Son Paylaşımlar

Sitemize Hoşgeldiniz NeverFap Türkiye

Bize katılmak için kayıt olabilir veya giriş yapabilirsiniz.

Forum Rehberi >>>

Neverfap Türkiye Forum kurallarını öğrenmeniz ceza almanızı engeller. Kurallarımızı okuyunuz. Sağdaki simgeye tıklayarak gidebilirsiniz.

Yönetimle İletişime Geç >>>

Sitemizi kullanırken yaşadığınız sorun ve önerilerinizi yöneticiler ile paylaşabilirsiniz. Sağdaki simgeye tıklayarak gidebilirsiniz.

Rodion Romanoviç | Günlük

Rodion Romanoviç

Raskolnikov
Çevirmen Üye
Katılım
16 Şub 2021
Mesajlar
906
Tepki puanı
2,175
Puanları
160
Konum
Türkiye
Web Sitesi
1000kitap.com
01.12.2023 -5

Bazı sıkıntılar ve rehavetler... Ustalık Gerektiren Kafaya Takmama Sanatı , bu günlerde bu kitabı dinliyorum. Aslında sıkılganlık üzerine müzik yerine açmıştım ama fena değil. Okuyan kadının arkasında ki o cızırtı sesi olmasa daha da iyi olacak gibi. Bunu öncesinde temellendirmiştim. Hayat fırsatların kaçmasıdır diye düşünürdüm ama buna artık katılmıyorum. Fırsatlar yakalamak olarak göruyorum. Yani kaçırdığım fırsatın eğer ki kişisel bir tercih olduğundan eminsem bu konuda üzülmeye gram değmez. Düşünelim ki bir kızla konuşup konuşmamak üzere kararsız kaldık. Sonrasında konuşmamanın daha iyi olacağına karar verdik. Bunun üzerine artık acaba ne olurdu? sorusuna gerek kalmaz. O ihtimalin kötüllüğünden ziyade anlık olarak yapılan durumdan kat ve kat iyi olmasının o kızla alakası olmayacak. Fırsatlar kişiye bağlıdır. Durduğumuz yere bağlıdır. İşte bu bakış açısı son günlerimi güzelleştirdi ama hatalar kaçınılmaz.

Müzik:
En büyük sorunlarımdan biri , genel olarak yoğun bir günüm var ve yürürken düşünmek bana biraz eziyet veriyor. Bunu bastırmak üzere müzik dinliyorum. Bu sesli kitaba ya da ingilizce dinlemeye geçerse sorunum çözülecek. Önce sesli kitap yapmak sanırım makul.

Yemek:

Bu sorun temel anlamda çözüldü. Bu sıralar çok yemiyorum ama ciddi olarak ele alınması gerek.

Çok konuşmak:

Fikirler dışarıda dağılmasın biraz toparla. Düşün de öyle konuş! Yoksa ciddiye alınmazsın!

tembellik:
Gün içerisinde boş yere vakit geçirmekten çoğu şey yetmiyor . Bu da saçma youtube videolarına bağşı. Ayrı bir başlık değil de tembellik içinde aldım.
 

Rodion Romanoviç

Raskolnikov
Çevirmen Üye
Katılım
16 Şub 2021
Mesajlar
906
Tepki puanı
2,175
Puanları
160
Konum
Türkiye
Web Sitesi
1000kitap.com
Can sıkıntısı . Sanırım gerçekten üzerinden gelmem gereken esas nokta burası oluyor. Bir şeyler yapmayınca insan dönüp dolaşıp hataya düşmek istiyor. Bu bir nevi hataya düşmeye yönelim değil. Ciddi anlamda hataya düşmeyi istemek. Hayat stabil hale gelirken tabiiki de sıradanlaşıyor. Bu sıradanlaşma içinde bazı noktalara alışılıyor. Her gün benzer şeyler yapılıyor. Eğer ki gerçekten sizinle olmayı seven insanlar ve çalışmaktan keyif aldığınıza emin olduğunuz bir işiniz yoksa . Can sıkıntısı alır başını gelir. Tüm hayatı mahvetmeye yöneliktir adımı. Yaşamı bir müddetliğine durgun hale getirir. Bir müddetliğine diyorum çünkü bataklık yerine ilerlemeyi tercih edersek burada tam tersi bir yere çıkarız;

