Alevlimeteor Ustam naptın ya, öyle bir giriş yapmışsın ki kendimi relaps olmuş zannettim.
Yukarıda da bahsetmiştim eğer internet pornosu olmasa, sadece basılı dergi materyalleri olsa günümüzdeki gibi şiddetli bağımlılıklar olmayacaktır. Ancak her an ulaşabildiğimiz internet ve cebimizde sınırsız kaynak var. Sen her ne kadar boşalmak için pmo yapsan da, porno dopamin sistemini alt üst ediyor. Öyle bir alt üst ediyor ki insanı zombiye dönüştürüyor. Mastürbasyon ile boşalmaktan alacağın zevk ve rahatlama, porno ile anlık çok fazla yükseliyor. Sonrasında çok fazla düşüyor ve kişi daha çok bağımlı olmaya doğru hızlı bir şekilde gidiyor. Olay mastürbasyondan ya da boşalmaktan çıkıyor.

Artık porno bağımlısı değilim, yaşasın özgürüm!

Gün 28:
Merhaba arkadaşlar. Bugün 28. günü tamamladım. Bu sürecim belki de şu ana kadar yaptığım en iyi süreçti. İnstagram'dan kurtulmamla beraber hemen hemen hiç tetikleyici görmeden, twitch, youtube vs küçük canavarı beslemeden 28 günü tamamladım. Artık porno kullanmayan bir bireyim. Beynim saf halde, odaklanmam çok iyi, enerjim çok iyi, anlama kapasitem çok iyi, duygusal kontrolüm çok iyi.

Bu süreç başında adeta acı çektim. Belki 10-15 gün acı çektim, her strese girdiğimde beynim bana pornoya yönel dedi ama ben onu dinlemedim.
Sonunda güzel bir noktaya geldim. 28. gün.

Artık porno kullanmayan biriyim.

Eff' Alıntı:

Alevlimeteor Ustam naptın ya, öyle bir giriş yapmışsın ki kendimi relaps olmuş zannettim.
Yukarıda da bahsetmiştim eğer internet pornosu olmasa, sadece basılı dergi materyalleri olsa günümüzdeki gibi şiddetli bağımlılıklar olmayacaktır. Ancak her an ulaşabildiğimiz internet ve cebimizde sınırsız kaynak var. Sen her ne kadar boşalmak için pmo yapsan da, porno dopamin sistemini alt üst ediyor. Öyle bir alt üst ediyor ki insanı zombiye dönüştürüyor. Mastürbasyon ile boşalmaktan alacağın zevk ve rahatlama, porno ile anlık çok fazla yükseliyor. Sonrasında çok fazla düşüyor ve kişi daha çok bağımlı olmaya doğru hızlı bir şekilde gidiyor. Olay mastürbasyondan ya da boşalmaktan çıkıyor.

Genişletmek için tıklayın ...

Günlüğünü baştan sona okumuştum ve geçmişte yaptığın hataları başka arkadaşlar okursa diye böyle bir not düşmüştüm. Ki evet ikimizde aynı sonuca varıyoruz.

Neverfap zihin açımı kaybetmeye başlıyorum. Hemen işe koyuluyorum!

37. Gün:

Sanki hiç pmo yapmamışım gibi, pmo'nun ne demek olduğunu deneyimlememişim gibi hissediyorum.
Gündüz düşlerim artık yok. Bunu sağlayan en büyük destek sosyalleşmek oldu. Sosyalleşmek oldukça önemli.
Süreç içinde doğru arkadaşlarla görüşmek en önemli şey olabilir.

Kendimden şikayetçi olduğum konu var. Devam edememek. Disiplinimi koruyamıyorum. Daha doğrusu bir planım olmuyor. Plan yapmayınca disiplinimi kuramıyorum. Bunun 2 günde olacağını beklemek anlamsız. Fakat artık olması gerek, gecikiyorum. Bu konu hakkında somut adımlar atmam gerekiyor.

