Merhaba arkadaşlar birazcık içimi dökmek istiyorum. Hayatım kelimenin tam anlamıyla mahvolmuş durumda kendimi aşırı berbat hissediyorum yaşım 19, 3 ay sonra 20 yaşına gireceğim. Bu sene 3. kez üniversite sınavına gireceğim ilk 2 sene çalış(a)madım ve sınavı rezalet geçirdim bu senede işler hiç iyiye gitmiyor benim için. Kısaca basarız olmamın dışında canımı sıkan yığınla sorunum var öncelikle bu sene üniye geçsem bile kendimi geç kalmış hissediyorum ayrıca son 4 senedir aşırı dozda yalnızlık çekiyorum hiç arkadaşım yok. Masturbasyon ve maladaptive daydreaming bağımlılığım var. Felsefi olarak da kafam karışık agnostik gibi bir şeyim yani tanriya da sığınamıyorum. Ders çalışma motivasyonu sağlayamıyorum sürekli sosyal medyada olsun insanların eğlenmesini filan gördükçe daha da depresif oluyorum. İçimden diyorum yaşıtların şuan eğlenirken sen bir odada tek başına yıllardır yaşıyorsun hiç kimsen yok hayatının büyük bir kısmı acı çekerek geçti. Şuan da içinde bulunduğum durum hayatımın en kötü dönemlerinden birisi. Akrabalarım filan bazen eve geldiğinde odamdan bile çık(a)mıyorum. O kadar iğrenç berbat bir haldeyim ki bazen hıçkıra hıçkıra saatlerce ağlıyorum. Ne yapacağım konusundan herhangi bir fikrim yok intihara meyilliyim ama o konuda da bazı soru işaretleri var kafamda. Son 2 senedir anladım bu dünyaya gelmenin ne kadar büyük bir dert olduğunu. Keşke zamanı geri alabilsem. Her şeyi mahvettim.
Agnostik gibi bi şeyim derken, evren ve Tanrı hakkında düşünmüşsün ama yeterince düşünmemişsin gibi geldi.
Boyle konular şakaya gelmez. hayattayız ve gerçeği tüm yeteneklerimizle aramamız gerekir. Çünkü o gerçektir. O yüzden yapılacak en iyi işin sorgulamaya, sorgulamayı bile sorgulamaya başlamaktır.
Eger hiçbir şey yapasın gelmiyorsa hiçbir şey olacaksın. Kalkıp düşünmek gerekiyor.
Şimdi Agnostik olmakta kararlıysan şu var. Senin için bu dünyanın bir amacı yok. Ama bu senin amaçlarının olamayacağı anlamına gelmez. Düşünüp istediğin şekle sokabilirsin kendini.
Ben bir iki ay önce yapacak hiçbir şeyi olmayan, sıkıntıdan duvara kafa vuran biriydim. Fakat düşündüm, her şeyi ama her şeyi sorguladım (neden kitap okuyayım ki, neden sorgulayayım ki, neden kendimi geliştireyim ki,) çok derin düşündüm ve yaratıcının olduğunu düşünüyorum ama onun bizi niye buraya gönderdiğini henüz sorgulamadım. Yeri geldi yastığa kafamı gömerek ağladım ben de çünkü hayatımın ne kadar boş geçtiğini görüşüm beni bu hale getirdi. 18 yıllık hayatım çok kötü geçti son bir iki ayı hariç. Şimdi ise sorgulamam hayat boyu sürecek ve gerçekleri bulmaya devam edeceğim.
Unversite konusuna gelirsek, ben de ilk girişimde *ok gibi geçirdim sınavı. İkinciyeyse hazırlanmiyorum, herkes bana hazırlan diyor. Daha tutkumun ne olduğunu bile bilmiyorum tam olarak niye çalışayım. Şu hayati bir anlayalım da gerisini hallederiz.
Ama şöyle bir şey düşünüyorum bir işe girerim 5, 6 ay çalışırım sonra bi pc mikrofon alır insanlara bilgi anlatma tutkumu doyururum, hem para da kazanırım. Hayat felsefemi oturtunca da, yine sorgulamaya devam eder, istediğim gibi bir hayat yaşarım işte.
Hiçbir şey etki etmiyorsa şunu düşün, ben bu dünyadayım hiçbir amacım yok o zaman ölmek var ama bu saçma yol. O zaman amaç edinmek en iyi seçenek. İstediğim şeyleri yaparım mutlu olacağım şeyleri yaparım, boşuna gelmişiz zaten istediğim gibi yaşarım. Neden sevineceğime üzüleyim. (sevinç derken amaçsız zevklerden bahsetmiyorum) Başka insanların dayattığı olguları reddediyorum.
Bu düşünce senin için mantıklı olabilir.
Tabii ben bu kadar yazdım(üstelik cümleleri iyi de kuramadım) ama sen de hiçbir etki olmayabilir. Çünkü insan kendi düşüncelerine daha çok ikna olur. O yüzden düşünmek gerekiyor mu bunu düşün