Learning Curves – Code Zen

Bu resimdeki olay gibi aslında. Burada öğrenme ile alakalı bir şey ama aynı şey can sıkıntısı ile de geçerli bence. Yükseliş ilk zamanlarda devam eder, ardından derin bir boşluk. Düz çizgi(flatline) denir zaten Nofap literatüründe. Hiçbir şeyden keyif almazsınız. Yaşam anlamsız bir silsiseler dizisinden ibaret gelir. İşte o anda ilk başladığınız andan daha aşağı düşmek ve düşmemek arasında bir karar vermeniz gerekir. Fireler ve gereksiz aktivitelere devam ederseniz aradaki çukur sizi boğar ve yeniden yukarı çıkamazsınız. Oysaki vazgeçmeyip hayatı biraz da can sıkıntısı ile yaşamaya sabrederseniz , mükemmel şeyler sizi bekler.

İşte son haftada farkettiğim temel sorunum. Canımın sıkılması. Hiçbir aktivite anlam vermedi son haftalarda. Bazı fireler verdim ama çokta önemli değillerdi aslında. Düşmek istedim yeniden. Başladığım yere geleyim ki dedim yeniden çıkayım. Oysa zaten -'lerde geziyorum. -3'ten -1'e gelmek başarı değil. O çukurdan çıkış +5 gibi rakamlar ile başlar. Sonrasında devami gelir.
 

Rodion Romanoviç

Raskolnikov
Çevirmen Üye
Katılım
16 Şub 2021
Mesajlar
906
Tepki puanı
2,175
Puanları
160
Konum
Türkiye
Web Sitesi
1000kitap.com
01.01.2024

Yılbaşı

Sokakta seyirmek sıklıkla yaptığı bir şeydi. İnsanların yüzleri ve ya sokağın o hüzünlendiren kaldırımları. Necip Fazıl'dan sonraları bu kaldırımlardan anlamlarını yavaştan yitirmişti. Bana destek olmamışlardı. Her gün binlerce ayak altında çiğnenen kaldırımları ortak noktamız ikimizinde bastırılmış olmasıydı. Büyük bir ayakkabı gelir ve ayağa kalkmamıza izin vermezdi. Güzel günleri geride bırakırdık böylece. Kaldırım kaderini kabullenmişti. Ayaklar bekliyordu artık. Bazılarının modellerini ezberleyecek oluyordu. İnsanlar ne de hızlı gidiyordu öyle. Yapamıyordu! Herkes her gün bir şeylere koşuşturuyor, o ise insanlar arasında yalnız kalıyordu. Bunca kalabalığın arasında nasıl yalnız kalınabilirdi? Kaldırımda anlamazdı zaten.

Sokak etrafında bir tur atacak oldu. Anlamsız yürümelere pek gelemezdi. İnsanın her aktivitesine bir amaç biçmek isterdi. Yürümeye bile! Öylece yürümek olmazdı. Dünyayı kurtaracak bir meseleyi halletmetsi gerekiyordu. Birer birer geçen insan yüzlerinden birkaç yorum çıkaracak oluyordu. Böylece aklında insanları kategorize edebilirdi. Bu insan 25'inde gösteriyor , evli değil, kendine düşkün... Yorumlar birbiri ardında gelse de insan kendine hakim olmasını da bilmeliydi. Bu böyle gitmezdi. Her insan bir hayat ve hayatların her biri bir evren. Varoluş baştan aşağı mutlak bir gerçeklikten ziyade herkese yansıtılan bir halüsinasyon ise? Herkesin halüsinasyonu farklı ise? Çok ileri gittiğini fark etti. Her iki anlamda da! Böyle şeylere değinmemeliydi. Köşedeki bir tatlıcıya adımını attı.

- Kolay gelsin, bir halka tatlısı alabilir miyim?

Olabildiğince keskin bir yüzü vardı adamın , bir şeyler söylemesini beklemiyordu. Sağol ya da teşekkürler tarzı şeylerde beklemiyordu. Hatta kolaysa başına gelsin bile olurdu. Bir sohbet için neleri vermezdi. Bu kadar zor olmasa gerekti. Sonrasında adama nereli olduğunu sorardı. Kız olmalıydı. Bunlar 60 yaşındaki yaşlılardı , değerleri yoktu. Onlar için zaman dolmuş ve anlamsızlık bastırmıştı. Anlamadığına hükmetmeliydi. Böylece sorunlar daha kolay çözülürdü.

- Tabii ki, buyur evladım.