Eff' Alıntı:

37. Gün:

Sanki hiç pmo yapmamışım gibi, pmo'nun ne demek olduğunu deneyimlememişim gibi hissediyorum.
Gündüz düşlerim artık yok. Bunu sağlayan en büyük destek sosyalleşmek oldu. Sosyalleşmek oldukça önemli.
Süreç içinde doğru arkadaşlarla görüşmek en önemli şey olabilir.

Kendimden şikayetçi olduğum konu var. Devam edememek. Disiplinimi koruyamıyorum. Daha doğrusu bir planım olmuyor. Plan yapmayınca disiplinimi kuramıyorum. Bunun 2 günde olacağını beklemek anlamsız. Fakat artık olması gerek, gecikiyorum. Bu konu hakkında somut adımlar atmam gerekiyor.

Genişletmek için tıklayın ...

Hocam ben çalışma döngüsüne girebildiğimde üç temel noktayı yaptığımı fark ettim. Bir gün öncesinden planlanmış adımları belli olan basit plan, saat takibi (verimi incelemek için) ve uzun çalışma periyotları. Belki sizin de bu konuda gelişmenize yardımcı olur.

Günaydın,

Yeni uyku bandı aldım. Odamın karşısındaki sokak lambası artık beni rahat bırakabilir. 3. gün oldu, uykumu tam aldığımı hissediyorum. Saat 7 de kendiliğimden kalktım bu yüzden.

Merhabalar,

Herkese şu videoyu tavsiye ediyorum.

Çeşitli sebeplerden ötürü "Overthinking" yapabiliyordum.
Videodan notlarımı aldım.

Şu ana göre yaşamalıyız ama anlık yaşamamalıyız.
Elimizdeki durumu farkedip ona göre aksiyon almalıyız. Videoda örnekler de veriliyor.

Videodan aldığım bir söz: Boş bir zihin şeytanın çalışma odasıdır.

Eff' Alıntı:

Günaydın,

Yeni uyku bandı aldım. Odamın karşısındaki sokak lambası artık beni rahat bırakabilir. 3. gün oldu, uykumu tam aldığımı hissediyorum. Saat 7 de kendiliğimden kalktım bu yüzden.

Genişletmek için tıklayın ...

Hocam ben karartma perde kullanıyorum tüm odam zifiri karanlık şiddetle tavsiye ederim.

Alevlimeteor' Alıntı:

Hocam ben karartma perde kullanıyorum tüm odam zifiri karanlık şiddetle tavsiye ederim.

Genişletmek için tıklayın ...

Öğrenci evinde olduğum için yeni perde alasım gelmiyor :O Tavsiyen için teşekkürler.

Bugün tehlikeli bir gündü. 2 tane kriz geçirdim, farkında bile değilim.
Kullandığım güvenli dns sayesinde bir sakatlık olmadan kendime geldim. Bu aralar mentalim zayıfladı. Stres ve bir şey yapmamak. Bu ikisi birleştiğinde bende bolca krizler oluşuyor.

Gün 45+

Herkese merhaba. Uzun süren bunalımlar, overthinking'den sonra sanırım bir şeyleri çözmeye başladım. Uzun zamandır sürecimde bu kadar ciddi, net değildim. Fakat overthinking bana büyük zararlar verdi.

Neyse bahsetmek istediğim şey, bilgisayarımı dual boot kullanıyorum. Yani bir tarafta ubuntu, bir tarafta windows var. Windows kısmını oyunlar için kullanıyordum. Uzun süredir oyunlardan da zevk almadığımı farkettim. Sadece sanal başarı kazanıp biraz dopamin alarak hayattan kaçmak için kullanıyordum, artık bu bile zevk vermiyor.

Bu yüzden windows kısmına güzelce bir reset atıp baştan kurdum. Oyunlar konusuna gelirsek, belirli hedeflerim var. Onları başarabilirsem belki tekrar geri dönerim. Mouse klavyeden çok kol ile bir şeyler oynamak istiyorum.

İlhamımı bu videodan aldım:

KÖTÜ GÜNLER OLACAK MI?

Evet kötü günler hep olacaklar.
Dün çok stresliydim ve bazı şeyler oldukça kötü gittiler. Bunun üzerine gün içinde kendimi yedim durdum. İstemesem de bende bu şey kaygı oluşturuyordu.


Bu videoya denk geldikten sonra beynimde bir şeyler yandı. Mükemmel olmak zorunda değildim. Her insan hata yapar. Kendimi birisine kanıtlamaya çalışmıyorum. Bu yüzden arada sırada hata yapabileceğimi kabul etmek zorundayım.

Videoda anlatıldığı gibi kaygıyı oluşturan problemimi bir zorluk olarak algılayıp onun üstesinden gelmeye çalışmalıyım. Bunun için harekete geçmeliyim. Ertesi gün kalktığında, dün dünde kalıyor.

Edit: Bu kötü günlerde sakin ve rasyonel davranmanız gerekiyor. Böylelikle duygusal gücünüz artacak ve zaman içinde bu tarz durumlarla daha kolay mücadale edebilir hale geleceksiniz. Burada önemli olan başka bir nokta ise bu gibi durumlarda kendinizi alkol, sigara, bilgisayar oyunu gibi uyuşturuculara vermemeniz olacaktır.

Gün 55

Şanssızlıklar, şanssızlıklar. A2 ehliyetine yazılmıştım, bugün sınavdan kaldım.
Son 3 gündür aşırı anksiyetem vardı. Kahveyi bu 3 gün içinde tamamen bıraktım. Neverfap gerçekten sakinlik veriyor.
Fakat fazla rahatlamışım, odağımı toplayamadım ve parkurda kaldım. Yapacak bir şey yok. Sınavdan kalmak beni hiç üzmüyor ama ailem B ehliyeti alacağımı sanıyorlar. Onlara da A2'ye yazıldım diyemedim. Bugün açıklayacağım. Umarım iyi karşılarlar.

Nofap'in faydalarını görüyorum. Kendimi rahatlatabiliyorum. Strese karşı koyabiliyorum. Hayatı olağan kabul ediyorum.

KAFEİNE ARA

Merhaba arkadaşlar. Ehliyet olayı üzerine fazla stres ve anksiyete oluşturmamdan dolayı çarşamba gününden beri kahve tüketmiyorum. Kahve yerine çay içmeye başladım ve şekersiz kolayı da bıraktım. Günlük kafein tüketimim çok azalmadı ancak bir anda giren kafein miktarım azaldı.

Kahve içince belli bir miktar kafeini bir anda vücuduma alıyorum, bunu yerine 2 bardak çay içiyorum daha uzun sürelere yayıyorum. Yaklaşık 4 senedir sabahları uykum açılsın diye kahve içiyordum. Kahvenin yaptığı olay şu. Beyinde melatonin pigmenti var ve beyninizdeki hücreler bua bağlanırlarsa uykunuz geliyor. Eğer kahve içerseniz, kafein bizim melatonin pigmentinden daha kolay bağlanabilen bir madde olduğu için, melatoninden önce kahve bağlanıyor ve sizi uyarıyor.

Yani melatonin pigmenti hala orada, hala beyninizde ve azalmadı. Bunun yerine beyniniz kahve pigmentlerine bağlandı. Kahvenin etkisi geçince yine melatonin bağlanmaya devam edecek.
Son zamanlarda okuduğum bir kitap sayesinde uykunun açılması için sabahları güneş ışığı almanın, su içmenin ve etrafta volta atmanın önemini anladım. Bir kere odanızın perdelerini açın, içeriye güneş girsin. Daha sonra pencerelerinizi açın, içeriye hava girsin.
Su için, uykunuz geldiyse bir bardak su için. Evin içinde veya dışarıda biraz yürüyüşe çıkın.


Kahve, kafein en son kullanacağınız silah olsun. Böylelikle kendime bir challange yaratmış oldum. Sabahları kahve içmeyi bırakıyorum. Zaten enerjik oluyorum. 1 ay kahvesiz yaşamı deneyeceğim. Bakalım nasıl olacak. Sonrasında ise günde 1 kahve olacak şekilde devam etmeyi planlıyorum. Onu da öğlenleri içeceğim.

VOLTA ATMAK

Herkese merhaba.
Bugün hayatıma son yıllarda kattığım en güzel şeylerden birisi, hareketi arttıran, insanı sakinleştiren, düşünmeyi kolaylaştıran eylem olan volta atmaktan bahsedeceğim. Bunun nofap ile ilgisi de çok çünkü ne zaman relapse olsam evde sıkışmış, 2-3 gündür fazla dışarı çıkmamış, fazla insanlarla konuşmamış haldeyken relapse oluyorum.

Volta atmak ve sosyalleşmek insanın psikolojisini koruyan en temel unsurlardan.
Gerek evde gerek dışarıda volta atmak sizin zihninizi o an ortamınızdan uzaklaştırmaya yardımcı olur. Daha sakin düşünmenizi sağlar.
Volta atmak, hareket ettiğiniz için sizi uyandırır. Uykunuz varsa ve uyanık kalmanız gerekiyorsa camları açıp volta atmayı deneyin.

Bir işe başlayamıyorsanız kalkın biraz volta atın. 5-10 dakikadan sonra o işe başlamak için gerekli çabayı göstermenizin daha kolay olduğunu göreceksiniz. Çünkü zaten 5-10 dakikadır ayaktasınız ve hareket halindesiniz. Bu yüzden harekete geçmeniz kolaylaşıyor.

Volta atarak zihninizi o ortamdan çıkarttığınız için sakinleşmeniz kolaylaşıyor.
Relapse'lerimin analizini yapıyorum. Hepsinde de evde tıkılı kaldığım günlerde, sosyalleşemediğim günlerde olduğunu görüyorum. Evde kalmak insana daralmışlık hissi veriyor. Günde en az yarım saatte olsa dışarı çıkıp volta atılmalı.

Eff' Alıntı:

Yani melatonin pigmenti hala orada, hala beyninizde ve azalmadı. Bunun yerine beyniniz kahve pigmentlerine bağlandı. Kahvenin etkisi geçince yine melatonin bağlanmaya devam edecek.

Genişletmek için tıklayın ...

Çok doğru; kahve içmek yorgunluğu geçirmiyor, geciktiriyor. Geçen sene okula gittiğim zamanlarda en büyük hatam buydu. Sabah kalkar kalkmaz bir kupa kahve içerdim ve daha akşam bile olmadan etrafta zombi gibi dolanırdım. Sonradan bu mekanizmadan haberim olmuştu da bırakmıştım böyle yapmayı, yeterince uyumaya başladığımda hiçbir sorun kalmamıştı.

Eff' Alıntı:

VOLTA ATMAK

Herkese merhaba.
Bugün hayatıma son yıllarda kattığım en güzel şeylerden birisi, hareketi arttıran, insanı sakinleştiren, düşünmeyi kolaylaştıran eylem olan volta atmaktan bahsedeceğim. Bunun nofap ile ilgisi de çok çünkü ne zaman relapse olsam evde sıkışmış, 2-3 gündür fazla dışarı çıkmamış, fazla insanlarla konuşmamış haldeyken relapse oluyorum.

Volta atmak ve sosyalleşmek insanın psikolojisini koruyan en temel unsurlardan.
Gerek evde gerek dışarıda volta atmak sizin zihninizi o an ortamınızdan uzaklaştırmaya yardımcı olur. Daha sakin düşünmenizi sağlar.
Volta atmak, hareket ettiğiniz için sizi uyandırır. Uykunuz varsa ve uyanık kalmanız gerekiyorsa camları açıp volta atmayı deneyin.

Bir işe başlayamıyorsanız kalkın biraz volta atın. 5-10 dakikadan sonra o işe başlamak için gerekli çabayı göstermenizin daha kolay olduğunu göreceksiniz. Çünkü zaten 5-10 dakikadır ayaktasınız ve hareket halindesiniz. Bu yüzden harekete geçmeniz kolaylaşıyor.

Volta atarak zihninizi o ortamdan çıkarttığınız için sakinleşmeniz kolaylaşıyor.
Relapse'lerimin analizini yapıyorum. Hepsinde de evde tıkılı kaldığım günlerde, sosyalleşemediğim günlerde olduğunu görüyorum. Evde kalmak insana daralmışlık hissi veriyor. Günde en az yarım saatte olsa dışarı çıkıp volta atılmalı.

Genişletmek için tıklayın ...

Her kelimesini katılıyorum. Bir aydan uzun süredir her gün yapamasam da akşamları bir saate yakın yürüyüş yapıyorum, yapamazsam evde dolanıyorum. Yürümek cidden stresi ve kaygıyı alıp götürüyor. Seni öyle bir yere çekiyor ki "Sabah şöyle olmuştu", "bu bana bunu dedi" gibi saçma ve normalde kafaya takılmaması gereken düşünceleri kafadan silip gerçek sorunları enine boyuna düşünüp çözüm üretebilmeni sağlıyor.

Bir umut göremiyorum. Sahte bir mutluluğu yaşıyor gibiyim.
Edit: Noldu, nasıl oldu bilmiyorum ama bir anda relapse oldum. 58 günlük sürecim bu noktada sona erdi.
Yaşadığım ufak kazadan dolayı ayağımın acıması ve birkaç gün evden çıkamamamın sonucu muhtemelen.
Veya şu an stresli bir dönemden geçiyorum, tüm bu stresten kurtulmak istemem yüzünden.

Edit: Bu kadar stresle yaşayamamam normal. Stresimi azaltmam daha doğrusu stres kaynaklarını yoketmem lazım. Bu öyle kolay çözülebilecek bir şey değil. Neden blmiyorum ama bir süredir, uzunca bir süredir hiç motivasyonum yok. Sadece ızdırap çekiyorum. Burada bir yanlışlık var.

Relapse'dan sonra düşüncelerimi dağıtmak için oyun oynayacaktım. Yapmadım. Çünkü gerçeklikten daha fazla kaçsam ne olacak?
Hemen duş aldım. Relapse'lardan sonra duş almak ve ortamı terketmek çok önemli. Yoksa 2. hatta 3. relapse kaçınılmaz olacaktır.

Şimdi ne yapacağım?
Hayatta motivasyonum şu anda eksik. Çok büyük bir eksiklik var. Yeni bir sürece başlayacağım. Bu sefer bazı şeyleri farklı yapacağım.

Edit: Şimdi görüyorum ki relapse yavaş yavaş geldiğini belli etmiş. Hiç motivasyonumun olmaması ve stres içinde dönüp durmam...
Gün içinde elime telefonu alıp youtube karıştırmaya başladıysam relapse yakındır. Harekete geçmeyip, evde pineklemeye başladıysam relapse yakındır. Yapılacak işleri ertelemeye başladıysam relapse yakındır. Oturup sakince düşünemiyorsam, rahatlayamıyorsam relapse yakındır.

Eff' Alıntı:

Bir umut göremiyorum. Sahte bir mutluluğu yaşıyor gibiyim.

Genişletmek için tıklayın ...

Sonbahar klasiğidir bu. Eminim üstesinden gelirsin. Benim de şu an yaşadığım bundan başka bir şey değil.

Herkese merhaba,

Sizlere çok beğendiğim bir podcastten bahsetmek istiyorum.
İnsanın kendine koyduğu sınırları çok iyi aktarıyor. Ben birçok konuda hırslı bir adam değilim. Bu yüzden genel olarak beynimin bana koyduğu sınırlar yüksektir. Biraz erken pes etmeye meyilliyimdir.

Fakat yumurta kapıya dayanınca da kendimi çok iyi zorlayabilirim. David Goggings burada sınırlarımız olduğundan ve nasıl aşmamız gerektiğinden bahsetmiş. Çok fazla çıkarımım oldu. Umarım sizlerin de işine yarar.

Ben zamanında 200+ günlük süreci bozmuştum.Stres azar azar artıyor ve bir noktada patlıyorsun.O patlama noktasına gelmeden profesyonel destek almak lazım diye düşünüyorum keşke o zaman aklıma gelseydi.