Selamlar, geri döndüm.
Neden bıraktım ? Çünkü artık utanıyordum sizlere yazmaya. Saçma ama evet bu oldu. Neden geri döndüm? Saçma olduğunu anladığım için. Buradaki herkesin benim gibi olduğunu bildiğim için. Zaten denemeye devam etmekten başka çarem yok, öyleyse en azından bunu iyi bir şekilde yapayım dedim. PMO hakkında burası hariç başka bir yere yazmıyorum. O yazılar birinin eline geçince çok büyük sorun olabilir. Geçen gün bir düşünce defterim birinin eline geçti, çok kötüydü. Neyse ki hep güzel şeyler vardı, okuyan kişi epey etkilenmiş ama ben aşırı rahatsız oldum bu durumdan. Neyse ne.
Size durumlardan bahsedeyim.
Malum en uzun sürecimi (100 küsür gün olan) bozduktan sonra pek dikiş tutturamadım. Ama en azından relapse olma sıklığım düştü. Artık en az 10 gün sürüyor süreçlerim. Şuanda 15.günümdeyim. Bunlar da önemsiz detaylar. Size
asıl mevzulardan bahsedeyim.
Hani bir çok mezun, bu beladan kurtulmuş insan diyor ya "sürece odaklanmayın, kendinize ve gelişmeye odaklanın" diye. Bu cümle kulağa normal bir cümleymiş gibi geliyor. Bende ampul yeni yandı arkadaşlar. Belki 35 defa duymuştum, ben bu cümleyi biliyordum. Ama asıl kastedileni anlamamışım. Sürece odaklanarak bir yere varılmıyor arkadaşlar. Yapmamaya odaklanarak sadece kaçınılmaz olanı geciktiriyorsunuz. Çaba harcayacağınız bir konu varsa o da bir şeyle uğraşmak olmalı. Zaman ancak o zaman akıp gidiyor. Zaman aktıkça da biz iyileşiyoruz. Zaman bizim lehimize işliyor, oyunda kaldığımız sürece. Eskiden bir günü pmo yapmadan boş geçirdiğimde kendimi karda sayıyordum. Çok yanlış bir düşünceymiş. "En azından bugün asılmadım, izlemedim" hayır bu düşünce doğru değil. Bu azla yetinmek değil. Bu enayi tesellisi. Biz bu illete odaklanarak da çok şey kaybediyoruz. Az önce oyunda kaldığımız sürece zaman lehimize işliyor demiştim. Hepinizin bildiği üzere afk kalınca bir çok bilgisayar oyununda kazanmış olunmuyor. Sadece pmo yapmamak, pmo yapmamayı bir işten saymak afk kalmak demek oluyor. Bir işle uğraşmamız lazım dostlar. Her ne olursa olsun.
"
"
Bu söz durumu özetler nitelikte. Daha fazla bu konuda bir şey yazmaya gerek duymuyorum, en azından bu yazıda.
Bugün aşırı fazla tetikleyiciye maruz kaldım. Son relapsem ve bu maruz kalmadan öğrendim ki olay en çok gözde bitiyor. Göz beynimize açılan kapı. Göz sürekli açık olan bir kamera. Onu doğrulttuğumuz yeri doğru seçmeliyiz. Bugün o tetikleyicilere maruz kalırken bir an durup beynimi hissettim. Arka kısmı karıncalanıyordu. Adeta falan demiyorum, bildiğiniz öyleydi. Daha sonra geçmiş relapselerimi düşündüm. İzlemeden, bir şeye bakmadan yaptığım relapseler daha hafif hissettiriyor bunu farkettim.
Birden daha fazla yazasım kaçtı, hatta bir paragraf sildim. Neyse ya bugünlük bu kadar olsun.