Adamın sıcak konuşması sonrası bulut misali tüm düşünceler silindi. Kız yerine bu adamla çalışmak istedi. Her gün birbirlerine kibar sözcükler ile hitap edebilmek istedi. Olmuyordu, olmadı... Bir şey söyleyecek oldu ise bile, bunun bir sonraki adımda yapacağı ayrılığa hiçbir katkısı olmayacaktı. Hayat ölümle birlikte varlığını sürdürüyordu. Ettiği kelimeler anlık bir karmaşadan başka bir şey olmayacaktı. Sevinç yerine hüzün gelecek ve bir kere daha kaybedecekti.

Parayı uzattı. Gülümseye çalışsa da beceremedi. O adam gibi ölmek istedi. Onuruyla , şerefiyle... Tabi bunlar basit konseptler değildi. Laf arasında edilecek laflar bile değildi. Hastahane'nin tavanına bakarak ölmekte vardı. Arabanın camına vurararak. Silahla vurularaak. Rastgele ölmek bile vardı. Bir anda kafan yere çarpabilirdi. Bir anda ölebilirdin ve o an o adamla birlikte orada ölmek istedi. Orada tüm suküneti ile birlikte dağılmak ve yaşamnını her anını bitirmek istedi. Ne böyle bir şeye cüret edebilirdi ne de Allah'tan isteyebilirdi. Öyle bir son istiyordu. Böyle ansızın gelen bir insana tatlı vermek ve sonrasında basitçe ölmek. Dünya bu noktada adeleti bırakmıştı. Kolaylık daha önemliydi. Basit ve sıradan bir hayatın bir bedeli olmalıydı. Bunu beceremiyordu işte. Sıradanlık , oluşan mükemmelliyetçilik tanımına uymuyordu. Yüksek tepelerden yürümeliydi. Everest dağının tepesinde dünyaya bakmalıydı. Olabiliyorsa Mars'a kadar gitmeliydi. En mükemmel en uç noktadaydı. Yalan söyluyorsun! Böyle bir şey hiç olmadı. "Tüm bildiğim hiçbir şey bilmediğimdir" derken Sokrates neyi ima ediyordu. Mükemmel olmak her şeyi bilmek olsa gerekti oysa bilgisizlik ile bu adama takdir biçmiştik. Ne de yalan dünya , değil mi?

Sokak ortasında sağa döndü. Sokaklar biraz daha sakin bir hale gelmişti. Ufak bir park buldu. Bank'a kuruldu. Yaşamı gözlerinin önünden geçecek olsa da beyni buna dahi müsaade etmiyordu. Her günü kayıt etmemişti. Bazı hatıralar bazı olaylar ile ancak tetiklenebiliyordu. Bilinçaltı gün üstüne çıkıyordu. Çocukluğuna gitmesi için ortam müsaait idi. Park'taki kaydıraklar, salıncaklar, az da olsa bulunan insanlar... Onu okul yıllarına götürecek oldu ama hayat bir noktada durması gerektiğini bildiriyordu. Saat 22.45'e geliyordu 23.00 için eve dönüyordu.

......
 
Son düzenleme:

Rodion Romanoviç

Raskolnikov
Çevirmen Üye
Katılım
16 Şub 2021
Mesajlar
906
Tepki puanı
2,175
Puanları
160
Konum
Türkiye
Web Sitesi
1000kitap.com
Fazla karmaşıklaştırıyorsun gibi geliyor bana bazen. Yaşamak bu kadar karmaşık bir eylem olmamalı. Sürekli geri dönütler alarak kendinle kıyaslar yaparak belirsiz bir noktalanmayı bekliyorsun gibi. Artık bunu çoktan anlamış olman gerekirdi. Sen hareket etmedikçe hiçbir şey gelmeyecek. Okulda hocanın yüzüne bir şey söyleyemeyeceksin. O cesaret gösterip yazmak istediğin yazıyı yazamayacaksın. İstediğin kız arkadaşın olmayacak. Yüzün güzel olmayacak. Güzel giyinemeyeceksin. Kilolarından kurtulamayacaksın. Birileri sana yolda rastgelip sana yardım etmeyecek. Yüzündeki sivilceler gitmeyecek...

Harekete geçmez isen hiçbir şey olmayacak bir kıpırtı olsa bile bunun bile sonu iyi bitmeyecek. Uyanma vakti gibi bir şey olmayacak. Boşuna bekleme. İstediğin gibi davranma. Olmak istediğin gibi davran. Her anında öyle olmaya çalış. Bir müddet sahte bir görüntü gibi gelir zaten. Bu sen değilmişsin gibi. Peki anlık olarak bu sen misin? Gece 3-4 sularında yatan. Sabah ölü gibi uyanan. Üstüne başına dikkat etmeyen. Medeniyetten uzak. Kızları öcü gibi gören. Kilolu. Bu daha az sensin. bu daha az olmak isteyeceğin hatta daha az bile az gelir. Bu insanın olmak isteyeceği son nokta. Bazen (bunu yazarken fark etmenin büyük üzüntüsünü yaşıyorum) kahretsin, anlık bir durup "ya benim hiçbir konuda yeterince bilgim yok" dediğin anlar yok olsun istersin. Hoca oradan bir soru gönderdiğinde teorik kısımları yalayıp yutmak istersin. Belki şartlar belki sen, belki çevre, belki de hoca... Belkiler ile olmaz. Sensin işte .Sorumlusu sen olmasan bile günün sonunda üzülerek yoluna devam edecek olan sensin. bu yolun sonu bile değil. Bu yaşamı biraz daha hissetme şansı. Her girişim aynı sonucu vermez. 14 gün başarılı olduktan sonra düzgün ve mutlu bir hayat yaşadıktan sonra bataklığa düşmen... Bu bitebilecek bir şey. Bir düşünsene ne kaçırdığını? Düzgün bir hayatı kaçıyorsun. Allah'a nasıl hesap vereceğini düşündüğün oldu mu? Bundan özellikle kaçıyorsun tabi. Görünmez zannediyorsun kendini? UYAN VE FARKINA VAR! Ölüyorsun! Hem de her gün. Bundan sonraki yaşamın büyük kısmında vereceğin kararlar ya da yanlış kararları takip eden kararlar düşünülmeli. Hayatı bir proje gibi yönetmeli.

Bıktım artık bu zırvalarından. düzene muhtaö değilsin. Muhtaç olduğun şey hata yapmamaya çalışmak. Yanlıştan kaçın. Doğrular gelecek. Kaçamak felan boşver. Büyük çoğunluğu kazan. Bir günden bir şey olmaz deme. Önce başar önce mutlu bir hayatı öğren. Önce kilo ver, önce düzgün giyin, önce erken kalkan biri ol... Sonra kaçamak yaparsın.
 

Rodion Romanoviç

Raskolnikov
Çevirmen Üye
Katılım
16 Şub 2021
Mesajlar
906
Tepki puanı
2,175
Puanları
160
Konum
Türkiye
Web Sitesi
1000kitap.com
09.02.2024 - 1.GÜN

Değişim düz bir çizgi değildir. Bazen düşülür bazen çıkılır , yeniden çıkmaya çalışmalıyız. Umut bizim nadide yardımcımızdır. Bu umut olmasa devam edebileceğim hiçbir amaç olmaz.

Biraz düşündüm ve yeniden bir şeyler denemeye karar verdim. İstediğim hayat düşünmeden geçecek gibi değil. Düşünmeden geçen hayatım ancak başka birisiyle düşünecek olduğumda olabilir bu ise anlık olarak mümkün değil. Şu anlık bir şeyleri netleştirmedim ama bazı önceliklerim var.

Kilo vermek istiyorum.
Kitap ve ekitap okumak istiyorum.
Bağımlılık, psikoloji ve beyin üzerine öğrenmek istiyorum.
Yazılar yazmak istiyorum.
İngilizcemi konuşma ve çeviri düzeyinde geliştirmek istiyorum.


Bunlar çok genel şeyler ve bunlarda 1 yıl içerisinde başarılı olmak bile bana yeter. Basit bir yaşam istiyorum. Günlük raporlar devam edecek.
 

Rodion Romanoviç

Raskolnikov
Çevirmen Üye
Katılım
16 Şub 2021
Mesajlar
906
Tepki puanı
2,175
Puanları
160
Konum
Türkiye
Web Sitesi
1000kitap.com
17-18 Şubat 2024 - 9,10. Gün

Kendimi geliştirmeye başlayacağım. En başta kilo sorunu çözülmeli sonra da kötü ahlaklarimizdan kurtulmalıyız.

Saliii
 

Rodion Romanoviç

Raskolnikov
Çevirmen Üye
Katılım
16 Şub 2021
Mesajlar
906
Tepki puanı
2,175
Puanları
160
Konum
Türkiye
Web Sitesi
1000kitap.com
19-20 Şubat 2024 - 11,12. Gün

Sonunda salı oldu ama henüz bir şeye başlamış değilim. Erasmus programındayım ve ailemden ayrılmak beni biraz üzdü. İkinci sefer aynı yere gelişim ama hüznüm değişmedi. Sanırım ailemle olmayı herhangi başka bir yerde olmaya tercih edeceğim bir noktadayım.
 

Rodion Romanoviç

Raskolnikov
Çevirmen Üye
Katılım
16 Şub 2021
Mesajlar
906
Tepki puanı
2,175
Puanları
160
Konum
Türkiye
Web Sitesi
1000kitap.com
21-22 Şubat 2024 - 12,13. Gün

Bugün planımı oluşturdum. Mart başında spora başlayacağım. Özellikle bir spor salonuna gideceğim. Bu şekilde mart ayında bir gelişim sağlamayı planlıyorum, ayrıca şeker ve ekmek tüketimini de ciddi derecede kısıtlayacağım. bu süreye ramazan'ın da dahil olması zaten büyük avantajım.

Ayrıyetten yatış, kalkış saatlerine dikkat edeceğim.
 

Rodion Romanoviç

Raskolnikov
Çevirmen Üye
Katılım
16 Şub 2021
Mesajlar
906
Tepki puanı
2,175
Puanları
160
Konum
Türkiye
Web Sitesi
1000kitap.com
24 Şubat 2024 - 0.Gün

Bugün maalesef üzerime çöken gerginlik sonucu bozmuş bulunmaktayım. Son bir haftada verdiğim fire ve yaşadığım diken üstü hayatta buna katkı sağladı tabii ki. Bu sıralar belli bir amacım yok. Çok fazla bir boşluk içinde hissediyorum kendimi . Bu boşluktan sıyrılıp bir şeylere kendimi adamam gerekiyor. Bozmamdaki en büyük sebep twitter ve youtube shorts oldu. Bu ikisini bundan sonra özellikle kullanmayacağım. İkisini de telefona indirmedim zaten ama arada google vasıtasıyla giriş yapıyordum. Bundan sonra onu da yapmayacağım. Adam akıllı shorts, twitterü instagram vb olmadan ne kadar sıkılırsam ne kadar üzgün hissedersem hissedeyim bir 4 ay geçirmem gerekiyor.

Tamam iyi hoşta bunları boş verip neler yapacaksın? Neler yapan kendini daha iyi yapacaksın? Öncelikle twitter ve shorts gece uykumu da bölüyordu. Bu ikisinin ortadan kalkmasını sağlamak aslında gece rahat uyumamı ve kitap okumamı sağlayacak. Bu ise sabah daha dinç kalkmamı ve daha rahat güne başlamamı sağlayacak. Bunlar dışındaki zaten 3.problemde sabah geç uyanmaktı. Böylece hem bir sabah rutini hem bir akşam rutini oluşacak.

Ayrıyeten önümüzdeki günler olmak üzere fitness'a gitmeye başlayacağım. Çok yakınımda olan bir yer var. Makul bir fiyata aylık paket alarak kendimi gitmeye zorlayacağım. Zaten kilo vermek istememde ikinci amacımdı. Ayrıca bozmamı tetikleyen ikinci unsurda bir oturuşta yediğim ciddi yemek olabilir.

Aslında spor ve rutinler benim için yeterli değişiklikler. Bunlara uymak beni ciddi ileri atacak ama gün içine de etkinlikler atmam gerekiyor.

İngilizce okuma ve dinleme çalışması
Çeviri çalışmaları
E-kitap okuma
Satranç oynama
Tedx videosu izleme
Yazılım ve proje yönetimi çalışma
Tarih ve coğrafya araştırmaları yapmak

vs gibi genel konularda çalışmalarda gün içine serpiştireceğim etkinlikler.

Şunu iyi bilmem gerekiyor. Bunu yaparken kimse bana yardım etmeyecek. Bir anda da hiçbir şey olmayacak. Bazen çok sıkıcı günler geçecek ama oturup asla video izlememek gerekiyor. Ya dışarı çıkmak, ya da kitap okumak gibi etkinlikler yapılmalı. Hiçbir unsur beyni kolaylığa alıştırmamalı. Bu girdaptan çıkamadıkça beynim daha çok odak kaybediyor. Bazen gözümün önünü göremediğim, söylediğim şeyleri unuttuğum oluyor. Bunlar artık ciddi boyutlara ulaştı. Vucuduma baktığımda ölü bir beden görüyorum. Ona iyi bakmam gerekiyor.

Bugün 0.Gün, buraya günlük yazma işini de biraz ciddiye almak istiyorum. Her gün neler yaptığımı anlatmak ve neler yapacağımı düşünmek iyi geliyor. En azından boşuna gitmediğimi, burada sıkılmamın zaten olacağını önceden fark ettiğimi ve ilk etapta zaten bu sıkılmadan kurtulmak için yaptığım diğer şeyin beni kurtarmadığını gösteriyor. O zaman özgürlüğe koşalım. Sabah erkenden kalkıp günümüze başlayalım.
 

Rodion Romanoviç

Raskolnikov
Çevirmen Üye
Katılım
16 Şub 2021
Mesajlar
906
Tepki puanı
2,175
Puanları
160
Konum
Türkiye
Web Sitesi
1000kitap.com
25 Şubat 2024 - 1.Gün

Sabah geç kalkmama rağmen güzel bir gün geçirdim. Koşu yaptım , Instagram'a ufak bir giriş yapsam da takılmadım. Twitter ve youtube shorts girmedim. Kitap okudum, tedx videosu izledim. Yazılım alanında biraz çalışma yaptım.

Genel olarak güzeldi. Gelecek günlerde daha sıra dışı işler yapmayacağım amacım basit ve güzel bir hayat yaşamak. Sadece bazen geziler ve seyahatlar düzenleyeceğim. Bakalım neler gelecek?
 

Rodion Romanoviç

Raskolnikov
Çevirmen Üye
Katılım
16 Şub 2021
Mesajlar
906
Tepki puanı
2,175
Puanları
160
Konum
Türkiye
Web Sitesi
1000kitap.com
26 Şubat 2024 - 0.Gün
Bugünlerde kendimi ciddi odak sorunları yaşarken buluyorum. Hayatımın en büyük sorunları artık böyle küçük sayılabilecek şeyler etrafında dönecek. Büyük hayalleri bıraktım. Olmayacağının farkına yavaştan varıyorum. Küçük şeyleri yapmak büyük şeylerin olabilme ihtimalini de zaten arttırıyor. Bugün gene müthiş rehavetli bir gündü. Üst üste yediğim yemekler , kendimi durduramam gene bozmama sebep verdi. Yeni bozduğum için çokta tutmadım kendimi ama asıl sebep bir araştırma üzerine olmamdı. Nedenini bulmam gerek diye düşünüyorum. bu artık basitçe hadi bir porno izleyeyimden ciddi bir amaçsızlığa dönüştü. Artık pornonun kaçış olduğunu keyif vermediğini anlıyorum ama diğer tarafta yüzleşmek zorunda , odaklanmak zorunda olduğum şeyleri görünce ve onlarla karşılaşınca sıkılınca gene bir müddet ara vermenin iyi olacağını görüyorum. Oysa olmuyor. Hedefi küçülteyim o halde. Daha basit şeyler yapalım. Odağım ancak böylece gelişir. Biraz kitap okuyalım, namaz kılalım, sonra dışarıda dolaşalım, fitness yapalım, dersimizi çalışalım... Asla büyük şeyler yapmaya çalışmayacağım. Nefes egzersizleri, böbrek egzersizleri ve odak egzersizleri... Bunlara odaklanayım.

Kilo vereyim (Fitness, Intermetting Fastıng, şeker orucu)
Odağımı geliştireyim (Fitness, Kitap, Diksiyon ,Böbrek ve Odak Egzersizleri)
Ders çalışayım (Yazılım, Eğitmenlik, Freelance,Çevirmenlik, Medium)

Fazla da kasmaya gerek yok.
 

Start

Mars Yolcusu
Katılım
3 Ağu 2023
Mesajlar
244
Tepki puanı
169
Puanları
65
Böyle fazla duyğusal olmayın. Sadece relapse oldunuz, bir tehtid. Mantıklı olarak hatalarınzı anlayın. Hedefleri bırakmak, ben bitdim, ve s. ve s. illüzyon.
 

Rodion Romanoviç

Raskolnikov
Çevirmen Üye
Katılım
16 Şub 2021
Mesajlar
906
Tepki puanı
2,175
Puanları
160
Konum
Türkiye
Web Sitesi
1000kitap.com
29 Şubat 2024 - 1.GÜN
Yukarıdaki yorum haklı. Fazla duygusal olmaya gerek yok. Gün ne olursa olsun, hava ne kadar bozuk olursa olsun, hedefler ve amaçlar değişmez ve ulaşılması için emek gerektirir. Bugün gelen hüzün yarın gider ve geriye ona nasıl yaklaştığın kalır.
 
shape1
shape2
shape3
shape4
shape5
shape6
Üst