığımı tekrardan kazanasım geliyor. Eline sağlık
 

Rodion Romanoviç

Raskolnikov
Çevirmen Üye
Katılım
16 Şub 2021
Mesajlar
903
Tepki puanı
2,168
Puanları
160
Konum
Türkiye
Web Sitesi
1000kitap.com
Kitap okumana ve bu kadar kaliteli özetler çıkarabilmene özeniyorum. PMO 'ya başlamadan önce kitap okumayı seven biriydim, pmo bataklığına düşünce bu alışkanlık elimden kayıp gitti. Senin bu özetlerini okudukça kitap okuma alışkanlığımı tekrardan kazanasım geliyor. Eline sağlık
Çok teşekkür ediyorum sayın hocam. Beni çok mutlu ettiniz. Aslında ben yetersiz buluyorum , sıkıntılı ve yetersiz kısımları söylerseniz ona göre düzeltmeler de bulunabilirim. Kitap okumak , yalnızlığım ile başladı . Kim derdi ki Dostoyevski , Oğuz Atay ile dost olacağım. Ama oldum işte, aynı fikirlerde buluştuk. Birçok insan kaybettim sandım , insanlarin arasında olmaya calisitim ama bu kitaplarda , hayatını özgürlüğe iyiliğe vermiş adamlar var. Ne diye , eğlence ve sefaya dalmış adamlar ile ugrasayim. Sizler de bana umut oluyorsunuz. İyi ki varsınız be hocam!
 

None

Emekli Moderatör
Katılım
30 Ağu 2020
Mesajlar
452
Tepki puanı
943
Puanları
160
Çok teşekkür ediyorum sayın hocam. Beni çok mutlu ettiniz. Aslında ben yetersiz buluyorum , sıkıntılı ve yetersiz kısımları söylerseniz ona göre düzeltmeler de bulunabilirim. Kitap okumak , yalnızlığım ile başladı . Kim derdi ki Dostoyevski , Oğuz Atay ile dost olacağım. Ama oldum işte, aynı fikirlerde buluştuk. Birçok insan kaybettim sandım , insanlarin arasında olmaya calisitim ama bu kitaplarda , hayatını özgürlüğe iyiliğe vermiş adamlar var. Ne diye , eğlence ve sefaya dalmış adamlar ile ugrasayim. Sizler de bana umut oluyorsunuz. İyi ki varsınız be hocam!
Rica ederim . İnsan her zaman daha iyisini isteyen bir varlıktır, kendini yetersiz bulma hissi mükemmelliyetçiliğe kaçmadığı sürece seni, her zaman eskisinden de daha iyi işler yapmaya iter. Kitaplarla dost olman çok güzel ,umarım karşına kitaplarla senin gibi dost olan kaliteli insanlar çıkar çünkü yalnız olmak güzel bir şey değil
 
G

gordon

Misafir
Güzel bir inceleme olmuş. Yazarların edebi dilleri sana da geçmiş, yazılarında sanki romandan bir pasaj okuyor gibi oluyorum.
 
shape1
shape2
shape3
shape4
shape5
shape6
Üst