"Olay şu : Bir erkeğin doğal yapısı, o erkeğin birçok kadınla birlikte olmasına meyilli. Yani bir erkeğin doğasında “özel bir kadın”, “ruh ikizi”, “hayatımın aşkı” hatta “aşk” gibi bir kavram yok. Bir erkeğin dışarda bir yerlerde onu bekleyen “diğer yarısı” da yok! Bir erkek için binlerce hatta onbinlerce beraber olabileceği ve beraber olmayacağı kadın var. Bunun karşıtını söyleyen herkes, erkeğe birşey satmaya çalışıyor.
Ruh ikizi, Batı toplumlarında kaynağını bulan ve günümüzde hemen her yerde yaygın olan bir mit-hastalık. Bu dünya görüşü o kadar yaygın ki, bir vajina uğruna kendi hayatını heba eden Ferhat ya da Mecnun hikayeleri, aslen bu tür saplantılı aşka tutulan bir erkeğin hayatının nasıl kararacağını gösteren birer ibret öyküleri iken günümüzde romantik aşk hikayeleri olarak pazarlanabiliyorlar.
Bu ruh ikizi fantazisi hemen hepimizin bir şekilde paylaştığı bir idealizasyon – güya hepimiz için bir özel insan var ve şansımız yaver giderse ve biz aramaya devam edersek, birbirimiz için yaratıldığımız o kişiyi bulabilme şansımız var. Her ne kadar bu konsept tatmin edici bir romantik film senaryosu çıkarsa da, hayatınızı üzerine kurup inşaa edemeyeceğiniz bir fantaziden başka birşey değil. Kötüsü, ruh ikizi miti genelde insanı felç eden birşey."
Devamını okumak istersen: